Öne Çıkanlar palandöken deprem tsk cumhurbaşkanı erdoğan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk recep tayyip erdoğan binali yıldırım Kuşadası Belediyesi Haberleri pkk kurban bayramı tüik

CHP’den Vize Krizine İlişkin Sağduyu Çağrısı

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ABD ile yaşanan vize krizine ilişkin sağduyu çağrısı yaparak, “Hem AK Parti yöneticilerine, hükümete, Cumhurbaşkanı’na hem hiç şüphesiz bu muameleyi bize reva gören bu hak etmediğimiz muameleyi vatandaşlarımıza ve ülkemize reva gören ABD’ye de aynı sağduyu çağrımızı yapmak durumundayız. Amerika Birleşik Devletleri'ne bu kararı gözden geçirmesi çağrısında da bulunmak istiyoruz” dedi.

“AĞIR BEDELİNİ ÖDÜYORUZ”

Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında ABD ile yaşanan vize krizine değinerek şöyle dedi:

“Dış politikanın iç siyasete malzeme yapılmasının, alet edilmesinin sancılarını her geçen gün biraz daha ağırlaşarak yaşıyoruz, hissediyoruz. Ve bu dış politikanın iç siyasi manevralara alet edilmesinin ağır bedelini ödüyoruz. İtibarsızlaşıyoruz, mülteci üreten savaş politikalarına alet oluyoruz. Bölgede güç kaybına maruz kalıyoruz.

Dünden beri de Amerika Birleşik Devletleri'ndeki öğrencilerden tutun sporculara kadar, politikacılardan tutun işadamlarına kadar herkesin sıkıntı yaşayacağı, sorun yaşayacağı, milletimizin ve ülkemizin itibar kaybettiği bir noktaya maalesef Türkiye getirildi.

CHP olarak bu krizle ilgili olarak önce bir büyük sağduyu çağrımız var hem AK Parti yöneticilerine, hükümete, Cumhurbaşkanı’na hem hiç şüphesiz bu muameleyi bize reva gören bu hak etmediğimiz muameleyi vatandaşlarımıza ve ülkemize reva gören ABD’ye de aynı sağduyu çağrımızı yapmak durumundayız.

“BASİRETSİZ, DÜZEYSİZ, UÇUK, MACERACI DIŞ POLİTİKA”

Basiretsiz, düzeysiz, uçuk, maceracı dış politika Türkiye’de işadamından öğrencisine sporcusundan politikacısına herkesin hayatını biraz daha zora sokmakta.

“AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ'NİN BU TUTUMU HİÇ ŞÜPHESİZ KABUL EDİLEMEZ”

Türkiye’ye Somali, Yemen, İran, Libya, Eritre, Kamboçya gibi ülkelerle o ülkelere yapılan muamelenin ki o ülkeleri de küçümsemiyorum aynının yapılması Türkiye için vahim bir durumdur. Ama milletimizin gururunu kıran da bir durumdur. Milletimizin itibarını, haysiyetini aşağılayan bir durumdur. Bu nedenle peşinen tekrar söylemek lazım, Amerika Birleşik Devletleri'nin bu tutumu hiç şüphesiz kabul edilemez.

“BİR DİP NOKTADIR”

Bu Türk Amerikan ilişkilerinde aynı zamanda bir dip noktadır. Ve tarihsel bir kırılmadır.

Bu karar salt İstanbul Başkonsolosluğundaki bir yerel çalışanın tutuklanmasıyla mı ilgilidir yoksa bu karar Türkiye’nin Ortadoğu politikalarında Irak ve Suriye başta olmak üzere Rusya ile İran ile denge politikaları gözetilmeden sürdürülen hamlelerin ve bundan duyulan rahatsızlığın sonucu mudur? Bu konuda da hükümetin aziz milletimize bir izahat vermesi lazım.

“KARARIN KABUL EDİLMESİ DE ŞÜPHESİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”

Her ne sebeple olursa olsun ister İstanbul Başkonsolosluğundaki bir yerel çalışanın yargılanma süreciyle ilgili olsun, ister Türkiye’nin Irak Suriye politikalarıyla ilgili olsun kararın kabul edilmesi de şüphesiz mümkün değildir.

