“Kabahat Onda Değil Ona Söyletende”

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ayhan Oğan’ın sözleri üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alarak, “Kabahat onda değil, ona söyletende. Buna bu cesareti sen verdin. Sahip çıkıyorsan, adam gibi sahip çık, ‘ben sahip çıkıyorum’ de. Sahip çıkmıyorsan tut, kapının önüne koy. Başka seçeneğin yok senin” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Bilkent Otel’de düzenlenen partisinin Belediye Başkanları Toplantısı’nın açılışında konuştu.
Eski Ak Parti MKYK Üyesi Ayhan Oğan’ın “Yeni bir devlet kuruyoruz. Beğenin beğenmeyin, lideri de Recep Tayyip Erdoğan” şeklindeki sözlerine sert tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “Densiz bir kişi. Ahlaksız bir kişi. Tarihine saygı duymayan bir kişi. Siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti nasıl kuruldu biliyor musunuz? Türkiye Cumhuriyet Devleti saraylarda mı kuruldu? Türkiye Cumhuriyeti Devleti zengin sofralarında mı kuruldu? Türkiye Cumhuriyeti Devleti birilerinin önünde diz çökülerek mi kuruldu? Türkiye Cumhuriyeti Devleti acıyla, kanla, gözyaşıyla kuruldu. Siz kalkacaksınız bir devlet kurduğunuzu söyleyeceksiniz. Akılla, mantıkla bağdaşır bir şey değil” dedi.

“Bu Cesareti Sen Verdin”

Oğan’ın sözleri üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alan Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Kabahat onda değil yalnız, ona söyletende kabahat. O ne düşünüyor acaba? Tık yok. ‘Efendim Türkiye Cumhuriyeti Devleti…’ Ben de biliyorum Türkiye Cumhuriyet Devleti’ni. Sen bu adam hakkında ne düşünüyorsun? Buna bu cesareti sen verdin. Sadece o mu, hayır. Bunun bir danışmanı vardı, o da diyor zaten, ‘Anayasa referandumunda halk devletini kurmak için adım atıyor’ diyor. Ona da bir şey yapılmadı.

“İsterdik Ki Bunlara En Büyük Tepkiyi Ülkeyi Yönetenler Versin”

Cumhuriyet, adalet üzerine, hak, hukuk üzerine inşa edilmiştir. Cumhuriyetin kuruluşunda bir tek kişinin bile hakkı yenmemiştir. Bunlar devletin kuruluşunun ne olduğunu bile bilmiyorlar. Tarihlerini bilmiyorlar. Tarihini bilmemek ülkeye ihanettir.

Cumhuriyetin kuruluşuna laf edenler, Osmanlı’nın batışına tek laf bile etmiyorlar. Sevr Anlaşması’nı gidip imzalayanlara tek cümle bile söylemiyorlar. Aklı kafasında değil de külahında olan adamlar çıkıp ‘Keşke Yunanistan işgal etseydi burayı’ diyebilecek kadar vatanlarını, milletlerini, inançlarını ve kimliklerini satıyorlar. Biz isterdik ki bunlara en büyük tepkiyi ülkeyi yönetenler versinler.

“Bu Zihniyetteki İnsanların Tamamı Ak Parti’den Çıkıyor”

Bu bayrağın üzerindeki renk boşuna mı kırmızı oldu. Cephelerde bu bayrak yere düşmesin diye kaç şehit verdik? Türkiye Cumhuriyeti’ni küçümsüyorlar ve ‘yeni bir devlet kuracaklarını’ söylüyorlar. Sorun şudur; bu zihniyetteki insanların tamamının AK Parti’nin içinden çıkmış olmasıdır.
İktidar partisinin içinden çıkıyor ve onlar da ses çıkarmıyorlar. Kulağından tutup kapının önüne koyamıyorlar, niçin? Aynı amacı mı, aynı hedefi mi güdüyorsunuz siz? Aynı şeyleri mi söylüyorsunuz siz?

