CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TÜİK verilerine göre bile yüzde 20’yi geçerek, OECD ülkeleri arasında Türkiye’yi ilk sıraya taşıyan gıda enflasyonunun bu denli artmasının sorumlusunun, tarım için gerekli destekleri sağlamayan ve çiftçiyi topraktan uzaklaştıran AKP’nin yanlış tarım politikaları olduğunu söyledi.
Gıdada vurguncuların cirit attığı bir sürece girildiğine dikkat çeken Gürer, “Çiftçi ürününü maliyetine satamazken, raflardaki fiyatlar aldı başını gidiyor. Zam üstüne zam yapılan ürünler, tüketiciye yüksek fiyatlarla satılıyor. Aracılık sistemi bozulmaz ve vurgun düzeni devam ederse gıdada daha ciddi sorunlarla karşılaşabiliriz” uyarısında bulundu.
GIDA FİYATLARI ATEŞ PAHASI
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yaptığı açıklamada, ülkemizde ateş pahası haline gelen gıda fiyatlarındaki artışın nedenlerini açıkladı ve çözüm önerilerini sıraladı.
GIDA ENFLASYONUNDA ŞAMPİYONUZ
TÜİK verilerine göre dahi ülkemizdeki gıda enflasyonunun yüzde 20’yi geçtiğine dikkat çeken CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin gıda fiyat artışında OECD ülkeleri içinde ilk sıraya yerleştiğini belirtti.
ÇİFTÇİYİ TARIMDAN UZAKLAŞTIRDILAR
Türkiye’de gıda fiyatlarının bu denli artmasının nedeninin AKP’nin yanlış tarım politikaları olduğuna işaret eden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “18 yıllık AKP iktidarları döneminde ne yazık ki tarım için gerekli destekler sağlanmadı, çiftçinin toprakla tohumu buluşturmasının yolu açılmadı. 2010 yılında 2019 yılına kadar 1 milyon 300 bin hektar tarım arazisi tarım dışı kaldı. Aynı süre içinde 1 milyona yakın çiftçi, Çiftçi Kayıt Sistemi’nden (ÇKS) çıktı” dedi.
ÜRETİCİ, TÜCCARIN ELİNE MAHKÛM EDİLDİ
Bu olumsuz tabloya neden olan gerekçelerin başında çiftçinin ürettiği ürünün değer bulmamasının geldiğine vurgu yapan CHP Milletvekili Gürer, çiftçinin tüccarın eline mahkum edildiğini, üreticiden çok ucuz fiyata ürün alan tüccarın ise piyasaya çok yüksek fiyatla ürün sattığını ifade etti.
ÜRETİCİ DE TÜKETİCİ DE MAĞDUR
Bu döngü içerisinde üreticinin kazanamadığını, tüketicinin ise yüksek fiyata ürün almak zorunda kaldığını vurgulayan Gürer, böylece piyasada aracıların kazandığı, üretici ve tüketicinin ise mağdur edildiği bir sistemin oluşturulduğuna dikkat çekti.
İTHALATA 14 MİLYAR DOLAR
AKP’nin fiyatları dengelemek için çözüm yolu olarak bulduğu ithalat yolunun da gıda fiyatlarının makul seviyeye inmesine olanak sağlamadığını belirten Ömer Fethi Gürer, Türkiye’nin sadece 2019 yılında ithalata ödediği paranın 14 milyar dolar olduğuna işaret etti.
İTHAL ÜRÜNLER DE ÇOK PAHALI
2020 yılının başında başlayan pandemi süreci ve kuraklık sorununun ithal edilen ürünlerin, ülkemizde yetişen ürünlerin fiyatını da geçtiğini ifade eden Gürer, “Yurtdışından da artık Türkiye’ye uygun fiyatla ürün gelmiyor. Mısırın taban ton fiyatı ülkemizde 1325 lira iken, yurtdışından tonu 2 bin liraya ithal edildi. Taban ton fiyatı 1275 liraya yerli üreticiden alınan arpa yurtdışından 1980 liradan ithal edildi. Yerli üreticiye TMO taban fiyat 1650 lira verdiği ekmeklik buğdayın tonu yurtdışından 1800 liraya getirildi. Makarnalık buğday yerli üreticiden taban ton fiyatı 1800 liraya alınırken, yurtdışından tonu 2450 liraya ithal edildi” hatırlatmasında bulundu.
AKP, UYARILARIMIZA KULAK TIKADI
Türkiye’nin temel gıda ürünlerinde kendi kendine yeten bir ülke olabilmesi için önlem alınası konusunda iktidarı defalarca kez uyardıklarını anımsatan Ömer Fethi Gürer, ancak iktidarın bu uyarılara sürekli kulak tıkadığını belirtti.
ÜRETİCİ DESTEKLENMELİ
Gıda enflasyonunun düşürülmesi için alınması gereken önlemleri yineleyen CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Üretici desteklenmeli. İlaç, tohum, gübre, mazot, sulama suyu için kullanılan elektrik fiyatları sürekli artıyor. Düşürülmek ve makul seviyeye çekilmeli. Üretici aldığı kredileri ödeyemiyor. Çiftçi yüksek faize düştü. Tarlası, ineği, traktörü haczediliyor. Çiftçilerin bankalara ve tarım kredi kooperatiflerine olan borçları 180 milyarı geçti. Yeni kredi alamıyor. O nedenle faizler silinmeli ve borç ödeme süreci 5 yıla yayılmalıdır. Çiftçinin yeniden tohumu toprakla buluşturulması sağlanmalı. Taban fiyatları çiftçiyi memnun edecek noktaya getirilmeli. Tüketicinin de memnun olmasını sağlayacak fiyat dengesi oluşturulmalı. Aracılık sistemi hızla ele alınmalı ve fahiş fiyat artışlarının önüne geçilmeli” dedi.
VURGUNCULARA KİM DUR DİYECEK?
Piyasada vurguncuların ve fiyat artışlarından nemalananların önüne geçmesi gereken kurumun siyasi iktidar olduğuna değinen Ömer Fethi Gürer, yaptığı açıklamada özetle şunları söyledi:
“Hububat, bakliyat, pirinç, ham yağ, soya, mısır ve pamukta ne yazık ki dışa bağımlıyız. Vurguncuların ve piyasada kendi lehlerine avantaj sağlamak isteyenlerin cirit attığı bir süreçteyiz. Ticaret Bakanlığı ile Tarım ve Orman Bakanlığı daha çok denetim ve kontrol yapmalı.
2 yıl önce seçim döneminde tanzim oluşturup patates ve soğan üreticilerinin depolarının terörist diye basanlar bugün deposundaki ürün çürümeye yüz tutan patates üreticisine ‘halin nedir’ diye sormuyor.
Çiftçi mağdur, piyasa aldı başını gidiyor. Üreticinin sattığı fiyatla raftaki fiyatlar arasında dağlar kadar fark var. Aracılık sistemi düzeni bozulmaz ve vurgun düzeni devam ederse gıdada daha ciddi sorunlarla karşılaşırız.
Siyasi iktidar bir an önce bu konuda düzenleme yapıp sorunları ortadan kaldıracak önlemler almalıdır…”