Öne Çıkanlar deprem tsk cumhurbaşkanı erdoğan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk binali yıldırım Kuşadası Belediyesi Haberleri recep tayyip erdoğan palandöken pkk kurban bayramı tüik

“Kimseyi Amacınızın Adalet Olduğuna İnandıramazsınız”

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Güya ‘adalet’ diyen ama adaleti sağlamakla görevli ilk derece mahkemelerinden Anayasa Mahkemesi’ne kadar tüm kurumlara saldıran bir zihniyetin derdi asla adalet, hukuk olamaz. Terör örgütlerine karşı yapmayı aklınızdan geçirmediğiniz yürüyüşü, teröristleri ve onlara destek verenleri savunmak için başlatıyorsanız kimseyi amacınızın adalet olduğuna inandıramazsınız” dedi.

AK Parti Genel Merkezi’nde düzenlenen İl Başkanları Toplantısı’nda konuşan Erdoğan, Adalet Yürüyüşü üzerinden CHP’ye yüklendi. Erdoğan, şunları dedi:

“Akılsız Başın Cezasını Ayaklar Çeker Misali Kendini Yollara Vuran CHP’nin Başındaki Zat”

“Şahsımın katıldığı en son genişletilmiş il başkanları toplantımızı, 18 Nisan 2014 tarihinde mali seçimlerin ardından gerçekleştirmiştik. Bu toplantıda 30 Mart 2014 tarihinde yapılan mahalli seçimlerin muhasebesini gerçekleştirmiş, seçim sürecinde nasıl alçakta, kalleşçe saldırılara maruz kaldığımızı konuşmuştuk. Hafıza-i beşer nisyan ile maluldür, derler. Şu anda akılsız başın cezasını ayaklar çeker misali kendini yollara vurup İstanbul’a giden CHP’nin başındaki zat, o dönemde bizim için ‘seçimden sonra başbakan yurtdışına kaçacak’ tezviratları yapıyordu. İşin doğrusu, çok partili hayatımızda siyasetin bu denli seviyesiz hale getirildiği, siyasetçilerin akıllarını ve ruhlarını bu denli kiraya verdiği pek az seçim gördük. Bugün FETÖ ihanet çetesine ve onların dümen suyuna girerek ülkesine iftira atanları korumak için yolları arşınlayanları, o dönemde de aynı çetenin ayakçılığını yapar görüyorum. O dönemde sergilenen haysiyet cellatlığına milletimizin itibar etmemesinin, tam tersine oynanan oyunu görerek güçlü bir şekilde arkamızda durmasından birilerinin hiç ders çıkarmadığı anlaşılıyor. Artık çoğu ya yurtdışına kaçmış olan ya mahkemelerde adalete hesap veren FETÖ tetikçilerinin ellerine tutuşturdukları tapeler üzerinden kendilerine ikbal devşirmeye çalışanlar hala aynı yerde debelenip duruyor” dedi.

“Türkiye’nin Aleyhine Çalışmaktan Bir Gün Bile Vazgeçmediler”

Buna karşın Ak Parti’nin 2014 mahalli seçimlerini, cumhurbaşkanlığı seçimini, milletvekilliği seçimini ve halk oylamasını da kazandığını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:

“Sadece bunlarla kalmadık, milletimiz ve güvenlik güçlerimizle beraber bölücü örgütü açtığı çukurlara gömdük, darbe girişimini engelledik, Suriye’de kurulan tezgahı bozduk, ekonomik saldırıları da atlattık.
Biz ülkemiz içim çalıştığımız ve tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet dediğimiz için 80 milyonun gönlünde kendimize müstesna bir yer edindik. Onlar ise yoldaşlığını yaptığı ihanet çetesiyle ve bölücü örgütle birlikte Türkiye’nin aleyhine çalışmaktan bir gün bile vazgeçmediler.
Bunların kendi milletlerine ve devletlerine karşı olan her işin arkasında yer alma konusunda ortaya koydukları inat, meselenin araç olmaktan çıkıp amaç haline geldiğini gösteriyor.