“Batsın Sizin Savcılığınız”

Sevr anlaşması, tek laf edemiyorlar ama Lozan’a dilleri uzuyor. Sevr Anlaşması’yla 5 buçuk milyon kilometrekarelik Osmanlı toprağı, 470 bin kilometrekareye düştü. Türkiye Cumhuriyeti’ne laf edenler buna laf etmiyor. Tek cümle dahi kurmuyorlar.
Bu Sevr Anlaşması’nı tanımayan bir kişi vardı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Sevr Anlaşması’na alkış tutacaksın, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna laf söyleyeceksin. Bunun adı vatana ihanet değil midir? Nedir bunun adı? Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne ve tarihine ihanet değil midir? Suskun olanlar da aynı ihanet içindedirler. Merak ediyorum, cumhuriyet savcıları, neredesiniz siz? Nasıl cumhuriyet savcısısınız siz? Bizim ağzımızdan bir laf çıksa, 50 tane fezleke düzenliyorsunuz, talimat geliyor çünkü size. Adam cumhuriyeti yerle bir ediyor, yeni devlet kuruluşundan söz ediyor, sizden tık yok tık. Batsın sizin savcılığınız.
“Sahip Çıkıyorsan Adam Gibi Sahip Çık, Çıkmıyorsan Kapının Önüne Koy”

Sen kalkıyorsun Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ihanet ediyorsun, yeni bir devlet kurmaktan bahsediyorsun. Hangi yüzle sen o partinin içinde kalıyorsun ve o parti seni hangi gerekçeyle kendi içinde tutuyor? Konuşmasını isterim o partinin liderinin. Sahip çıkıyorsan, adam gibi sahip çık, ‘ben sahip çıkıyorum’ de. Sahip çıkmıyorsan tut, kapının önüne koy. Başka seçeneğin yok senin.

“Seni Vatana İhanet Noktasına Kim Taşıdı, Hangi Eğitim, Hangi Siyaset”

Millete güvenen, milletiyle beraber bağımsızlık savaşı veren, ‘özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir’ diyen bir cumhuriyete ve onun kurucusuna nasıl laf söylersin. İnsanda biraz utanma olur, tarihe saygı olur. Bunların hiçbirisi yok.
Sen babalarının, dedelerinin ne yaptığını biliyor musun, onların bu ülke için hangi fedakarlıklara katlandığını biliyor musun? Seni vatana ihanet noktasına kim taşıdı? Hangi eğitim düzeni, hangi siyasi anlayış seni buraya?

“Asla Emellerinize Ulaşamayacaksınız”

Cumhuriyetten, Atatürk’ten, tarihten intikam almak istiyorlar. Hala birilerinin egemenliği altında yaşamak, hala birilerinin paryası olmak istiyorlar.
Biz tek adam rejimi istemiyoruz. Biz kendi ülkemizde güçlü, demokratik bir parlamenter sistem, milli iradenin parlamentoya tam yansımasını istiyoruz. Biz lider sultası istemiyoruz, biz darbe hukukundan arınmış, hukukun üstünlüğünü öngören bir adalet düzeni istiyoruz. Biz yargının bağımsız ve tarafsız olmasını istiyoruz. Biz üniversiteleri bilgi üreten, özerk olan kuruluşlar istiyoruz. Biz çağdaş, laik bir eğitim sistemi istiyoruz.
Biz cumhuriyetin güçlenmesini, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin demokratik yapısının güçlenmesini istiyoruz, dünyada saygınlığı olan bir devlet olsun istiyoruz, onlar, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni yok etmek istiyorlar. Aramızda derin bir fay hattı, derin bir ayrılık var.
Ama şundan bütün vatandaşlarımın emin olmasını isterim; demokrasiyi seven, adalete, hakka, hukuka inanan, tarihine, şehitlerine, gazilerine, bayrağına, vatanına bağlı bir tek kişi kalıncaya kadar asla emellerinize ulaşamayacaksınız.”