Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, "Toplumumuzun en güçlü kalesi olan aile kurumunun da güçlenmesi, yine kadınların güçlenmesiyle doğru orantılıdır. İnanıyorum ki ileriki dönemlerde kadınların çalışma hayatını daha da kolaylaştırıcı uygulamalar göreceğiz." dedi.
Emine Erdoğan, Borsa İstanbul'da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlenen, “Gong Kadın-Erkek Eşitliği İçin Çalıyor” programına katıldı.
Programda bir konuşma yapan Emine Erdoğan, İdlib'de şehit olan Mehmetçiklere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifalar diledi. Emine Erdoğan, vatanın yeryüzündeki cennet olduğunu, tüm duaların ve çabanın, bu kutsal vatanın birliği ve dirliği için olduğunu ifade etti.
Bu sene de gongu, kadınların güçlü ve yollarının açık olması için çaldıklarını dile getiren ve tüm kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü kutlayan Emine Erdoğan, kadın gücünün ne kadar önemli olduğunun fark edilmesi noktasında yaptıkları titiz çalışmalar için Borsa İstanbul'a şükranlarını sundu.
“FAKÜLTELERİMİZDE BİLİM VE TEKNOLOJİ ALANLARINDA KIZ ÖĞRENCİ SAYILARIMIZI ARTTIRMALIYIZ”
Emine Erdoğan, tüm dünyayla birlikte büyük bir dijital dönüşümün içinde olunduğuna ve gelecekteki on yılı bu dönüşümün belirleyeceğine işaret ederek, "Eskiden, gelecek dediğimizde takvimin çok ilerisinde bir zamanı algılıyorduk. Fakat bugünün dünyasında gelecek, hemen yanı başımızda ve en büyük yarışımız, bu geleceğe hazırlıksız yakalanmamak için verdiğimiz mücadeledir. O nedenle sadece bugünden ileriyi değil, yarından ileriyi de görmeye çalışmalıyız. Algılarımızı açık tutmalı ve öngörü kabiliyetimizi öyle geliştirmeliyiz ki gelecek sürpriz olmaktan çıksın" diye konuştu.
Dünya Ekonomik Forumu'na göre, dijital dönüşüme ayak uydurmadıkları takdirde bu dönüşümden olumsuz olarak en çok etkilenecek grubun kadınlar olacağını belirten Emine Erdoğan, araştırmaların, 2020'lerde çalışanlarının dijital bilgi ve becerilerini güncel tutmak için eğitim yatırımı yapan şirketlerin ayakta kalacağını öngördüğünü kaydetti.
2022'de küresel olarak toplam çalışanların yüzde 54'ünün bilgi ve becerilerini güncellemesi gerektiği gibi yeni beceriler de öğrenmesi gerekeceğine dikkati çeken Emine Erdoğan, bugün bir iş için gerekli olan profesyonel bir beceriye biçilen ömrün beş yıl olduğunu, IMF'ye göre, dijital dönüşümle beraber küresel olarak kadınların şu an sahip olduğu işlerin yüzde 11'ini kaybetme riski bulunduğunu aktardı.
Emine Erdoğan, geleceğin dünyasında bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanındaki uzmanların yıldızının parlayacağının aşikâr olduğunu dile getirerek şöyle devam etti: "Fakat bu alanda kadınların sayısı ne yazık ki henüz istenilen oranda değil. Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik alanında çalışanların yalnızca yüzde 25'i kadınlardan oluşuyor. Bununla birlikte, yapay zekâ alanındaki uzmanların ise sadece yüzde 22'si kadın. O nedenle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle birçok platformda altını kalın harflerle çizdiğimiz bu konuya, bir kez daha dikkatlerinizi çekmek istiyorum. Fakültelerimizde bilim ve teknoloji alanlarında kız öğrenci sayılarımızı arttırmak bir temenninin ötesine geçmelidir. Kısaca birkaç örnek vermek gerekirse sosyal ve beşeri bilimler fakültesinde kız öğrenci oranı yüzde 66, tıp fakültesinde yüzde 49, sağlık bilimleri fakültesinde yüzde 78'dir. Son derece önemli olan bu ve benzeri fakültelerimizde mutluluk verici bir kız öğrenci yoğunlaşması görüyoruz."
“GELECEĞİN DÜNYASI TASARLANIRKEN KADIN AKLININ ZENGİN HAZİNELERİNE İHTİYACIMIZ VAR”
Öte yandan, kız öğrenci sayısının, bilgisayar ve bilişim bilimleri fakültesinde yüzde 21, havacılık ve uzay bilimleri fakültesinde yüzde 24, elektrik ve elektronik fakültesinde ise yüzde 13 olduğunu kaydeden Emine Erdoğan, "Kız öğrencilerimizin, sayıca az oldukları bu bölümlere yönelmelerinde gerekli olan mentorluğa ve özendirmeye daha çok mesai harcamamız gerektiğine inanıyorum. Geleceğin dünyası tasarlanırken kadın aklının zengin hazinelerine son derece ihtiyacımız var" ifadelerini kullandı.