“MHP’nin Kritik Konularda Gösterdiği Onurlu ve Sağduyulu Duruş”

Özellikle ülkemize ve milletimize olan muhabbetinden şüphe duymadığımız MHP’nin kritik konularda gösterdiği onurlu ve sağduyulu duruşuna baktığımızda CHP’nin ve aynı çizgideki çevrelerin konumunu çok daha açık bir biçimde görebiliyoruz. Meselenin muhalefet, siyaset değil, memleketin bekası meselesi olduğunu görerek ülkesinin ve milletinin yanında yer alan herkese buradan bir kez daha teşekkürlerimizi iletiyorum.
 
 “Millete Karşı Siyaset Yapmaya Başladılar”

CHP’nin temsil ettiği çizgi artık siyaseten muhalif olma, siyaseten farklı duruş sergileme, siyaseten farklı söylemde bulunma boyutunu aşmış, terör örgütleriyle ve onların özellikle ülkemizin üzerine kışkırtan güçlerle birlikte hareket etme noktasına geldiğini görmek durumundayız.
Geçmişlerindeki millete rağmen siyaset yapma anlayışları sebebiyle demokrasi sicilleri zaten bozuk olanlara şimdi işi bir adım daha ileriye götürüp millete karşı siyaset yapmaya başlamışlardır. Aklı başında olan herkesin rahatlıkla görebildiği bu durum, Suriye’de, Irak'ta, Körfez’de, Avrupa’da ülkemize karşı kurulan tuzakların bir parçasıdır.

Güya ‘adalet’ diyen ama adaleti sağlamakla görevli ilk derece mahkemelerinden Anayasa Mahkemesi’ne kadar tüm kurumlara saldıran bir zihniyetin derdi asla adalet, hukuk olamaz.

“FETÖ’NÜN, PKK’nın Önde Gelen İsimlerinin Övgüyle Bahsettiği Bir Genel Başkanın Yaptığı İşler”

Bir defa bile şöyle gönül diliyle şehitlerimizi andıklarını, gazilerimize şifa dilediklerini durmadıklarımız, ne yazık ki teröristler ve onlara yardım edenler için adeta dünyayı ayağa kaldırıyorlar. Hem FETÖ’nün, hem PKK’nın önde gelen isimlerinin övgüyle bahsettiği bir genel başkanın yaptığı işlerin ülkemizin ve milletimizin yararına olmadığına anlamak için başka bir ölçüye gerek yoktur.

Avrupa’nın himayesindeki sözde gazetesinden size seslenen PKK yöneticisi ‘doğru adımlar atıyorsunuz’ diyorsa attığınız adım kesinlikle yanlıştır. Terör örgütleri OHAL’den rahatsızsa ve siz de buna karşı çıkıyorsanız gittiniz yol Kandil’in, Pensilvanya’nın yoludur.
Terör örgütlerine karşı yapmayı aklınızdan geçirmediğiniz yürüyüşü, teröristleri ve onlara destek verenleri savunmak için başlatıyorsanız kimseyi amacınızın adalet olduğuna inandıramazsınız.

“Darbecileri Bırakıp Darbeye Maruz Kalanları Suçlayanlara Yazıklar Olsun”

İlla bir hak arayacaksanız gidin FETÖ davalarının, PKK davalarının, DHKP-C  davalarının görüldüğü mahkemelere, şehitlerin, gazilerin hakkını arayın, milletin hakkını arayın. Gidin tabutlarına omuz verdiğiniz eli kanlı canilerin yetim öksüz bıraktığı çocukların hakkını arayın.
Onun için buradan diyoruz ki darbecileri bırakıp darbeye maruz kalanları suçlayanlara yazıklar olsun. Teröristleri bırakıp terörle mücadele edenlerin üzerine gidenlere yazıklar olsun. Ülkesini bırakıp ülkesine saldıranların argümanlarına sarılanlara yazıklar olsun.

“Konunun Ne Basın Ne İfade Özgürlüğü İle İlgisi Var”

Kendi milletvekillerinin dünyanın her yerinde vatana ihanet suçu kapsamında kabul edilen eylemine sahip çıkanlar aslında taammüden aynı suça ortak olmaktadırlar.
Konunun ne basın özgürlüğü ile ne düşünce ve ifade özgürlüğü ile ne milletvekilliği dokunulmazlığı ile ilgisinin olmadığını en iyi bu gürültüyü çıkartanlar biliyor.

