Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Tıp Bayramı münasebetiyle doktorlarla akşam yemeğinde bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Terör tanımını terörist tanımını en kısa sürede yeniden yaparak Ceza Kanunumuza dercetmeliyiz diye düşünüyorum. Bu mesele düşünce özgürlüğü, basın özgürlüğü veya örgütlenme özgürlüğü meselesi değildir. Ülkemizdeki ve dünyadaki bir takım çevreler bir yol ayrımındalar. Ya bizim yanımızda olacaklar ya da teröristlerin yanında olacaklar” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde, Tıp Bayramı dolayısıyla doktorlara verdiği yemekte konuştu. Sözlerine, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne, milletin evine hoş geldiniz” diye başlayan Erdoğan, Ankara Güvenpark’taki saldırıyı şiddetle kınadığını vurguladı.
“KIZILAY RASTGELE BİR YER DEĞİLDİR, HER ANKARALI KIZILAY’A UĞRAR”
Kızılay’ın rastgele bir yer olmadığını ve Türkiye’nin ortalamasını temsil ettiğini ifade eden Erdoğan, “Ankara’da ikamet eden veya Ankara’ya yolu düşen her vatandaşımız öyle veya böyle bir şekilde mutlaka Kızılay’a uğrar, orada vakit geçirir en azından oradan geçer. Daha önceki saldırılar halka açık mekanlarda gerçekleşmekle birlikte hepsinin de özel hedefleri olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
“MİLLETİN TAMAMINA SAVAŞ AÇIP DA KAZANAN HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ YOKTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
“Suruç’ta, Ankara Garı’nda, İstanbul Sultanahmet’te, yeni Ankara Merasim Sokak’taki saldırıların hepsini de belirli hedeflere yönelik değerlendirebiliriz. Ancak son saldırı Ankara’da yaşayan veya Ankara’ya yolu düşlen herkesin bulunma ihtimali olan bir yerde Pazar gibi insan çeşitliliğinin zirvede olduğu bir günde kalabalığın en fazla olduğu akşam saatlerinde gerçekleştiriliyor. Kızılay’daki eylem şu veya bu kesime değil, doğrudan toplumun tamamına yönelik bir saldırı olması dolayısıyla yani toplumun özetine yönelik bir saldırı olması dolayısıyla terör örgütünün gerçek yüzünü gösteren bir hadisedir. Erkeğiyle kadınıyla, genciyle yaşlısıyla, öğrencisiyle çalışanıyla, Kürt’üyle Türk’üyle, Alevi’siyle Sünni’siyle velhasıl 79 milyon vatandaşımızın her biriyle burada o tamamın bir özeti var ve bu saldırının hedefi olmuştur. Bu güne kadar bir milletin tamamına savaş açıp da kazanan hiçbir terör örgütü yoktur. Hiçbir terörist de yoktur.”
“TERÖR TANIMINI TERÖRİST TANIMINI EN KISA SÜREDE YENİDEN YAPMALIYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terör ve terörist tanımının yenilenmesi gerektiğini şu ifadelerle vurguladı:
“Burada bir hususu da sizlerle ve milletimle paylaşmak istiyorum. Elinde silahı olan, bombası olan teröristle, konumunu kalemini unvanını amacına ulaşabilmesi için teröristin emrine verenin de hiçbir farkı yoktur. Unvanının milletvekili olması, akademisyen olması, yazar olması, gazeteci olması, STK yöneticisi olması o kişinin aslında bir terörist olduğu gerçeğini değiştirmez. Bombayı patlatan, tetiği çeken terörist olabilir ama o eylemin amacına ulaşmasını sağlayan işte bu destekçilerdir, işte bu yardakçılardır. Bu bakımdan terör tanımını terörist tanımını en kısa sürede yeniden yaparak Ceza Kanunumuza dercetmeliyiz diye düşünüyorum.
“BU MESELE DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ, BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ VEYA ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ MESELESİ DEĞİLDİR”
Terör örgütlerine destek verdikleri için, güvenlik güçlerimizce yakalanan kişilerin adliyenin bir kapısından girip diğerinden çıkıp gitmesi artık tahammül edebileceğimiz bir durum değildir. Bu mesele düşünce özgürlüğü, basın özgürlüğü veya örgütlenme özgürlüğü meselesi değildir. Bu mesele artık işte Kızılay’daki son saldırıda da görüldüğü gibi top yekün milletimizin hayatına kast eden alçaklarla daha etkili mücadele edebilme meselesidir. Ülkemizdeki ve dünyadaki bir takım çevreler bir yol ayrımındalar. Ya bizim yanımızda olacaklar ya da teröristlerin yanında olacaklar. Bu işin ortası yoktur. ‘Ama’ ile ‘Fakat’ ile başlayan açıklamaları bu yöndeki tavırları teröristin yanında yer almanın ikrarı olarak görüyoruz.”
“HAYVANDAN DAHA AŞAĞI BİR KONUMA DÜŞECEKLER”
Devletin ve milletin el ele vererek terörün üstesinden geleceğine inandığını belirten Erdoğan, “Böylesine acı bir hadiseyi, siyasi rant devşirme vesilesine dönüştürmeye çalışanları da milletimiz asla unutmayacak ve affetmeyecektir. İçerde ve dışarda bugün bize bedel ödettiklerini sananlar gerçek bedeli kendileri ödeyeceklerdir. Bunun da böyle bilinmesini isterim. Biz milletimizin, bayrağımızın, vatanımızın, devletimizin bekası için bin yıldır bedel ödüyoruz. Ödemeye devam etmekten de çekinmeyiz. Bugün bize en alçak, en sinsi, en insanlık dışı yöntemlerle saldıranlar inanın bana bedel ödeme günü geldiğinde hayvandan daha aşağı bir konuma düşecekler ama yine de kendilerini bekleyen akıbetten kurtulamayacaklardır” diye konuştu.
"BİZ YOLUMUZA AYNEN DEVAM EDECEĞİZ"
Terör örgütlerinin en başka gelen amaçlarından birinin toplumun gündemini değiştirmek olduğunu kaydeden Erdoğan, “Kayıplarımızın acısını yaşayacak, onlara karşı sorumluluklarımızı yerine getirecek, kanlarının yerde kalmamasını sağlayacağız bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Dün bazı arkadaşlarım akşam geç saatlerde dediler ki ’Tıp Bayramı etkinliğini iptal mi etsek?’ dedim ki ‘Bu teröristleri mi sevindireceğiz?’ biz yolumuza aynen devam edeceğiz. Ferhat Göçer kardeşimizi dinleyecektik, onu bir başka zaman da dinleriz. Bir müzik söyletisini bir başka zaman da yaparız” dedi