CHP İstanbul Milletvekili ve KİT Komisyonu üyesi Aykut Erdoğdu, Cumhuriyet tarihinde ilk kez Merkez Bankası’nın 20 ayda 4’üncü kez başkanının değiştirildiğini belirterek, “Son alınan kararlar ile Türkiye’de artık kanunların hiçbir bağlayıcılığının kalmadığını gördük. Türkiye’de kurumsal yapı tamamen lağvedildi” dedi.
Erdoğdu gece yarısı kararnamesiyle Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınıp yerine Şahap Kavcıoğlu’nun atanmasına ilişkin yaptığı değerlendirmede, ülkede neredeyse 3 ayda bir Merkez Bankası Başkanı değişikliği yapıldığını kaydederek şunları söyledi:
“Mevcut yönetim modelinde herhangi bir makamda kimin oturduğunun hiçbir önemi yok. Çünkü onların o görevlere gelmesi de oradan alınması da onların o kurumlarda aldığı kararlar da, Cumhurbaşkanı’nın kendilerine ne kadar imkan sağladığıyla doğru orantılı. Faiz indireni de, faizi artıranı da görevden alıyor. Burada temel sorunun ne olduğunu tespit edemezsek sorunları sağlıklı değerlendiremeyiz. Türkiye’nin temel sorunu, kurumsal yapının yok edilmiş olması ve kuralların bağlayıcılığının kalmamasıdır. Merkez Bankası Kanunu’nda Başkanın görevden alınamayacağı çok açık. İktidar, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 35’inci maddesine göre görevden alıyor. Oysa KHK, ilgili kanun varsa onun üzerinde olamaz. Merkez Bankalarının imkanları oldukça geniş olduğu için siyasi erkten bağımsız kararlar alarak, piyasada istikrar sağlayabilsinler diye başkanlarının görevden alınması zorlaştırılmıştır. Örneğin ABD’de Başkanlar 4 yılda değişirken, bir Merkez Bankası başkanı 20 yıl görevde kalabiliyor. O nedenle de FED Başkanı’nın sözünün de eylemlerinin de bir ağırlığı var.”
ALACAĞI KARARLARIN ÖNEMİ KALMADI
Tüm dünyada Merkez Bankalarının ekonominin en önemli oyuncusu olduğunu, çoğu zaman kullandığı araçlar yerine sözünü kullanarak sonuca gittiğine işaret eden Erdoğdu, “Bütün piyasalar Merkez Bankalarından gelecek işaretlere bakar. Bu Merkez Bankalarının gücünden kaynaklanır. Ama maalesef son 20 ayda 4 başkan değiştirmek, Merkez Bankası’nın hiçbir ağırlığının kalmadığının göstergesidir. Bu yüzden alacağı kararların hiçbir anlamı olmayacaktır” diye konuştu.
Dün gece yayınlanan KHK’ların bir kez daha Türkiye’nin öngörürlülüğü kalmamış bir ülke haline geldiği görüşünü pekiştirdiğini ifade eden Erdoğdu, şu görüşleri dile getirdi:
“Para politikaları uzun vadeli olur. Örneğin FED Başkanı 5 sene sonra ne yapacağını açıklıyor. Bizde ise 3 ay biri geliyor bir plan yapıyor, 3 ay sonra bir başkası geliyor başka bir rota çiziyor, sonra bir başkası geliyor. Merkez Bankası asla deneme yanılma yöntemi ile idare edilmez. Merkez Bankası’nda bugün verdiğiniz kararların sonucunu gelecekte alırsınız. O nedenle ekonomik aktörler geleceği öngörmek ister. Ancak Türkiye ekonomisi, tek adam yönetimine geçtiği günden beri dalgalı denizde dümeni olmayan tekne gibi yalpalaya yalpalaya gidiyor. Nereye gideceğimiz, hangi limana yanaşıp yanaşmayacağımız belli değil.”
GEREKÇEYİ BİLMEK HAKKIMIZ
Bu kararla bir kez daha devlet denilen organın yapısının ciddi zarara uğradığının altını çizen Erdoğdu şöyle devam etti:
“Gece yarısı KHK’ları ile kurallar, kanunlar ve yönetmeliklerin hiçbir bağlayıcılığının kalmadığını gördük. Türkiye’de kurumsal yapı tamamen lağvedildi. MB’nin, BDDK’nın, TÜİK’in ve diğerlerinin hiçbir önemi yok. Cumhurbaşkanı neyi nasıl yapmak istiyorsa onu yapıyor. Zaten herhangi bir gerekçe de açıklamıyor. Oysa bu ülkeye parasını yatıran yerli ya da yabancı yatırımcının da bu ülkede iş yapanın da vatandaşın da bu değişikliğin gerekçesini bilmek hakkı. Ama Cumhurbaşkanı herhangi bir konuda tasarrufta bulunuyor ve orada kalıyor. Bunun anlamı ‘Keyfim böyle istiyor’ Bugün keyfinize göre kararlar alırsanız yarın yabancı yatırımcı da yerleşik yatırımcı da gider.”
GÖREVDEN KAÇAN KAÇANA
Görevden alınan Naci Ağbal’ın karardan sonra yaptığı açıklamada, “Görevden alınmam nedeniyle de şükranlarımı arz ediyorum” dediğini anlatan Erdoğdu, “Yani görevden alındığı için neredeyse bayram ediyor, ‘beni burdan kurtardı’ diyor. Kurumların içi ne haldeyse kaçan kurtuluyor. Berat Albayrak da kaçtı kurtuldu. Ne büyük bir istikrarsızlık… Başkanlık gelecek istikrar gelecekti, ama görevden kaçan kaçana” dedi.
Böyle bir dönemde yatırımcıların hiç risk alma şansı olmadığını bildiren Erdoğdu açıklamasını şöyle tamamladı:
“Çünkü hiçbir şeyin öngörürlülüğü yok. Fiyat istikrarı sağlamakla görevli kurumun kendisi istikrarsız, böyle bir ülkeye ne yabancı yatırımcı gelir ne de yerleşikler yatırım yapar. Artık Türkiye’ye sıcak para olarak bile kaynak gelme imkanı yok. Yabancılar her şeye çok yakından bakıyor ve hassaslar. Büyük şirketlerin analistleri daha analizlerini tamamlamadan başkan değişiyor. Bu şirketler geldiklerinde hangi kurdan döneceklerini tahmin edemeyecekleri için artık onlar bile gelmeyecektir.”