Okulda çocukların kalabalık ve havasız ortamlarda ders görmesi, el-ayak-ağız hastalıklarını tetikliyor.
Memorial Şişli Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Dicle Çelik, el ayak ağız hastalığı ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
El-ayak-ağız hastalığının, virüslerin yol açtığı bulaşıcı, 10 yaş altı çocuk ve bebeklerde de yaygın olarak görülebilen bir hastalık olduğunu ifade eden Çelik, hastalığın mukus, salya ya da hasta birinin dışkısı ile doğrudan temas yoluyla yayıldığını açıkladı. Yaz ve sonbahar aylarında daha sık rastlanan bu hastalığın kuluçka süresinin 3-7 gün olduğunu bildiren Çelik, suçiçeği benzeri döküntüler görülebileceğini kaydetti.
Çelik, hastalığın kuluçka süresinden sonra yaşanacak belirtileri şöyle anlattı:
“Kuluçka süresinden sonra yüksek ateş, bademcikte, dilde ve yanak içinde aft benzeri yaralar oluşur. Avuç içi ve ayak tabanında kırmızı, bazen içi sıvı dolu ağır döküntüler görülür. Bu döküntüler, bacak, kalça ve genital bölgede de olabilir. Suçiçeğini andırır ancak boyut olarak suçiçeğinden daha küçüktür. Döküntüler, 7-10 gün içinde hafif iz bırakarak azalır, birkaç hafta içinde tamamen geriler.”
-“AFT VARSA ÇOCUKLAR SIVI AĞIRLIKLI BESLENMELİ”-
Ağız içindeki yaralardan dolayı çocukların bu dönemde iştahlı olmalarına rağmen yemek yiyemediklerini belirten Çelik, yeterince sıvı alamayan çocuklara serum takılabileceğini ifade etti. Aftların yaygın olduğu dönemde çocuklara sıklıkla çorba, süt gibi sıvılar ve yoğurt gibi serin, ağızdaki yaraları ağrıtmayan gıdalar verilmesini öneren Çelik, ayrıca ağız içi yaraların ağrısını azaltmak ve iyileşme süresini hızlandırmak için çeşitli spreylerin ve karadut şurubunun kullanılabileceğini vurguladı.
-“HASTALIĞIN TEDAVİSİNDE ANTİBİYOTİK KULLANILMIYOR”-
Hastalık viral bir infeksiyon olduğu için antibiyotik tedavisine ihtiyaç olmadığını belirten Çelik, şunları aktardı:
“Vücuttaki döküntüler için kurutucu losyonlar kullanılabilir. Bazen döküntüler çok kaşıntılı olabilir. Bu dönemde doktorun önereceği kaşıntı engelleyici ilaçlar verilebilir. Çocuğun ateşli döneminde ise ateş düşürücüler kullanılabilir.”
El-ayak-ağız hastalığının nadiren yetişkinlerde de bulabileceğini bildiren Çelik, ellerin sık sık yıkanması, ağza ve yüze sürülmemesi gerektiğinin altını çizdi.