"Tek Adam Olacak Ama Patronu 80 Milyon Olacak"

Başbakan Binali Yıldırım, “Bu sistemde sıkıyönetim yok, sıkıyönetimi kaldırıyoruz. Hani tek adam? Tek adam, doğru. İki tane cumhurbaşkanı mı seçeceğiz? Tabii ki bir olacak. Tek adam olacak, ama patronu 80 milyon olacak. Patronun millet olduğu yerde diktatörlük olmaz. Yürü dersin yürür, dur dersin durur” dedi.

Başbakan Yıldırım, Gümüşhane mitinginde halka hitap etti. “Millet sevgisi olursa kalbinde, dağları da delersin, milletinle buluşursun” diyen Yıldırım, “Biz dev eserlerin altına milletten aldığımız güçle imza atarken, muhalefet hep hayır dedi. Türkiye ne zaman ayağa kalksa, aynı çevreler memleketin geleceğini karartıyor” ifadelerini kullandı. Yıldırım, şunları söyledi:

“18-25 yaş arası 9 milyon gencimiz var ey Kılıçdaroğlu, aklını başını al. Gençlerine güvenmeyen, geleceğine güvenemez. Ecdat 18-19 yaşında Çanakkale geçilmez dedi, yedi düvele destan yazdı. 15 Temmuz’da meydanları dolduran gençlerdi. Sen bu gençleri ne zannediyorsun? Diyor ki gençler bayrak assın, siyasete karışmasın, hadi oradan. Bu gençlik yalnızca bayrak asmaz, ay yıldızlı sancağı da taşır. Büyük ve aydınlık geleceğin sancağı sizlerin elinde yükselecek gençler.

-“SİYASİ BAKIŞIMIZ, FİKRİMİZ NE OLURSA OLSUN, TEK DERDİMİZ MEMLEKET OLSUN”-

“Yeni anayasaya birlikte Türkiye’nin 10 yıl içinde milli gelirini 25 bin doların üzerine çıkaracağız. Türkiye’yi parmakla gösterilen ülkelerin arasına sokacağız. Daha zengin, daha kalkınmış bir Türkiye vaat ediyorum. Buradan BBP’ye, MHP’ye, SP’li kardeşlerimize sesleniyorum. Onlar aydınlık Türkiye’den yana mutlaka evet diyecekler. CHP’ye gönül veren kardeşlerimize de sesleniyorum. Bu Türkiye’nin geleceği. Bu parti seçimi değil. Partiler sandığa gitmiyor, Türkiye’nin geleceğine karar veriyoruz. Siyasi bakışımız, fikrimiz ne olursa olsun, tek derdimiz memleket olsun, Türkiye olsun.

Cumhurbaşkanı, yardımcılarıyla, bakanlarıyla hükümetini kuruyor. Çalışmalara başlıyor. Başbakan artık olmayacak, başbakan ile cumhurbaşkanlığı birleştirilmiş olacak. Yetkiler dağılacak, mekanizma çalışacak. Yürütme işler hale gelirken yasama ne oluyor? Bir de ona bakalım. Yargı güçleniyor, Meclis güçleniyor. Denetleme, cumhurbaşkanı hakkında soruşturma, soru sorma, bakanları soruşturma, kanun yapma; bütün bu işler Meclis'in işi oluyor. Milletvekilleri daha güçlü hale geliyor, hemşerilerine daha fazla hizmet ediyor.

-“BU SİSTEMDE SIKIYÖNETİM YOK”-

İlk olarak sadece milletvekilleri kanun teklifi verebiliyor, milletvekilleri başkan yardımcıları ve bakanlar hakkında yazılı soru verebiliyor. 15 gün içinde cevap mecburiyeti var. Bu sistemde sıkıyönetim yok, sıkıyönetimi kaldırıyoruz. Yeni yönetimde sıkıyönetim yok. İşte yeni anayasa bu. Hani tek adam? Yeni anayasada demokrasi var. Tek adam, doğru. İki tane cumhurbaşkanı mı seçeceğiz. Kılıçdaroğlu istiyor diye iki tane muhtar mı seçeceğiz, iki belediye başkanı mı olacak? Nasıl olacak, iki kaymakam mı seçeceğiz, iki tane mi vali seçeceğiz.  Tabii ki bir olacak. Tek adam olacak, ama patronu 80 milyon olacak. Patronun millet olduğu yerde diktatörlük olmaz. Yürü dersin yürür, dur dersin durur.

-“DİKLENMEYECEĞİZ AMA DİK DURACAĞIZ”-

Bizde demokrasi var ama Avrupa'da son zamanlarda demokrasiden eser yok. Bir bakıyorsunuz Hollanda bakanımızın önünü kesiyor. Atlarıyla, itleriyle vatandaşlarımıza saldırıyor. Hani nerede demokrasi, nerede insan hakları? Bu işler lafla olmuyor, Mısır’da seçilmiş cumhurbaşkanı alaşağı olurken sesi çıkmıyor, Bosna’da katliam olurken gözlerini kapıyor, insan hakları aklına gelmiyor. Suriyeli göçmenleri ülkelerine almamak için tekmeler atıyorlar, duvarlar örüyorlar. Sağduyulu olacağız. Diklenmeyeceğiz ama dik duracağız. Günü gelince de bunların hesabını tek tek soracağız. Yapılan hiçbir şey yanlarına kalmaz. Almanya'da demokrasi ayaklar altına. Hayır için kampanya yapıyorlar. Bizim milletvekillerimize, bakanlarımıza gelince salonlar güvenlik bahanesiyle iptal oluyor. Bin bir türlü yalan dolan, engeller... Yahu Rotterdam oradaysa Gümüşhane burada. 16 Nisan'da demokrasi nasıl oluyormuş, göstereceğiz.”