Dermatoloji Uzmanı Uz. Dr. Ahmet Arpacı yaz aylarında artan cilt kanseri riski için beş başlıkta uyarı yaptı. Cilt kanserinin hayatı tehdit ettiğini vurgulayan Arpacı, modern tanı yöntemlerinin çok önemli olduğunu savunarak erken tanının önemine dikkat çekti.
Cilt üzerindeki belirtilerini tarif ederek insanların cins kanseri riskini teşhis etmesini kolaylaştırmayı hedefleyen Arpacı, sivilce, ben, yara, kabarıklık, kızarıklık gibi değişik oluşumlara dikkat edilmesi gerektiğini belirtti. Arpacı, aşırı kozmetik kullanımı, kimyasallarla sık temas etme, solaryum ve cildi sert hareketlerle temizleme gibi alışkanlıkların cilt kanserine sebebiyet verdiğini söyledi. Arpacı, yapılmaması gerekenleri sıralarken önemli noktanın cildin doğal yapısını bozmamak olduğuna dikkat çekti.
Kanserin Yeri Önemli
Cilt kanserinin tanısında dermatoskop cihazının kullanıldığını ifade eden Arpacı, lezyonların çıplak gözle de incelenebildiğini ifade etti. Bu noktada doktorun tecrübesini de çok önemli gördüğünü ifade eden Arpacı, “tedavi şansı açısından melanomların olduğu yerlerin de önemi büyüktür” dedi. Lenf bezlerinin yoğun olduğu bölgelerde yer alan melanomlar daha tehlikelidir diyen Arpacı, vücudun bazı bölgelerinde hastalığın daha az sıçrama eğilimi olduğunu belirtti.
Deniz suyu solaryum etkisinde
Özellikle derisi ince olan kişilerde cilt kanserinin daha çok görülebildiğini kaydeden Arpacı, halk arasında açık tenlilerin koyu tenlilerden daha çok kanser riski taşıdığı inancının doğru olmadığına dikkat çekti. Arpacı, özellikle ultraviyole ışınlarının cilt kanseri üzerindeki etkisine dikkat çekerken denetimsiz güneşe çıkmanın risklerini vurguladı.
Gün içinde 11.00- 16.00 saatleri arasında dik gelen güneş ışınlarından kaçınılması gerektiğini dile getiren Arpacı, kum ve suyun bu ışınları yansıtıcı özelliği bulunduğu için şemsiyenin altında dururken de güneş ışınlarına maruz kalındığını belirtti. Arpacı: “Deniz suyu solaryum etkisi gösteriyor” ifadesin kullandı.
Cildi sert keselemek kanser riskini arttırıyor
Kişilerin cilt kanserinin oluşumunu engellemek için ciltlerinin özelliklerine göre hareket etmeleri gerektiğini belirten Arpacı, ”banyo yaparken, keselenirken cilde çok sert hareketlerde bulunmamak, güneş koruyucularını dikkatli kullanmak, kozmetik uygulamalarda doğal olanın dışına çıkmamak, kolonya, parfüm gibi kimyasallarla fazla temas etmemek önemlidir. Deri kanserini önlemek için dengeli beslenmeli ve yeterli miktarda su içilmelidir” dedi.
Cilt koruyucularına dikkat!
Cilt sağlığının korunması için yaz-kış güneş koruyucu kullanılmasının önemli olduğunu vurgulayan Arpacı, güneş koruyucuda önemli olanın “marka, hoş koku ya da fiyat değil; içerik ve yüksek koruma faktörü özellikleridir” dedi. Güneş koruyucunun uygulanma miktarına da dikkat çeken Apacı, cilde ince bir tabaka oluşturacak şekilde uygulanmasını tavsiye etti ve çok kullanılması durumunda cildin dengesini bozduğunu ifade etti. Arpacı, temizlik ürünlerinin de çok kullanıldığı takdirde cildin asit ve lipit dengesini bozduğunu ifade ederken bu tür ürünlerin güneşe hassasiyeti artırdığını vurguladı.
Çimende dolaşmak sanıldığı kadar masum değil
Yaz döneminde çimenlik bölgelerin cilde temas eden bitkiler sebebiyle “fito-foto kontakt dermatit” alerjik reaksiyon oluşturabildiğini söyleyen Arpacı, “cilde değen bazı bitkiler, güneşe karşı duyarlılığı artırarak cilt kanserine davetiye çıkarmaktadır” diyerek çimenlik alanlarda dikkatli olmak gerektiğini ifade etti. Cildin kendi kendini onarabilme özelliğine dikkat çeken Arpacı, dışarıdan müdahalelerden uzak durmak gerektiğine dikkat çekti. “Basit önlemlerle cilt kanserinden korunmak mümkündür” diyen Arpacı, güneşte şemsiye, şapka kullanmayı ve fazla kimyasal maddeli ürünlerden kaçınmayı tavsiye etti.