CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz 2013 yılında Türkiye’de bir uluslararası Suriye konferansı düzenlenmesini istedik. Şimdi bizim istediğimiz noktaya geldiler. Suriye’nin bütünlüğünden, Irak’ın bütünlüğünden yanayız. Türkiye’nin bütün komşuları ile barış içinde yaşamasını isteriz. Bunun için bizim üstümüze ne düşüyorsa her türlü desteği vermeye hazırız” dedi.
Kılıçdaroğlu, İstanbul Ambarlı’da Liman İşletmelerini ziyaret ederek taşımacılık sektörünün temsilcileriyle buluştu. Burada gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, Soçi’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin bir araya geldiği üçlü liderler zirvesinde alınan, “Suriye Ulusal Diyalog Kongresi” kurulması kararını değerlendirdi. Kılıçdaroğlu, şöyle dedi:
“HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ”
“Biz Suriye’deki sorunların çözülmesini öteden beri istiyoruz. Biz 2013 yılında Türkiye’de bir uluslararası Suriye konferansı düzenlenmesini istedik. Rusya’yı, ABD’yi, AB’yi çağırın, Arap Ligini çağırın, Suriye’nin taraflarını çağırın ve Türkiye bu soruna çözüm bulsun, dedik ama ellerinin tersi ile ittiler. Şimdi bizim istediğimiz noktaya geldiler. Suriye’nin sorununu çözmek istiyorlar, çözülürse son derece mutlu oluruz. Suriye’nin bütünlüğünden, Irak’ın bütünlüğünden yanayız. Türkiye’nin bütün komşuları ile barış içinde yaşamasını isteriz. Bunun için bizim üstümüze ne düşüyorsa her türlü desteği vermeye hazırız.”
“YOLSUZLUK, HIRSIZLIK MİLLİ MESELE OLARAK GÖRÜLEMEZ”
Kılıçdaroğlu’na Başbakan Binali Yıldırım’ın Reza Zarrab davasıyla ilgili “Burada gelişen olaylar küresel ölçekteki ekonomik ilişkilerine zarar verme noktasına gelmiştir” şeklindeki sözleri de soruldu. Kılıçdaroğlu, “Ne olursa olsun o dava görüşülmeden, davanın ayrıntıları ortaya çıkmadan bugünden yorum yapmak asla doğru değildir. Sayın Binali Yıldırım’ın da yorum yapması doğru değildir, orada bir yargılama var yani rüşvet veren, yolsuzluk yapan, vergi ödememek için her türlü yola başvuran bir adam yargılanıyor. Dolayısıyla bunu bir Türkiye meselesi haline getirmek, bir millet meselesi haline getirmek doğru değildir. Yolsuzluk, hırsızlık, dünyanın hiçbir tarafında, hiçbir ülkesinde milli mesele olarak görülemez” diye konuştu.