“AK PARTİ’NİN BU ŞUURSUZ, HESAPSIZ, KİTAPSIZ TÜMÜYLE İÇ SİYASETE YÖNELİK DIŞ POLİTİKASI”

Maalesef geldiğimiz noktada AK Parti’nin bu şuursuz, hesapsız, kitapsız tümüyle iç siyasete yönelik dış politikası Türkiye’ye her geçen gün biraz daha kan ve itibar kaybettirmektedir.

“DİYALOG SÜRECİ BAŞLATMAYI DA BECEREBİLMELİDİR”

AK Parti Hükümeti bu konuda derhal bir diyalog süreci başlatmayı da becerebilmelidir.

“ABD’YE BU KARARI GÖZDEN GEÇİRMESİ ÇAĞRISINDA BULUNMAK İSTİYORUZ”

Amerika Birleşik Devletleri'ne bu kararı gözden geçirmesi çağrısında da bulunmak istiyoruz.”

İDLİB

İdlib Operasyonuna değinen Altay, şöyle devam etti:

“Türkiye, bugün ve yarın kendi güvenliği için, bugünün ve geleceğimizin güvenliği için çok sıcak günlerin yaşandığı, bölgenin önemli stratejik bir ülkesi olarak hiç şüphesiz belli tedbirleri almalıdır. Ama bunu yaparken dikkat edilmesi gereken ve hesaplanarak atılması gereken adımlar vardır. Geldiğimiz noktaya bakın düne kadar devirmek istediğimiz Esad ile güya orada İdlib’de cihatçılara karşı gene kimi cihatçılarla birlikte Türk askeri savaşa sokuluyor. İdlib’de bizdeki bilgilere göre 25 bin silahlı cihatçı terörist var. 1 milyonu aşkın da sivil var.

“MUHARİP GÜÇ OLARAK KULLANILACAK”

Rusya dışarıda, İran dışarıda, Suriye merkezi hükümetinin ordusu dışarıda Türk Silahlı Kuvvetleri'nin askerleri orada muharip güç olarak kullanılacak.

“AFRİN HAYALLERİ KURULMASINI DA ANLAMIŞ DEĞİLİZ”

İdlib’te Türkiye’ye yönelik de büyük bir tehdit olan cihatçıları Suriye merkezi ordusunu, Rus askerini, İran askerini dışarıda tutarak sadece Türk Silahlı Kuvvetlerine temizletmek çok da akla yatkın gelmemektedir. Hemen bunun peşine Afrin hayalleri kurulmasını da anlamış değiliz. Yani İdlib’i temizleyip oradan Afrin’e de gideriz havalarını, naralarını, nidalarını savaş çığırtkanlığı olarak değerlendirmek de mümkündür.

İdlib’i temizleyeceğiz, devirmek istediğimiz Esad’a teslim edeceğiz, AK Parti’nin dış politikada geldiği ucube noktanın bir başka ve bir güzel örneği de burada ortaya çıkıyor.”

“SEN HUZUR AZGINLIĞI YAPIYORSUN”

Müftülere nikah yetkisini de içeren tasarıya değinen Altay, “Burada Erdoğan’ın toplumu ayrıştırma, kutuplaştırma politikalarına il ve ilçe müftülerini alet etmesini yadırgıyoruz. Erdoğan’ın yeni sevdası şu, müftü nikahlılar, belediye nikahlılar. Ayıptır Sayın Erdoğan, yazıktır, günahtır. Sen müftülere resmi nikahı kıyma yetkisi vererek toplumu daha fazla bölme. Sayın Erdoğan millet huzur istiyor, sen huzur azgınlığı yapıyorsun, millet birlik istiyor, sen ikilik yapıyorsun, millet hoşgörü istiyor, sen kin tutuyorsun, gel bu huylarından vazgeç. Bu milleti bölme” dedi.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.