CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Darbenin üstünü kapatmaya çalışıyorlar, izin vermeyeceğim. Allah izin verdiği sürece izin vermeyeceğim, 248 şehidin hesabını soracağım” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, anayasa referandumu çalışmaları kapsamında Kahramanmaraş’ta sivil toplum örgütleri, iş adamları ve muhtarlarla bir araya geldi. Burada konuşan Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlarının tarafsız olması gerektiğini vurgularken, “Cumhurbaşkanlığı makamı hepimizin ortak paydasıdır. Gelmiş geçmiş bütün cumhurbaşkanlarına hep saygı duyarız. Neden; bayrağımızı, vatanımızı temsil ederler” dedi.
“GÜL TARAFSIZLIĞINI KORUDU, HALA GÖRÜŞÜRÜZ”
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e seçilmeden önce CHP olarak karşı olduklarını ancak seçildikten sonra hepsinin saygı duyduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, “O da tarafsızlığını korudu. Hepimiz saygı duydu. Hala görüşürüz Sayın Abdullah Gül’le, hala ziyaret ederim, arada bir görüşürüm. Neden, cumhurbaşkanlığı yaptı, 80 milyonu temsil etti. Benim de cumhurbaşkanım, sizin de cumhurbaşkanınız ama cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olursa sizi, beni, bir kısım vatandaşı temsil edemeyebilir. Kendi partisinin mensuplarını temsil edecek. Bu doğru mu, yanlış mı? Elimizi vicdanımıza koyup sandığa gideceğiz. ‘Cumhurbaşkanı bayrağımızı, 80 milyonu temsil ediyor, dolayısıyla tarafsız olması gerekir’ diyorsanız, 16’sında gideceksiniz, ‘Hayır’ oyunun altına mührünüzü basacaksınız, bu kadar basit” diye konuştu.
“MİTİNG DÜZENLEMELERİNİN TEK NEDENİ BENİM”
Devletin, 80 milyonun bir kişiye teslim edilemeyeceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Ben bunları anlattığım zaman rahatsız oluyorlar. Genelde beni takip ediyorlar, ben ne zaman konuşmaya başlarsam, onlar da ona göre program koyuyorlar. Benim saatlerime denk getiriyorlar ki televizyonlar bizi değil, onları versin. Sabah, öğlen, akşam tek konuları var; Kılıçdaroğlu. Kılıçdaroğlu size ne yaptı kardeşim?” dedi.
Kendisini, “Kılıçdaroğlu doğruları söylemiyor” diye suçladıklarını belirten CHP lideri, “Ben de kendilerine çok büyük bir fırsat veriyorum; gelin kardeşim, sizin istediğiniz televizyon kanallarına çıkalım. Vatandaş da kim doğruyu söylüyor, kim söylemiyor öğrenmiş olsun. Niye kaçıyorlar, onlar da çok iyi biliyorlar ki Kemal Kılıçdaroğlu doğruları söylüyor. Sonuçta şu kanaate vardım, Kılıçdaroğlu olmasaydı miting de düzenleyemezlerdi çünkü başta konuları yok, miting düzenlemelerinin tek nedeni benim” diye konuştu.
“MİLLETİN BU ZULME ‘YETER’ DEMESİ LAZIM”
Kılıçdaroğlu, referandum sürecinin eşitsiz koşullarda ilerlediğini ifade ederken, “Öyle eşitsiz koşullarda bir referandum yapıyoruz ki devletin arabalarını, uçaklarını, paralarını kullanırlar, devletin televizyonlarını, devletin forsunu kullanırlar, dönüp derler ki ‘Biz gene mağduruz’. Yahu ne biçim mağduriyet. Ya biz? Biz neye güveniyoruz, Allah’ımıza ve milletimize. Mağdur olan biziz. Milletin bu zulme ‘yeter’ demesi lazım. Milletin hep birlikte şunu söylemesi lazım; ‘Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Binali Yıldırım, forsun var, araban var, uçakların var. Bu Kılıçdaroğlu’nun uçakları yok, paralı, pullu devlet imkanı, hiçbir şeyi yok. Allah için, bu ülke için yola çıktı, doğruları anlatmak için yola çıktı, ‘artık bu zulme son verin’ demeniz lazım. Zulme karşı çıkmak zorundayız. Zalime karşı çıkmayanın dilsiz şeytan olduğunu artık hepimiz biliyoruz” dedi.
“PARTİ MEMURU YAPMAYA ÇALIŞACAKLAR”
Yeni modelle bir parti devleti kurulmak istendiğini kaydeden Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı, başkan yardımcıları, bakanlar, savcılar, kaymakamlar, valiler, herkes partili. Böyle bir devlet mi olur? Aramızda memur sendikalarının temsilcileri de var. Onların da elinden her türlü yetkiyi alacaklar. Devlet memuru değil, parti memuru yapmaya çalışacaklar. Yazıktır, günahtır bu memlekete, bu devlete. ‘Evet’ demenin vebali ağırdır, ‘Evet’ demenin hesabını kimse veremez. Ne çocuklarımıza, ne de başka birisine bunun hesabını verebilir” diye konuştu.
“DARBENİN ÜSTÜNÜ KAPATMAYA ÇALIŞIYORLAR, İZİN VERMEYECEĞİM”
Bu ülkede huzur içinde yaşamak istediklerini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“OHAL ilan ettiler, ne oldu? Bir milyondan fazla aileyi mağdur ettiler. Bank Asya’nın önünden geçeni devlet memuriyetinden attılar, Bank Asya’ya izin verene ses çıkarmıyorlar. Olur mu böyle vicdansızlık? Kim izin verdi ona? Hesap soracaksan ona sor. Darbenin üstünü kapatmaya çalışıyorlar, izin vermeyeceğim. Allah izin verdiği sürece izin vermeyeceğim, 248 şehidin hesabını soracağım. Ben mağdur aile istemiyorum, hiç kimse mağdur olsun istemiyorum. Ben bu ülkede, 80 milyon için de adalet, hak istiyorum. Zulüm istemiyorum, zalimlik istemiyorum. Hem zulmedeceksin, hem Müslüman geçineceksin. Bunu kabul etmiyorum, benim vicdanım buna izin vermiyor.
Kimsenin kimliğiyle uğraşmadık, kimsenin inancını siyasete alet etmedik. Kışlaya, adliyeye, okula siyaset girmesin, dedik. Anaokuluna siyaset sokuyorlar, yazık, günahtır. Camiye siyaset girmesin. Sen camiye siyaset sokarsan orada bölünme, ayrışma olmaz mı? Giderken sandığa, elinizi vicdanınıza koyun ve öyle oy kullanın. Çocuklarınızı düşünün, nasıl bir Türkiye bırakacağız, bunu düşünün. Bu işin sağı solu yok, bu iş demokrasiyle ilgili bir iştir.”
Kılıçdaroğlu: 248 Şehidin Hesabını Soracağım
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Darbenin üstünü kapatmaya çalışıyorlar, izin vermeyeceğim. Allah izin verdiği sürece izin vermeyeceğim, 248 şehidin hesabını soracağım” diye konuştu.
06 Nisan 2017 Perşembe 15:59