Türk sporunun ve Fenerbahçe’nin efsane isimlerinden Can Bartu, Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı.
83 yaşında hayata gözlerini yuman Can Bartu'nun cenazesi öğle namazını müteakip Marmara İlahiyat Fakültesi Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Fenerbahçe'nin tarihinde çok önemli bir yeri olan, adı Fenerbahçe ile özdeşleşen Can Bartu için Ülker Stadyumu Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde bir tören düzenlendi.
Törene, Bartu ailesinin fertleri ve yakınlarının yanı sıra Fenerbahçe Başkan Ali Koç, Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile Profesyonel Fenerbahçe Futbol Takımının teknik heyeti ve oyuncuları, diğer Fenerbahçe şubelerinden sporcu ve yöneticiler, eski sporcular, kulüp çalışanları, spor, siyaset ve basın dünyasından isimler ile Can Bartu’nun sevenleri katıldı. Ayrıca çok sayıda taraftar tören için Fenerium Alt tribünündeki yerini aldı.
Törene ayrıca Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı, CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, Kadıköy Kaymakamı Mustafa Özarslan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu da törene katıldı.
Can Bartu için yapılan 1 dakikalık saygı duruşu ve sonrasında İstiklal Marşımızın hep bir ağızdan okunmasının ardından törende ilk olarak Can Bartu’nun kızı Gülfer Arığ konuştu.
Gülfer Arığ: Fenerbahçe’yi Fenerbahçe yapan yaşayan bir efsaneyi tanımanın ve yanında olmanın her zaman gururunu yaşadım
Gülfer Arığ, “Tarifsiz bir acı yaşıyoruz. Ailemiz, Fenerbahçe camiası ve Türk sporu için büyük bir kayıp. Acımıza ortak olan herkese ailesi olarak teşekkürlerimizi sunarız. Can Bartu gibi çok özel bir isimle Fenerbahçe’yi yaşamak, ondan bu büyük camiayı dinlemek benim için paha biçilmez bir duygu oldu. Fenerbahçe’yi Fenerbahçe yapan yaşayan bir efsaneyi tanımanın ve yanında olmanın her zaman gururunu yaşadım. Onu anlatmaya burada zaman yetmez. Bıraktığı hatıralar benim için ebedi kalacak. İyi ki Türk sporunun ve Fenerbahçe’nin efsanesi benim babam olmuş. Sevgisini ve şefkatini bize yaşattığından dolayı kendimi çok şanslı hissediyorum. Annem Güler Bartu’ya efsanemize gösterdiği aşk, sevgi ve saygı için son gününe kadar gösterdiği ilgi ve desteği için sonsuz teşekkür ederim. İslam Çupi bir sözünde, ‘Can Bartu bir Fenerbahçe orijinalidir’ demiş. Evet, o Fenerbahçe’yi yaşadı ve Fenerbahçe’si için yaşadı. Bizler de bir gün öleceğiz ama Fenerbahçe yaşayacak. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Kemal Kılıçdaroğlu’na, Yüksek Divan Kurulu Başkanımız Vefa Küçük’e, Başkanımız Ali Koç’a ve yönetimimize, eski başkanlarımızdan Aziz Yıldırım ve yöneticilerimize, siyaset ve spor dünyasından başsağlığı dileyen, babamı sahiplenen herkese, sporcularımıza, kulüp çalışanlarımıza ve taraftarlarımıza hep yanımızda oldukları ve sonsuz destekleri için annem ve kendi adıma teşekkürlerimi sunuyorum. Allah’tan Can babama rahmet diliyor, mekanının cennet olmasını istiyorum. Yarınki derbiye hitaben son bir cümleyle konuşmamı bitirmek istiyorum. Lütfen yarın Mehmetçik Basri, Lefter Küçükandonyadis, Can Bartu gibi layık olun bu taraftara.” ifadelerini kullandı.
