Yüksekdağ: Bakanlar Kurulu Değil, Saray'ın Kapı Kulları Var

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, AK Parti Genel Başkanı Binali yıldırım tarafından açıklanan yeni kabineye ilişkin, “Dediklerini yaptılar. Bu nedenle yeni başbakanı ve kabineyi kutluyoruz. Dün en azından stajyer bir başbakan vardı, bugün ‘boşbakan’ var, başbakan yok. Dün seçimlerin ardından oluşturulmuş bir kabine vardı, bugün atanmış, sarayın merdivenlerinde hizaya dizilmiş bir kabine var. Bugün gerçek bir bakanlar kurulu değil, sarayın kapı kulları kurulu var” diye konuştu.

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP grup toplatısında konuştu. “Sanmasınlar ki biz üç yanlış bir araya gelince bir doğruyu oluştururuz” diyen Yüksekdağ, “Onları tek yanlış götürecek. O tek yanlış da saraydaki darbe siyaseti ve onların hepsini hizaya dizen o despotizmdir” ifadesini kullandı. Yüksekdağ, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin Anayasa değişikliğinin TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmesine ilişkin, “Bugün Türkiye’de Meclis’teki meşru demokratik iradeye karşı bir darbe gerçekleştirilmiştir. Bizler dokunulmazlığımızın olmadığını defalarca söyledik. Dün de bugün de HDP’yi oluşturan grubumuzun, milletvekillerimizin bu parti safları içinde siyaset yapan halklarımızın dokunulmazlığı olmamıştır. Ama bu faşizan yasanın meclisten geçmesi, geçirilmesi Meclis’e dönük gerçekleştirilmiş bir saray darbesidir ve Türkiye’de demokratik siyasetin gelişim yollarını dinamitlemeye yönelik bir darbe hareketidir” dedi.

-DOKUNULMAZLIKLARIN KALKMASINA “HAYIR” DİYEN VERİLLERE “TUTUM BİRLİĞİ” ÇAĞRISI-

Dokunulmazlıkların kaldırılmasına hayır diyen milletvekillerine demokratik bir tutum birliği geliştirme çağrısında bulunan Yüksekdağ, “Anayasa Mahkemesi’ne başvuruyu şu partinin veya bu partinin yapmış olması önemli değil. Her şeyden önce bu darbe seçilmiş milletvekillerinin iradesine, onuruna, temsiliyetine yapılmış bir darbedir.  Bizler bu süreç içerisinde her koşulda, hukuki zeminde de demokratik meşru mücadele zemininde de hayır demeye, mücadele etmeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

-“CHP VE MHP SARAYIN KARŞISINDA HİZAYA GEÇMİŞ”-

CHP ve MHP’nin “Başkanlığa geçit vermeyeceğiz, partili cumhurbaşkanlığına izin vermeyeceğiz’ sözlerini “Boş hamaset” ve “Kof söz” olarak değerlendiren Yüksekdağ, “Bugün o boş sözlerle bağırıp çağıranlar sarayın karşısında el pençe divan durmuş ve hizaya geçmiştir. Bütün Türkiye halklarının bu despotizm tarafından dizayn edilmesine onay veriyorlar, destek veriyorlar” ifadelerini kullandı.

-“KENDİ İÇLERİNDE DURMADAN DARBE YAPMA İHTİYACI HİSSEDİYORLAR”-

22 Mayıs’ta gerçekleştirilen AK Parti Olağanüstü Kongresi’ne ilişkin şunları kaydetti:

“Yeni bir genel başkan atandı, yeni bir MYK atandı, dizayn edildi. Onun arkasından yeni bir başbakan ve yeni bir kabine ataması yapıldı. Halklarımıza karşı bu darbe operasyonlarını gerçekleştirenler kendi içlerinde de durmadan yeniden darbe yapmak ihtiyacı hissediyorlar. Çünkü kurmaya çalıştıkları düzen, oluşturmaya çalıştıkları sistem her yerden dökülüyor. İki taşı üç taşı üst üste koyduklarında arkalarındaki beş taş, kurdukları duvar yıkılıyor. Gerçekleştirilen AKP kongresi de yeni atanan kabine ve belirlenen başbakan da bu sona uğramaktan kurtulamayacak.”

-“DEDİKLERİNİ YAPTILAR”-

“Bugün karşımıza çıkan tablo profili inanılmaz derecede düşük bir hükümet ve başbakan tablosu” diyen Yüksekdağ, “Dediklerini yaptılar. Bu nedenle yeni başbakanı ve kabineyi kutluyoruz. Dün en azından stajyer bir başbakan vardı, bugün boşbakan var, başbakan yok. Dün seçimlerin ardından oluşturulmuş bir kabine vardı, bugün atanmış, sarayın merdivenlerinde hizaya dizilmiş bir kabine var. Bugün gerçek bir bakanlar kurulu değil, sarayın kapı kulları kurulu var. Bugünkü kabine de başbakan da oluşturulan yeni hükümet dizaynı da tastamam sarayın bir şubesi ve uzantısı gibi hareket ediyor ve edecek” ifadesini kullandı.

-“BU HÜKÜMETİN GÖREVİ ERDOĞAN’IN BAŞKANLIĞINI SAĞLAMAK”-

Yüksekdağ, AK Parti’nin grup toplantısında, “Tayyip Erdoğan” sloganları atılmasına ilişkin, “Bugün AK Parti’nin grup toplantısını ve oradan yükselen sesleri duydunuz. İçeriye grubun başkanı, bu ülkenin başbakanı giriyor, ‘Tayyip Erdoğan’ sloganlarıyla karşılıyorlar. Aylardır siyasetini yaptıkları partili cumhurbaşkanlığı siyasetini bugün Türkiye’ye göstere göstere uyguluyorlar. Bugün gerçekleştirilen darbenin ve göreve getirilen, atanan hükümetin tek görevi de bu ülkeyi demokratik bir biçimde yönetmek değil, Tayyip Erdoğan’ın başkanlığını sağlamaktır. Bu hükümetin başka bir görevi yok” dedi.

-“BİNALİ YILDIRIM DA DAVUTOĞLU’NUN AKIBETİNE UĞRAYACAK”-

Binali Yıldırım’ın, “Yolumuz Tayyip Erdoğan’ın yoludur” söylerini anımsatan Yüksekdağ, bu cümleleri kullanan bir başbakandan Türkiye’ye hayır gelmeyeceğini ileri sürerek, “Bakın sayın Binali bey, Tayyip Erdoğan’ın yoluna ilk defa siz girmiyorsunuz. Bu kadar gururla, yüksek perdeden ifade etmek için bu kadar acele etmeyin. O yola sizden önce sayın Davutoğlu girdi. O yolun sonu kötü oldu. Siz de kötü yola düştünüz. O yolun sonu iyi değil. Davutoğlu o yolun sonunda nasıl bir akıbete uğradıysa Binali Yıldırım da aynı akıbete uğrayacak. Bu kadar düşük bir vizyonu, bu kadar düşük bir profili ve bu düşük seviyeden çıkan siyasi icrayı ve yönetimi meşru kabul etmedik, meşru kabul etmeyeceğiz” diye konuştu.