Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 82. yılı nedeniyle Anıtkabir’de düzenlenen anma törenine katıldı.
Anıtkabir’deki tören, devlet erkânının Aslanlı Yol’da yürüyüşü ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki heyet, Anıtkabir’de saat 09.05’te Atatürk’ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu. 10 Kasım Töreni sonrası açıklamalarda bulunan Recep Tayyip Erdoğan:
"Kurtuluş Savaşı’nın baş komutanı, Cumhuriyetimizin kurucusu, ilk Cumhurbaşkanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete intihalinin 82. Yıl dönümünde rahmetle yad ediyoruz. Gazi Mustafa Kemal ile istiklalimiz için mücadele eden ve yeni devletimizin ayakta tutmak için çalışan kurucu kadronun hepsini şükranla anıyorum. Bu vesile ile 1000 yıldır bu toprakları vatanımız olarak muhafaza etmek için ter ve kan dökmüş tüm kahramanlarımıza, gazilerimize ve şehitlerimize Rabbimden rahmet diliyorum."
"Milletimizin Takdirine Havale Ediyorum"
"Ülkemizin demekrosi ve kalkınma mücadelesini benim manevi mirasım ilim ve akıldır diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün arzu ettiği şekilde yürütüyoruz. Gazi’nin bu tavsiyesine uyup ilim ve akıl yolunda giderek hatırasını yaşatmak yerine onu dogmalaştırarak mirasın içini boşaltanları da milletimizin takdirine havale ediyorum.
İstiklal harbi ile işgalden kurtaran miletimizin değerleri ve refahı başta olmak üzere tüm hayatı üzerindeki prangaları birer birer kırdık. Ülkenin imkanlarını küçük bir azınlığın hevesleri ve çıkarları yerine top yekün miletimizin istek ve ihtiyaçları için seferber ettik."
“Babalarının Malı gibi Kullanmaya Alışmış Olanlar "
"Yıllarca bu ülkeyi siyasi ve ekonomik bir avuç elit eliyle adeta “Babalarının Malı” gibi kullanmaya alışmış olanlar her yolu ve yöntemi deneyerek üzerimize geldiler. Kendilerine içerde imtiyazlarını kaybetmiş olmanın verdiği kin ve nefretle dolu taraftarlar bulmaktada zorlanmadılar. "
"Allah Şahittir Ki, Ezan Susmayacak, Bayrak İnmeyecek, Millet Bölünmeyecek, Vatan Parçalanmayacak"
"Türkiye 1 asır önce başlattığı İstiklal Harbini yeniden ve daha güçlü bir şekilde sürdürdüğü için böylesine derin ve alçakça bir kuşatmaya maruz kaldı. Şayet eskiden hep olageldiği gibi ülkemize çizilen o dar sınırların içinde kalsaydık, teslimiyeti red etmeseydik milletin değil vesayetin dediğini yapsaydık bu sıkıntıların hiçbirini yaşamazdık. Ama o zaman yeni nesillere söyleyecek söz bulamazdık. “Allah şahittir ki, ezan susmayacak, bayrak inmeyecek, millet bölünmeyecek, vatan parçalanmayacak, ülkemiz büyüyecek, devletimiz güçlenecek derken hep samimiydik.” Milletimize verdiğimiz her sözü yürekten inanarak ifade ettik. Bu sözleri yerine getirmek için tüm gücümüzle gece gündüz çalıştık çabaladık. " ifadelerini kullandı.