Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Kudüs giderse Medine’yi koruyamayız, Medine giderse Mekke’yi koruyamayız, Mekke giderse Kâbe’yi de kaybederiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da düzenlenen Necip Fazıl Ödülleri programında konuşma yaptı. Ödül sahiplerini tebrik eden Erdoğan, konuşmasında “Milyarlarca Müslüman olarak son sözümüz henüz ağzımızdan çıkmadı. Her şeyin bir zamanı olduğu gibi büyük inkılabın da bir zamanı vardır. Bir yandan kendimizi güçlendirmenin, büyütmenin, o güne hazırlanmanın mücadelesini verirken aynı zamanda her türlü haksızlığa, zulme, ahlaksızlığa karşı itirazlarımızı en yüksek perdeden dile getirmekten de geri durmuyoruz” ifadelerine yer verdi.
Erdoğan, Kudüs krizine de değinerek, “Suriye’de tüm Müslümanların geleceğini yakından ilgilendiren senaryoyu bozan biz olduk. Şimdi Kudüs üzerinden tüm Ortadoğu’yu, tüm Müslümanları hedef alan yeni bir saldırı başladı. Bu konuda da ilk adımları Çarşamba günü büyük ölçekte attık. İnşallah devamını da getireceğiz. Şunu iyi biliyoruz, Kudüs giderse Medine’yi koruyamayız, Medine giderse Mekke’yi koruyamayız, Mekke giderse Kâbe’yi de kaybederiz. Unutmayınız, Kudüs demek İstanbul, İslamabad, Yakarta, Medine, Kahire, Şam, Bağdat demektir” diye konuştu.
“DÜZEN BOZUK OLABİLİR AMA BİZİM BUNA RIZA GÖSTERME MECBURİYETİMİZ YOKTUR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
“Dünyanın düzeni bozuktur. Bu bozuk düzen, gün geliyor, kıyıya vuran masum Suriyeli bedeni olarak karşımıza çıkıyor. Bu bozuk düzen, gün geliyor evi başına yıkılan, tüm hakları ellerinden alınan Filistinli olarak karşımıza çıkıyor. Bu bozuk düzen, gün geliyor yurtlarından topluca sürgün edilirken nehirlerde, bataklıklarda son nefeslerini veren Arakanlılar olarak karşımıza çıkıyor. Ama biz susmuyoruz. Şimdi Pazartesi günü Başbakanımız Bangladeş’e gidiyor bu sorun için. Bir ay kadar önce Dışişleri Bakanı, eşim, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı hepsi birlikte oradaydılar. Elimizle müdahale edeceğiz ya, bütün görüşmeleri, her şeyi yapacağız ya Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda çağrımızı yaptık. Arakan için orada Cumhurbaşkanları, Başbakanlar, Bakanlar onlarla beraber orada bizzat toplantı yaptık. Ne için? Duyarsız kalamayız. Attığımız adımların da yavaş yavaş neticesini alıyoruz. Düzen bozuk olabilir ama bizim buna rıza gösterme mecburiyetimiz yoktur. Üstadın kalplerimize nakşettiği itiraz ve mücadele aşkı ile bu bozuk düzene karşı mücadele edeceğiz. Bunun için önce kendimizden başlayarak milletimizi, tüm Müslümanları, tüm insanlığı bu doğrultuda harekete geçirmeliyiz. Fert fert üzerimize düşeni yaptığımızda millet olarak milletler olarak üzerimize düşenleri yaptığımızda insanlık olarak bu sıkıntıları aşacağımıza inanıyorum.”
ÖDÜLLER SAHİPLERİNİ BULDU
Necip Fazıl Ödülleri; Şiir dalında Ahmet Murat’a, Hikaye Roman dalında Necip Tosun’a, Fikir Araştırma dalında Ahmet Özalp’e, İlk Eser dalında Betül Nurata’ya ve Emre Ergin’e, Uluslararası ödül alanında Cemalettin Latiç’e, Saygı ödülü alanında Teoman Duralı’ya verildi.