“Terör Örgütünün Emriyle Açlık Grevi Başlatanlara Yine Bunlar Sahip Çıkıyor”

Bir başka terör örgütüyle irtibatlar sebebiyle kamudan ihraç edilen ve yine terör örgütünün emriyle cezaevinde güya açlık grevi başlatanlara yine bunlar sahip çıkıyor, bu da enteresan.

Esasen bunların hiçbirinin derdi demokrasi ve özgürlükleri savunmak değil kendi suçlarını bastırmaktır. Milletimiz tüm bu olup bitenleri görüyor. Takip ediyor. Ferasetiyle neyin ne olduğunu gayet iyi biliyor. Biz her zaman ve her konuda olduğu gibi mücadelemizi vereceğiz. Hakikatleri anlatacağız, elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Takdiri milletimize bırakacağız.

15 Temmuz

İki hafta sonra 15 Temmuz darbe girişiminin yıl dönümüne ulaşacağız. Şair ne güzel anlatmış o geceyi; bir ihtilal gecesi meydanlara yürüdük. Gökyüzü alev alev yağınca üstümüzden tekbirlerle çoğalıp sonsuz yâre yürüdük yürüdük. Sala vakti karadan ve denizden karanlığın kalbine aşikare yürüdük.
Türkiye son birkaç yıldır o kadar çok ve o kadar büyük hadiseleri ardı ardına yaşadı ki artık böylesine tarihi önemdeki olayların bile sıradanlaşması, kanıksanması böyle bir tehlikeyle yüz yüzeyiz.

“Birileri Hava Meydanından Kaçar Gider”

15 Temmuz’un unutulmasına, unutturulmasına bu ihanetin üzerinin örtülmesine, bu hainlerin yaptıkları alçaklığın hesabının sorulmasının önüne geçilmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz.

O gece canları pahasına sokakları, meydanları doldurarak ülkelerine sahip çıkan milyonların, şehitlerimizin ve gazilerimizin üzerimizdeki vebalini hiç aklımızdan çıkarmayacağız. Birileri hava meydanından kaçar gider ama birileri de orada şehadete yürür, işte fark bu.

“Hesap Sorma Vazifemizi Yerine Getireceğiz”

Milletimize karşı sorumluluklarımızı kesinlikle ihmal etmeyeceğiz. Hem ülkemizi büyütme, ileriye taşıma görevimizin gereklerini bihakkın yapacağız hem de darbecilerden, teröristlerden onları destekleyen iç ve dış güçlerden hesap sorma vazifemizi yerine getireceğiz.
Ben bu vesileyle Lice İlçe Başkan Yardımcımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Malum o da terörün bir kurbanı olmuş vaziyette ve bütün şu anda bütün güvenlik güçlerimiz hareket halinde bunun katillerini arıyorlar ve en kısa zamanda bulacaklarına eminim.

“Sonraki Nesillerin 15 Temmuz’un Manasını En İyi Şekilde Öğrenmesini Sağlamalıyız”

Darbe girişiminin hemen arkasından 15 Temmuz’u resmi tatil ilan ettik. Hem 80 milyon vatandaşımızın hem de bundan sonraki nesillerin 15 Temmuz’un manasını en iyi şekilde öğrenmesini sağlamak mecburiyetindeyiz. 15 Temmuz’u Türkiye’de bir daha kimsenin darbe teşebbüsünde bulunmamasını, benzer bir ihaneti aklına dahi getirmemesini sağlamanın sembolü haline dönüştüreceğiz.

“Şehitlerimizi Ve Gazilerimizi Anma Vesilesi Bir Milli Gün Olarak Kutlayacağız”

Bundan sonra 15 Temmuz’u milletimizin istiklalinin ve istikbalinin, bayrağımızın, ezanlarımızın, demokrasimizin kurtuluş tarihini, şehitlerimizi ve gazilerimizi anma vesilesi bir milli gün olarak kutlayacağız. Teşkilatlarımızdan 15 Temmuz’u anma etkinliklerine sahip çıkmalarını, yoğun ve samimi katılım göstermelerini özellikle bekliyorum.

Biz de darbe girişimi gecesi  bombalanan Meclis’te tankların ölüm saçtığı eski Boğaziçi şimdi ki 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde yapılan programlara ve çeşitli toplantılara katılarak vazifemizi ifa edeceğiz.