Güler Bartu: Her zaman yanımızda olan tüm Fenerbahçe camiasına sonsuz teşekkürlerimi iletirim
Ardından konuşma yapmak üzere kürsüye gelen Can Bartu’nun eşi Güler Bartu, “Ben 21 yıllık hayat arkadaşımı, can yoldaşımı, eşimi kaybettim. Bu 21 yıl boyunca bana yol gösterdi, akıl verdi. Bazen güldük bazen ağladık bazen de tartıştık. En son köpeğimizin adını ‘Top’ koymak istediğinde tartıştık. Can, “Ben hayatımı toptan kazandım. Köpeğimin adı da ‘Top’ olacak.” dedi. Biz, dün oğlumuzun Top’un babasını kaybettik. Şimdi dönüp baktığımda Can bana çok güzel anılar bıraktı. Dün anladım ki bu güzel anılarla beraber bana çok güzel ve çok asil dostlar ve arkadaşlıklar da bırakmış. Bizi arayarak taziyelerini ileten Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Binali Yıldırım’a ve tüm bakanlarımıza, dün evimizde bizi yalnız bırakmayan Kemal Kılıçdaroğlu’na, Ekrem İmamoğlu’na, Şerdil Dara Odabaşı’na, Başkanımız Ali Koç’a, eski başkanlarımızdan Aziz Yıldırım’a ve her zaman yanımızda olan tüm Fenerbahçe camiasına sonsuz teşekkürlerimi iletirim.” dedi.
Volkan Demirel: Çubuklu için yaşayanlar asla ölmez
Çok üzgün olduğunu belirten Futbol A Takımımızın kaptanı Volkan Demirel, “Çok üzgün olduğunu belirten Futbol A Takımımızın kaptanı Volkan Demirel, “Fenerbahçe formasını hem futbolda hem de basketbolda başarı ile taşıyıp onurla ve gururla temsil eden efsanemiz can Bartu’yu, Can ağabeyimizi kaybettik. Bartu ailesinin, Türk sporunun ve hepimizin başı sağ olsun... Can ağabeyimizin kulübümüzün ve Türk futbol tarihinde hepimizin kalbinde çok özel bir yeri var ve Fenerbahçe var olduğu sürece de hep kalbimizde yaşayacak. Çubuklu için yaşayanlar asla ölmezler. Ve biz de Can ağabeyi hep yaşatacağız. Can ağabeyin bizlere emaneti olan bu formayı her zaman başımızda taşıyacağız.” diye konuştu.
Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük: Can Bartu yeni nesillerin de aynı isimle ileride uzun bir hayat sürecekleri sembol bir isim
Daha sonra kürsüye gelen Yüksek Divan Kurulu Başkanı Vefa Küçük, “Sayın Bakanım, değerli vekiller, başkanlar, taraftarlar, sporcular, camiamızın önde gelen mensupları ve Can Bartu’nun değerli aile mensupları. Böyle bir günde bu statta Can Bartu’yu anmak ve cenazesini öğle namazından sonra kaldırmak üzere buradayız. 1952 yılından beri İstanbul’da yaşadım ve büyüdüm. Ben Cihatları, Lefterleri, Fikretleri, Canları ve daha nicelerini seyretme bahtiyarlığına ulaştım. Can Bartu ismini saydığım diğer rahmetliler gibi sadece Fenerbahçe’nin değil Türk sporunun ve Türk sporuna güç veren bütün kulüplerin saygı duyduğu, önünde hürmet ettiği insanlar ve futbolculardı. Can Bartu’yla beraber oynayan bazı eski futbolcularımızı görebiliyorum. Allah onlara uzun ömür versin. Kendisi futbol değil basketbol da oynamış bir büyüğümüzdü. Kendisi ile basketbol oynamış o dönemin bazı basketbolcuları da halen hayattalar, onlara da uzun ömürler diliyorum. Can Bartu Türk toplumunda Can ve Bartu olarak ismi verilen sembol bir kişiydi. Benim 10 yaşında bir torunum, biz de O’na Can ismini verdik. Dolayısıyla Can Bartu yeni nesillerin de aynı isimle ileride uzun bir hayat sürecekleri sembol bir isimdi. Bugün burada O’nun önünde saygı ve sevgiyle eğiliyorum. Hepinize hürmetler ediyorum.” şeklinde konuştu.