CHP Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, Ergene Nehri’nin kirlilik sorunu ve Marmara Denizi’ni çepeçevre saran musilaj felaketini Meclis’e taşıdı. Her iki konu için de Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM)’ne araştırma önergesi veren Yüceer, “Ergene’nin kirliliği neden Marmara Denizi’ndeki musilaj sonuçtur. Her iki konu birlikte ele alınmalı, sorunun biri çözülmeden diğeri de çözülemez” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) PM Üyesi, Tekirdağ Milletvekili Dr. Candan Yüceer, Marmara Denizi’ni etkisi altına alan musilaj felaketi ve Ergene Nehri’nin uzun yıllardır çözülemeyen kirlilik sorununu Meclis gündemine taşıdı. Yüceer’in musilaj hakkında verdiği araştırma önergesi TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek meclis araştırması açılması kabul edildi. Konuyla ilgili olarak TBMM’de Araştırma Komisyonu kuruldu. Komisyon 19 üyeden oluşacak, üç ay çalışacak ve gerektiğinde 'yerinde' inceleme yapabilecek.
ERGENE NEDEN MARMARA’DAKİ MUSİLAJ SONUÇTUR
Marmara Denizi’ndeki musilaj felaketinin Ergene Nehri’nin kirliliğinden bağımsız olarak ele alınamayacağını belirten Yüceer, “Marmara Denizi’ndeki musilaj felaketi bir haykırıştır. Can çekişen doğanın haykırışı. Ergene Nehri’ne bırakılan endüstriyel ve evsel atık, İstanbul’un endüstriyel ve evsel atıkları yıllardır arıtılmadan doğrudan veya derin deşarj yöntemiyle Marmara Denizi’ne bırakılıyor. Marmara Denizi, bu yüke karşı haykırmasın da ne yapsın. Marmara Denizi’ndeki musilaj sonuçtur. Nedeni ise Ergene Nehri’deki evsel ve endüstriyel atığın, İstanbul’un endüstriyel ve evsel atığının ve diğer şehirlerden Marmara’ya bırakılan atıklardır. Ergene Nehri’nin kirlilikten kurtarılması için 2011’de hayata geçirilen Ergene Havzası Koruma Eylem Planı kapsamında Derin Deniz Desarj Projesi’yle Kasım 2020’de nehrin kirliliğin bir kısmı derin deniz deşarj yöntemiyle Marmara’ya verildiği bilinmektedir” dedi.
“ÇÖZÜM BULUNMAZSA MARMARA’DA CANLI YAŞAMI SONA ERECEK”
Musilaj felaketinin bir an önce çözüme kavuşmazsa Marmara’da onulmaz yaralar açılacağına dikkat çeken Yüceer, “Marmara’nın haykırışına bir an önce akılcı bir biçimde kulak verilmezse bedeli çok ağır olacak. Marmara Denizi’ndeki tüm canlı yaşamı sona erecek, Marmara Denizi çevresinde turizm, balıkçılık, tarım yani yaşam bitecek” diye konuştu.
ERGENE NEHRİ ÇEVRESİNE VE MARMARA’YA ZEHİR SAÇIYOR
Ergene Nehri’nin, yıllardır planlanan çalışmalara rağmen bölgede bulunan sanayi tesislerinin endüstriyel atıkları ve evsel atıklarla kirlenmeye ve zehir saçmaya devam ettiğini vurgulayan Yüceer, “Ergene Nehri’nde çevre kirliliğinin ulaştığı boyut, bölgedeki canlı yaşamını ciddi düzeyde olumsuz yönde etkilemektedir. Ergene Nehri, kaynağına yakın bölgelerde pırıl pırıl akarken sanayi bölgeleri ve yerleşim yerlerinden geçerken kirlenmekte ve rengi siyaha dönmektedir. Ergene Nehri’nin geçtiği bölge sanayi gibi tarımsal faaliyetlerinde da yoğun olarak sürdürüldüğü bir bölgedir. Nehrin kirliliğinin tarım üzerinde, tarım toprakları üzerinde olumsuz etkisi bulunmaktadır” dedi.
“İNSANIMIZ ÖLÜYOR, AKP İKTİDARI İZLİYOR
Ergene Nehri ve Havzası’ndaki kirliliğin başta kanser olmak üzere birçok hastalığa neden olduğunu ortaya koyan bilimsel çalışmalar olduğuna değinen Yüceer, “TÜİK’in açıklamış olduğu 2019 yılı ölüm istatistikleri raporuna göre iyi ve kötü huylu tümörler nedeniyle gerçekleşen ölüm oranın en yüksek olduğu il yüzde 22,2 ile İstanbul. İstanbulu yüzde 22,1 ile Tekirdağ, %21,9 ile Kırklareli ve Edirne takip ediyor. İnsanımız ölüyor, AKP iktidarı izliyor. Halk sağlığı için yurttaşlarımızı bilinçlendirmek için Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen ve sonuçlar kamuoyuyla paylaşılmayan çalışmanın sonuçlarını açıkladı diye Gıda Mühendisi Dr. Bülent Şık’ı yargılıyor. Dr. Bülent Şık, Bizzat Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen çalışma ile Kocaeli, Edirne ve Antalya’dan alınan gıda ve su örneklerinde tehlikeli seviyede pestisit, kurşun ve arsenik tespit edilmişti. Bakanlık bu bilgileri halktan gizledi, Şık ise bu sonuçları kamuoyu ile paylaştı. Sonucunda Şık hakkında ‘göreve ilişkin sırrı ifşa’ suçlamasıyla dava açıldı ve 15 ay hapis cezasıyla sonuçlandı. İstinaf mahkemesinin verdiği beraat kararına ise savcılık itiraz etti” diye konuştu.
“MARMARA’NIN ÖLÜM FERMANI OLAN KANAL İSTANBUL’DAN VAZGEÇİLMELİ”
Yüceer, “Çözüm basit; Marmara Denizi çevresi derhal afet bölgesi ilan edilmeli. Bu güne kadar uygulanmayan ya da göstermelik, gerçekçi olmayan çözümlerden vazgeçilmeli. Marmara Denizi ve çevresinin kanserleşmiş atık ve kanalizasyon sorunu bilim insanlarının yol göstericiliğinde çözülmelidir. Ergene Nehri’nin pisliği temizlenmelidir. Sanayi tesislerine yönelik denetimler en sert biçimde yapılmalı. Ve en önemlisi Marmara’nın ölüm fermanı olan Kanal İstanbul Projesi’nden vazgeçilmelidir” dedi.