Teşkilatlara Teşekkür

Öncelikle partimizin kuruluşundan bugüne kadar teşkilatlarımızda görev yapmış tüm arkadaşlarımıza tüm gönüldaşlarımıza şükran borcumu ifade etmek istiyorum.

Ak Parti Türkiye’nin en yaygın en dinamik en çalışkan teşkilatlarına sahip olmasaydı bunca yıl ayakta kalamaz bunca başarıya da imza atamazdı. Özellikle son 4 yıldır ardı ardına yaşadığımız hadiseler, seçimler ve halk oylaması sürecinde  gayretleri, fedakarlıkları ve çalışmalarıyla partimizi diri tutan arkadaşlarımız  ayrıca bir teşekkürü hak ediyor.

Sandık müşahitlerimizden Merkez Yürütme Kurulumuz’a kadar teşkilatlarımızın her kademesinde görev yapan tüm kardeşlerimiz her türlü takdiri her türlü tebriği ziyadesiyle hak ediyor.

“Metal Yorgunluğu”

 Bununla birlikte bu sürecin etkisiyle bazı teşkilatlarımızda metal yorgunluğu emareleri gördüğümüz de bir gerçektir. Olağanüstü büyük kongremizle birlikte başlayan Merkez Karar ve Yönetim Kurulu bunun yanında Merkez Yürütme Kurulu toplantılarımızda olgunlaştırdığımız bugün burada sizlerle birlikte daha da detaylandıracağımız bir çalışmamız var.

“Nöbet Değişimi”

Belde, ilçe ve il teşkilatlarımızda yorgunluk, atalet, çözülme işaretleri gördüğümüz arkadaşlarımızın daha dinamik daha gayretli  daha üretken daha vizyoner arkadaşlarımızla nöbet değişimi yapmalarını arzu ediyoruz.

“Kapsamlı Bir Değişimin Şart Olduğunu Sanıyorum”

Başarılı teşkilatlarımızdaki arkadaşlarımız elbette görevlerine devam edeceklerdir ama genel olarak teşkilatlarımızda kapsamlı bir değişimin şart olduğunu sanıyorum sizler de kabul edeceksiniz.

Dünkü Merkez Karar Yönetim Kurulu toplantımızda kongre takvimini büyük ölçüde netleştirdik. Kongre takvimiyle birlikte biraz sonra ilgili arkadaşlarımız size bu konuda detaylı bilgi verecekler.

Biliyorsunuz 16 Nisan halk oylamasıyla birlikte başarı ölçüsü değişti. Artık yüzde 49,9 oy bile alsanız başarılı olamıyorsunuz. Netice almak için mutlaka yüzde 50 artı 1 buna ulaşmak zorundayız. Cumhurbaşkanlığında rahat icraat yapabilmek için Meclis’te de güçlü bir çoğunluğa sahip olmak şarttır.

“2019 Seçimleri Bizim İçin Kritik Öneme Sahip”

Bu bakımdan 2019 seçimleri bizim için kritik öneme sahiptir. 30 Mart 2014, 10 Ağustos 2014, 7 Haziran 2015, 1 Kasım 2015… 1 Kasım 2015’in dışında 15 Temmuz darbesi sonrasındaki gelişmeler 16 Nisan 2017 halk oylaması bize çok net bazı mesajlar vermiştir. Şayet birlikte yaşadığımız bu seçimlerden gereken dersleri çıkarmazsak 2019’da işimiz gerçekten çok zor demektir.

AK Parti diğer partilerden farklı olarak kendisini sürekli geliştirmeyi, değiştirmeyi, dönüştürmeyi, ileriye taşımayı başarabilen tek partidir. Bu sayede 15 yıldır her girdiğimiz seçimi kazandık ve kesintisiz bir şekilde iktidarda kaldık.

“Şu Anda Da Değişim Zilleri Tüm Gücüyle Çalıyor”

Şu anda da değişim zilleri tüm gücüyle çalıyor. Bize düşen görev bu çağrıya kulak vermek ve gereğini de yerine getirmektir.
Teşkilatlarımızdaki arkadaşlarımızdan kongre takvimine bu gözle bakmalarını partimizi geleceğe hazırlayacak alt yapıyı süratle kurmalarını özellikle bekliyorum. İnşallah toplantımızın basına kapalı bölümünde tüm bu hususları enine boyuna konuşup tartışacağız.”
 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.