İYİ Parti Yozgat Milletvekili Lütfullah Kayalar, çiftçilerin borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi gerektiğini söyledi. Devlete olan borçlarını en düzenli ödeyen kesimin çiftçiler olduğunu vurgulayan Kayalar, “Çiftçilerin borçlarını ödememe oranı yüzde 2’leri geçmemiştir. Çiftçi borcunu ödemediği zaman bunu namus meselesi olarak görür.” dedi.
İYİ Parti Yozgat Milletvekili Lütfullah Kayalar, çiftçilerin yaşadığı sorunlara dair TBMM’de basın toplantısı düzenledi.
Türkiye’de Mayıs ayı sonunda Adana’dan başlayan ve iklim kuşağına göre bölge bölge süren hububat hasadının Orta Anadolu’ya doğru kayacağını belirten Kayalar, “Ülke olarak çiftçiler olarak bu hasat döneminde sıkıntılı bir süreç yaşamaktayız.” dedi.
“Çiftçilerimiz randevu alamıyor”
Hububat alımlarındaki problemlerin başında randevu sisteminin geldiğini aktaran Kayalar, “Çiftçimiz, malını ofise teslim edebilmek için randevu almakta fevkalade sıkıntı içerisinde. Çok üzün sürelere randevu veriliyor. Sahadan iki gün önce geldim. Yozgat’ta bir üretici malını teslim edebilmek için Eylül ayının 20’si civarında ancak randevu alabiliyor. Bu çok uzun bir süre. Çiftçi bu süre içerisinde mahsulünü nerede ve nasıl saklayacak?” ifadesini kullandı.
Kota problemi
Çiftçilerin kota konusunda da sıkıntı yaşadıklarını kaydeden Kayalar, çiftçilerin üretimi ölçebilecek durumda olmadığına işaret etti.
Üretimin iklim koşulları içinde fazla ya da az olabileceğine dikkat çeken Kayalar, “Nitekim bu sene bir miktar fazlalık da var. 30 ton yerine 50 ton üretilmişse geriye kalan 20 ton ne olacak? Bu 20 ton nereye verilecek? Tüccara verilirse, bu kaç liraya alınacak?” diye sordu.
Buğdaya toplamda 9.150 lira fiyat konduğunu hatırlatan Kayalar, “Bu fiyat, enflasyonu ve girdi maliyetlerindeki artışları göz önüne aldığımızda çiftçinin emeğini ve maliyetini karşılayan bir fiyat değil. Buna rağmen çiftçi, malını ofise vermeye razı ama kotadan dolayı alınamayan var.” şeklinde konuştu.
“Alım yerlerinde büyük sıkıntılar var”
Alım yeri olmamasının da başka bir problem olduğunu dile getiren Kayalar, “Toprak Mahsulleri Ofisi’nin sezona girilirken hububatla ilgili silolarının yüzde 60-70’i, özel siloların da yüzde 60-70’i doluydu. Şimdi yüzde 30’luk bölümler de dolduruldu. Alım yerlerinde büyük sıkıntılar var. Bu sıkıntılar devam ediyor. Açığa alım diye tabir edilen tarlaya alım yapılıyor.” dedi.
Çitçilerin ürünlerini teslim edip, bir yıl bekledikleri bedelleri alma konusunda sıkıntı yaşadıklarını vurgulayan Kayalar, daha büyük problemler olduğunu ekledi.
Standart dışı ürünler
Toprak Mahsulleri Ofisi’nin standart dışı görerek “Alamam” dediği kalitesi düşük ürünler olduğunu ifade eden Kayalar, “Orta Anadolu’da genel rekoltenin yüzde 30-35’i alınamaz buğday olarak nitelendiriliyor. Bunlar ofislerin alım yerlerinden geri çevriliyor. Çiftçi bu noktada nakliyenin bedelini ödeyecek, orada sıkıntısı var. Götürdüğü zaman nereye verecek, orada sıkıntısı var. Bu ürünler piyasada 4 bin lira civarında tüccar tarafından nazlı bir şekilde alınırsa alınıyor. Yoksa ürünler çiftçinin elinde kalmış durumda” şeklinde konuştu.
Çözüm önerileri
Problemlerin çözümü için yapılması gerekenleri sıralayan Kayalar, “Randevu günlerinin daha kısa sürelere çekilmesi gerekir. Bunlar biraz gayretle gerçekleştirilebilir. Toprak Mahsulleri Ofisi’nin iyi niyetine inanıyorum ve inanmak istiyorum. Sadece iyi niyetlerin değil gayretlerin de arttırılması lazım. Bu konuda bakanlıkla ilgili de hiçbir şey söylemiyorum. Şu ana kadar benim gördüğüm, bakanlık bu konularda ortada yok. Toprak Mahsulleri Ofisi ile halkı karşı karşıya bırakmış durumdalar.” dedi.
Standart dışı olarak nitelendirilen, rekoltenin yüzde 30-35’ini oluşturan ve ofis tarafından alınmayan ürünlerin, yeni bir kategori yaratılarak alınması gerektiğini vurgulayan Kayalar, “Bu alımların bir an önce başlaması gerekiyor. Yoksa çiftçi bu konudan dolayı önümüzdeki dönemde yeniden üretim yapabilecek konumda değil.” ifadesini kullandı.
Ürünlerin ofise verilmesi durumunda ise ödemelerin 1 ay ile 1.5 ay arasında zaman aldığına dikkat çeken Kayalar, bu tabloda çiftçilerin tarım krediye olan borçlarını faiziyle ödemek zorunda kaldıklarını ifade etti.
Çiftçilerin borçlarını erteleyin çağrısı
“Çiftçimizin tarafından bakıp düşünelim” diyen Kayalar, “Bir tarafta malını devlete vermiş ve ürünlerinin bedelini bekliyor. Bir taraftan da aldığı kredilerle ilgili borçları var. Hem ürün bedelini vermiyorsun hem de tarım kredi faiz yürütecek. İnanın bunlar çok çabuk çözülebilir. Eğer devletten alacağı varsa, tarım kredideki borçları da faizsin olarak ertelersiniz. Çiftçi devletten alacaklarını aldığı zaman bu borçları ödemiş olur.” şeklinde konuştu.
Devlete olan borçlarını en düzenli ödeyen kesimin çiftçiler olduğunu vurgulayan Kayalar, “Çiftçilerin borçlarını ödememe oranı yüzde 2’leri geçmemiştir. Çiftçi borcunu ödemediği zaman bunu namus meselesi olarak görür.” değerlendirmesini yaptı.
Kayalar, çiftçi borçlarının faizsiz olarak ertelenmesi gerektiğini vurguladı.
Çiftçilerin girdi maliyetlerinin yükseldiğine dikkat çeken Kayalar, ürün bedelleriyle ilgili bir farkın verilmesi ile desteklemelerin artması gerektiğini ekledi.