Emine Erdoğan, kadınlara dair konuları ele alırken, küresel rapor veya araştırmalardaki sıralamalar her ne kadar önemli olsa da her toplumun ancak kendi koşulları içerisinde değerlendirilebileceğini, çünkü her toplumun dinamiklerinin, kültürel değerlerinin ve tarihsel gelişiminin birbirinden farklı olduğunu söyledi.
Bu nedenle küresel hedef ve söylemleri yerel filtrelerden geçirip üzerine tam oturan çözümlerin üretilmesi gerektiğine işaret eden Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Takdir edersiniz ki ülkemizde kadınların çalışma hayatına katılımında önemli gelişmeler kaydedildi. Kadınların iş gücüne katılma oranı, geçtiğimiz on yılda erkeklere göre dört kat daha hızlı arttı. Bu gelişmelerin altında kendimize özel çözümler üretmemizin sihri var. Kadınların ekonomik hayata katılmasını sağlamak, kültürel kodları iyi deşifre etmekten geçer. Gideceğimiz yönü ancak kendi pusulamızla tayin edebiliriz. Mesela kadınların doğum ve süt izinlerinde yapılan düzenlemeler, kısmi süreli çalışma hakkına ilişkin getirilen yenilikler, aile hayatını kolaylaştırıcı nitelikte oldu. Çünkü bizim önümüzdeki en önemli sorunlardan biri, iş ve aile hayatının, çatışan ve birbirini örseleyen iki alan olarak anlaşılmasıdır. Hâlbuki kadınların güçlü ve donanımlı olması çok daha sağlam ve öz güvenli nesillerin yetişmesine neden olur. Toplumumuzun en güçlü kalesi olan aile kurumunun da güçlenmesi, yine kadınların güçlenmesiyle doğru orantılıdır. İnanıyorum ki ileriki dönemlerde kadınların çalışma hayatını daha da kolaylaştırıcı uygulamalar göreceğiz." dedi.
“toplumsal ve sosyal ilerlemenin anahtarı kadınların hayatın her alanında daha fazla yer almasıyla sağlanabilir.”
“BUGÜN ÖNEMLİ POZİSYONLARDA LİDER KADINLARIMIZ VAR”
Dünya Ticaret Örgütü'ne göre kadınların, kazandıklarının yüzde 90'ını ailelerine, eğitime, sağlığa ve topluma yatırdıklarını aktaran Emine Erdoğan, şöyle konuştu: "Buradan da anlıyoruz ki toplumsal ve sosyal ilerlemenin anahtarı kadınların hayatın her alanında daha fazla yer almasıyla sağlanabilir. Çok şükür bugün çok önemli pozisyonlarda lider kadınlarımız var. Bakanlarımızı, milletvekillerimizi, şirket yöneticilerimizi, ekonomiye, ihracata can katan kadın girişimcilerimizi gururla takip ediyoruz. STK'larda, akademide, sporda ve sanatta ülkemizin adını üst sıralara taşıyan kadınlarımızla göğsümüz kabarıyor. Bakın mesela Borsa İstanbul gibi Türkiye'nin göz bebeği bir kurumun yönetim kurulu başkanı, bir hanımefendi. Tüm bunlar, 21. yüzyılın hızla yükselen bir gücü olan Türkiye’mizin gelecek güzel günlerinin teminatıdır."
Emine Erdoğan, 2020'nin çok önemli bir yıl olduğunun altını çizerek, konuşmasını "Bildiğiniz gibi bu yıl, Millî Egemenliğimizin 100. yılı. Biz bu vatanın müdafaasını kadın erkek birlikte yaptık. Anadolu kadının yürek gücü, istiklal mücadelemizin en önemli cephanesi oldu. Bundan sonra da 2023 hedeflerimize uzanan yolda omuz omuza yürüyeceğiz. Tüm bu başarıları tarihimizden ve kendi medeniyet değerlerimizden edindiğimiz millî şuurla yapacağız inşallah" diyerek tamamladı.
Konuşmasının ardından Emine Erdoğan'a, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erişah Arıcan, günün anlam ve önemine istinaden çiçek takdim etti.
Programda; Emine Erdoğan, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Prof. Dr. Erişah Arıcan, Borsa İstanbul Genel Müdürü Hakan Atilla, Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD) Başkanı Nilüfer Bulut ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle kadınların gücü ve yolunun açık olması için gong çaldı.
Program, toplu fotoğraf çekimiyle sona erdi. Emine Erdoğan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Sağlık Bakanlığı’nın koronavirüsten korunmak amacıyla "tokalaşmayın" uyarısının ardından Türkiye'de henüz görülmemesine rağmen programda kendisini karşılayan protokol ve sunucu Oylum Talu ile el sıkışmadı. Talu, Emine Erdoğan'ın bu hassasiyetinin takdire şayan olduğunu ifade etti.