Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 28 yıl önce Sivas Madımak Oteli'nde yaşanan katliamda yaşamını yitirenleri andı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Madımak katliamının 28. yıl dönümünde sosyal medya hesabından yayınladığı video mesajda, "Bunun gibi büyük trajedilerin üstesinden gelmenin tek yolu, halk olarak bir araya gelmek ve hep birlikte 'artık kimse bunu bize yapamayacak' dememizden geçiyor. İşte o zaman, bu enkazın ateşi sönecek ve dumanı dahi tütmeyecek." dedi.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından, "Bu ateş 28 yıldır sönmüyor, enkazı kimse kaldırmıyor…" diyerek yayınladığı video mesajda şunları söyledi:
"Sevgili halkım, sevgili gençler;
Madımak’ın ateşi 28 yıldır sönmüyor. 35 kişi katledildi; aydınlarımızı, sanatçılarımızı, otel görevlilerimizi kaybettik. Yıllar geçiyor ama bu enkazı hala kimse yerinden kaldırmıyor. Ve yıllar geçtikçe Asım Bezirci’yi, Nesimi Çimen’i, Muhlis Akarsu’yu, Metin Altıok’u, Hasret Gültekin’i daha da çok özlüyoruz. Özlüyorum…
Aslında bu katliam, tedavisi ihmal edilmiş iltihapların sonucuydu ve maalesef bu iltihaplar bugün bile hala temizlenmiş değil.
Bunun gibi büyük trajedilerin üstesinden gelmenin tek yolu, halk olarak bir araya gelmek ve hep birlikte “artık kimse bunu bize yapamayacak” dememizden geçiyor. İşte o zaman, bu enkazın ateşi sönecek ve dumanı dahi tütmeyecek.
Kendimi her sene 2 Temmuz’da, o otelde, o kâbusun içinde yeniden buluyorum. Bu sönmeyen, söndürülemeyen ateş; acımasız hayal kırıklıkları, kalp kırıklıkları yaratmaya devam ediyor.
Hayatlarımızı ve toplumumuzu yeniden inşa etmeye başlayabilmemiz için ülkemizin bu gibi trajedilerden kurtulması gerekiyor. Bunun için, bu felaketin kayıp temellerini tümüyle ortaya çıkarmamız ve onlarla yüzleşmemiz ve “bir daha asla” demeyi bilmemiz gerekiyor. Bunu da milletçe el ele yapmamız gerekiyor. Yapamazsak, ilerde bizim torunlarımız bizi yargılayacak sevgili halkım. Nasıl bugün geçmişinde sorun yaşamış ülkelerin gençleri, kendi atalarını yargıladıkları, eleştirdikleri gibi bizi de torunlarımız eleştirecek. Buna nasıl izin vermişler, nasıl bununla yüzleşmemişler diyecekler. Onlara yük olarak bu mirası bırakamayız. Müze yapmamız ve yüzleşmemiz zaten bizim görevimiz. Gelecek nesillere daha güzel bir Türkiye, daha demokrat bir Türkiye, farklılıkları seven bir Türkiye bırakmamız bizim sorumluluğumuz.
Sevgili halkım, sevgili gençler; bir kez daha bu felakette hayatını kaybeden canlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum."