Selahattin Demirtaş: Devlet Bir Kişinin, Bir Partinin Malı Mülkü Değildir

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, HSYK’nın kararnamesiyle 3 bin 746 hâkim ve savcının görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin, “Kendi düşüncelerine yakın avukatları hâkim savcı olarak atadılar. Cemaatle öküz ölüp ortaklık bitince, ellerinde hâkim savcı kalmadı. Bunlar bugün kantarın ayarını bozuyorlar ya ama bugün ayarını bozduğun kantar günü gelir seni de tartar. Devlet bir kişinin bir partinin malı mülkü değildir” diye konuştu.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş HDP grup toplantısında konuştu.  Demirtaş, Özgür Gündem gazetesi ile dayanışmak için başlatılan "nöbetçi genel yayın yönetmenliği" kampanyasına katılarak gazetenin bir günlük yayın yönetmenliği görevini üstlenen ve haklarında "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan soruşturma açılan Şebnem Korur Fincancı, Ahmet Nesin ve Erol Önderoğlu’nun tutuklanmasına ilişkin konuştu.
Her gün her saat gazetecilere sosyal medyadan ya da yazdıklarından, konuştuklarından dolayı dava ve soruşturmalar açıldığını söyleyen Demirtaş şu ifadeleri kullandı:

“Dünkü tutuklama bambaşka bir şey. Çünkü gazetecilik faaliyetinden dolayı da tutuklanmadılar. Tutuklanmış gazetecilere veya hakkında dava açılmış özgür gündem gazetesi genel yayın yönetmenlerine dayanışma amacıyla bir günlük sembolik genel yayın yönetmenliği yapmıştır. Gazetenin çıkarılma aşamasından da aslında pratikte sorumlu değiller. Özel bir kin var bunlara karşı, özel bir operasyon var. Muhtemeldir ki saraydaki zaten elinde kimi nerede kıstırıp, nerde yakalatacağının hesabını yaptığı bir listesi var. Biliyoruz ki Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı Cizre’deki katliamların belgelenmesi noktasında çalışmalar yürütmüştü. Şimdi anlaşılıyor ki bu beyefendinin elinde bir kara liste var. Bu bir öç alma, yıldırmadır.”

“Kendilerine Yakın Avukatları Atadılar”

Demirtaş, HSYK kararnamesiyle 3 bin 746 hâkim ve savcının görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin, “Kendilerine yakın avukatları hâkim savcı olarak atadılar. Cemaatle öküz ölüp ortaklık bitince, ellerinde hâkim savcı kalmadı. Bunlar bugün kantarın ayarını bozuyorlar ya ama bugün ayarını bozduğun kantar yarın seni tartar. Devlet bir kişinin bir partinin malı mülkü değildir. Tek partili dönemi de gördü bu ülke ama bu kadar hoyratlık yoktu. Geçmiş yıllarda hırsızlık, yolsuzluk, adam kayırma vardı çünkü insanlar utanıyordu. Ama şimdi aleni yapıyorlar ve bunu aleni yapıyorlar. Hangi sendikaya üye olman gerektiğini, hangi derneğe üye olman gerektiğini söylüyorlar. Çünkü devlet artık AKP'dir, AKP'nin malı mülküdür” diye konuştu.

Belediyelere Kayyum

Teröre destek verdiği belirlenen belediyelere kayyum atanacağı tartışmaların ilişkin şunları kaydetti:

“Belediyelerimizde soruşturma yürüten müfettişlerinizde birazcık vicdan olsa çıkıp açıklama yapar. Yıllardır belediyelerimizden çıkmış değiller. Sadece Diyarbakır ve Mardin büyük şehir belediyesi kesintisiz bir yıldır belediyesinin içindeler. Normalde belediyelere yılda bir müfettiş gider soruşturma yapar çıkar. Bir yıldır odaları orada her gün evrak istiyorlar, her gün soruşturma istiyorlar. Kesintisiz bir yıldır. Bir şey bulamadılar, yok ki.”

“Hani Rabia Meydanı’nda Vurulanları Asla Yalnız Bırakmazdın?”

Demirtaş, Mısır’ın devrik Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin müebbet hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, “Şimdi Mursi müebbet hapis cezası aldı kendisinden günlerdir tek bir açıklama yok. Ne oldu? Hani Rabia Meydanı’nda vurulanları asla yalnız bırakmazdın? Anında sattınız. Çıkarlarınız bunu gerektirdiği için sattınız. İsrail’le şimdi anlaşma imzalıyorlar. Hani İsrail’le görüşmek Mavi Marmara’dan sonra vatana, millete, dine ihanetti, Kudüs’e ihanetti. Görüşmeyin demiyoruz, görüşün. İsrail de bir hükümettir. Siyasi bir hükümettir. Fakat ahlaklı olun. Dün İsrail düşmanlığı üzerinden meydanlarda oy topladınız bugün gizli gizli kapalı kapılar ardında İsrail devletiyle her türlü ahlaksız ikili anlaşmalar imzalıyorsunuz. Mavi Marmara katledilen dokuz kişinin anısı ne oldu? Onun üzerinden baya bir rant yediniz çünkü. Unutuldu, sattılar çünkü” ifadelerini kullandı. 

“Bana Vatan Haini Demişti, Şimdi Putin’e Ağlamaklı Mektup Gönderiliyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Putin’e gönderdiği tebrik mektubuna ilişkin şunları kaydetti:

“Savaş uçağı düşürüldüğünde burada bunların gazıyla neredeyse milli bayram ilan edilecekti. Düşürdük bir daha düşürürüz dediler. Biz Moskova’ya gittik arayı bulmaya çalıştık çünkü sıkıntıları biliyoruz, olacakları biliyoruz. Türkiye’nin Almanya’dan sonra neredeyse en büyük ticareti Rusya’yla. Ben o zaman Moskova’ya gidip ‘diyalogla, müzakereyle bu işler çözülsün’ dediğimde bu devrik başbakan bana ‘vatan haini’ demişti. Şimdi ne oldu Putin’e ağlamaklı, çiçekli mektup gönderiliyor. Biraz ahlaklı, ilkeli olun. Bir defa dik durun biz de gurur duyalım sizle.”