Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, "Zafer Partisi, Türk milletinin gerçek taleplerini siyasete taşıyan partidir. Türk milleti ülkesinin işgal edilmesini istemiyor. Ülkesine iktidar tarafından sorumsuzca sokulan 13 milyon sığınmacı ve kaçağın vatanlarına dönmesini istiyor. Türkiye'nin Türk milletinin vatanı olduğunu, dünyanın lunaparkı olmadığını düşünüyor. Türk milleti artık sığınmacılar için yılda 11 milyar dolar harcamak istemiyor. Rızkını diğer uluslarla paylaşmak istemiyor haklı olarak." dedi.
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Denizli’de basın açıklaması düzenledi.
Prof. Dr. Ümit Özdağ yaptığı basın açıklamasında; "31 Mart Yerel Seçimlerine çok az bir süre kaldı. Zafer Partisi Genel Merkez heyeti olarak, Türkiye'yi ilçe ilçe gezmeye devam ediyoruz. Gittiğimiz her yerde Zafer Partisi’nin nasıl yükseldiğini, Türk halkının desteğini nasıl güçlü bir şekilde aldığını memnuniyetle görüyoruz. Zafer Partisi’nin yükseldiği hemen hemen herkes tarafından kabul edilen bir gerçek haline dönüştü. Çünkü Zafer Partisi, Türk milletinin gerçek taleplerini siyasete taşıyan partidir. Türk milleti ülkesinin işgal edilmesini istemiyor. Ülkesine iktidar tarafından sorumsuzca sokulan 13 milyon sığınmacı ve kaçağın vatanlarına dönmesini istiyor. Türkiye'nin Türk milletinin vatanı olduğunu, dünyanın lunaparkı olmadığını düşünüyor. Türk milleti artık sığınmacılar için yılda 11 milyar dolar harcamak istemiyor. Rızkını diğer uluslarla paylaşmak istemiyor haklı olarak.
Bu sığınmacı ve kaçak akını neticesinde enflasyonun nasıl arttığını, hayatın nasıl pahalandığını, Türk milleti yaşayarak görüyor ve buna isyan ediyor. Türk milletinin bu taleplerini karşılayan Türk siyasetinde Zafer Partisi dışında hiçbir parti yok. Zafer Partisi de Türk milletini karşı karşıya olduğu bu açmazdan nasıl çıkaracağını, Türkiye’yi, sürüklenmek istediği demografik deprem ve bunu takip edecek felaketten nasıl kurtaracağını çok açık net bir şekilde bütün medya ambargolarına rağmen kendisini sokaklarda, meydanlarda, fabrikalarda, pazarlarda, AVM’lerde ve sosyal medyada ifade ederek Türk milletine, Türk gençliğinden başlayarak ulaşmayı başarmış durumda. Bu mücadelemiz Yerel Seçimlerden sonra da bugünkü hızıyla hiç şüpheniz olmasın devam edecek.
Biz genel seçimlerden sonra da durmadık. Herkes iç hesaplaşmalarla meşgulken biz Zafer Partisi olarak Türk milletinin haklarını sahada savunmaya devam ettik, hukukunu savunmaya devam ettik. Bu seçimden sonra da aynı şeyi, aynı kararlılıkla yapmaya, sürdürmeye devam edeceğiz. Denizli de sığınmacı, kaçak sorunundan bitap düşmüş şehirlerimizden birisidir. Ağırlıklı olarak İran'dan gelen ve Birleşmiş Milletler aracılığıyla yurt dışına, başka ülkelere gitmek isteyen, istediğini söyleyen İranlılar Denizli'de artık Denizli halkının taşımak istemediği bir yük oluşturmaya başlamışlardır. Kalış süreleri 6-7 seneye kadar ulaşmıştır. Amacını çoktan kaybetmiş ve adeta geçici sığınmacı/ mülteci konumunda değil burada ekonomik yaşamın parçası olma sürecine girmişlerdir. Bu, Denizli halkına yapılan bir haksızlıktır. Keza uyuşturucu -Denizli için söylüyorum Türkiye’de mülteci kavramını kullanmıyoruz. Bilerek kullanıyoruz kavramları, parti olarak- sorunundan bıkmışken bir de bu mülteci akının körüklemiş olduğu uyuşturucu meselesiyle uğraşmak zorunda kalmaktadır.
Eğer sevgili Denizli halkı Zafer Partisi'ne Denizli Belediyesi’ni verirse hiçbir partinin yapmayacağını biz Zafer Partisi olarak Denizli’de yapacağız. Birincisi, kaynaklarımızdan, belediyenin kaynaklarından sığınmacılara, mültecilere hiç para aktarılmayacak, bu Denizli halkına aittir. İkincisi, buraya gelenler misafirimiz olarak gelmişlerdir ancak burada ticaret yapamazlar, ruhsatsız açmış oldukları bütün dükkânları kapatacak Zafer Partisi, büyükşehri alırsa. Üç, bir apartman dairesinde kamu sağlığını tehlikeye atacak şekilde 4-5 aile birlikte oturamayacaklar. Dört, eğer bir belediye hizmetini Denizli halkı bir liraya alıyorsa buraya gelenler bu kentte misafir olanlar bunu 3 liraya alacaklar.
Aynı zamanda Denizli Belediyesi uyuşturucuya karşı büyük bir mücadele başlatacak. Denizli'yi uyuşturucunun pençesinden kurtarmak için Denizli’de gençlikle uyuşturucu arasında spor duvarını öreceğiz. Denizli’nin her mahallesinde basketbol, futbol sahası, voleybol sahası, kapalı spor alanları yapacağız. Atanamayan genç öğretmen kardeşlerimizi belediyede istihdam edeceğiz. Böylece Denizli gençliği aktif sporla uğraşacak ve uyuşturucu torbacılarının etki alanın dışına çıkacak. Aynı zamanda Denizli’de belediye zabıtası, uyuşturucuya karşı her an emniyetle paylaşacağı bir istihbarat eğitiminden geçecek ve polise, emniyete bilgi aktaracak. Özetle, biz artık Denizli’de uyuşturucu olmayan bir ortam istiyoruz. Biz Denizli’den sığınmacıların, kaçakların, mültecilerin hızla uzaklaşmasını istiyoruz ve Denizli’yi de bunlar için bir cazibe merkezi olmaktan çıkarma konusunda kararlıyız."