Pandemi ile birlikte tüm eşitsizlikler ve ayrmcılıkların apaçık görünür olduğunu belirten DİSK eski Genel Başkanı olan CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, “Pandemi dönemi boyunca açıklanan ekonomi paketlerinden işçilerin payına hep yokluk, yoksulluk, işsizlik, hastalık ve ölüm düştü. Emekçilerimiz hastalıktan ölmezse açlıktan ölüyor! Ama umudumuzu hiç yitirmeyecek; işimiz, aşımız, özgürlüğümüz ve sağlığımız için, ölmemek yaşamak için bu 1 Mayıs’ta da kavgamızı, mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
DİSK eski Genel Başkanı, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Kani Beko, 1 Mayıs Birlik, Dayanışma ve Mücadele Günü nedeniyle yaptığı açıklamada ağır pandemi koşullarında işçilerin hak gasbına uğratılmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı. Beko, her 1 Mayıs’ta olduğu gibi bu yıl da var olan tüm eşitsizlik ve ayrımcılıkların her koşulda çalışan işçilerle, ücretsiz izne çıkarılmalarla, gelir adaletsizliğin artmasıyla, kod 29 ile işten çıkarılmalarla, işsizlik fonunun gasp edilmesiyle gün yüzüne çıktığını, salgın ile birlikte bu durumun apaçık görünür olduğuna dikkat çekti. Beko, “Fakat, deniliyor ki, bu salgın sürecinde hepimiz aynı gemideyiz. Deniliyor ki covid 19 zengin-yoksul ayrımı yapmıyor... bu vb. söylemler dünyada sınıf çelişkilerini gizlemek için yapılmış kocaman yalanlardır. Yapılan araştırmalar ve somut hal, işçi sınıfı ve halkın yoksul kesimleri ile sermaye sınıfları arasında uçurum olduğunu ve bunun daha da derinleştiğini ortaya koymaktadır. Yani aynı gemide değiliz!
SOYGUN DEVAM ETSİN DİYE EMEKÇİLER GÖZDEN ÇIKARILDI!
Covid 19 salgınının dünyanın ekonomik, politik yapısındaki ve sağlık sistemindeki pek çok açığı ve çelişkileri net bir şekilde açığa çıkardığını belirten Beko, “Risk devam ederken çalışanlara yönelik tedbirler konusunda da ayrımcılık sürdü, pandemi dönemi boyunca açıklanan ekonomi paketlerinden işçilerin payına hep yokluk, yoksulluk, işsizlik, hastalık ve ölüm düştü. Pandemi döneminde, sokağa çıkma yasaklarının uygulandığı zamanlarda bile çalışmak zorunda olanların evde kalması mümkün olmadı. Başta işçi sınıfı olmak üzere emekçiler pandemiye açık halde yaşamak zorunda bırakıldılar. Hayati önemdeki ilaç, sağlık, enerji, gıda üretimi dışında da işçiler çalışmayı sürdürmek zorunda kaldılar. Yani bu köhne soygun-sömürü sistemi işlesin, devam etsin diye emekçiler gözden çıkarıldılar. Kapitalist sistem daha da vahşileşti. Başka boyutlarıyla da hastalık karşısında eşit değiliz. Hastalık bağışıklık sistemi zayıf olanı vuruyor. Sağlıksız koşullarda yaşayanla ve sağlıksız beslenenle tedavi koşullarına erişimi iyi olmayanla kısacası halkla, egemenlerin koşulları bir ve aynı mı? Pandemiyle birlikte yoksulluk ve sefalet de kontrolden çıktı. İnsanlarımız hastalıktan ölmezse açlıktan ölme noktasına geldi-geliyor.
ELLERİMİZDE ÇİÇEKLER, DİLİMİZDE TÜRKÜLERLE KUTLAYALIM!
Pandeminin sosyolojik olarak en çok işçi sınıfının etkilendiğini ifade eden Beko sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her kriz döneminde olduğu gibi sağlığın sosyal belirleyicileri; servet tepede birikti, riskler dipte. Bilim çevrelerinin ısrarlı uyarılarına rağmen var oluşlarına ters geldiği için önlem almayan neoliberal sistem devlet yönetimleri var oldukça, bu dünyada işçiye-emekçiye yaşam haram kılındı. Gerekenler yapılsaydı bu salgın olmayabilir daha az bedelle atlatılabilirdi. Geç olsa da bu tedbirlerin alınmasını bekliyor, işçilerin emekçilerin sağlıklı koşullarda çalışmalarının sağlanması için adımların atılmasının gerekliliğini hatırlatmak istiyorum.
Şimdi bir kez daha vurguluyorum ki; 1 Mayıs, işçinin emekçinin bayramıdır!
İşimiz, aşımız, özgürlüğümüz ve sağlığımız için bu 1 Mayıs’ta da mücadelemizi sürdüreceğiz.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da tüm heyecanımızla, coşkumuzla bayramımızı kutlayacağız.
Devam eden salgın koşulları nedeniyle, bu yıl da belki alanlarda olamayacağız. Fakat yurdun her bir köşesinde, fabrikalarda, madenlerde, şantiyelerde pandemi sınırları çerçevesinde bayramımızı kutlayacağız…
Bu 1 Mayıs’ta hep beraber ellerimizde çiçekler, dilimizde türküler, işçilerle, emekçilerle, arkadaşlarımızla, dostlarımızla gönüllerde buluşalım, evlerimizde, balkonlarımızda, iş yerlerimizde emeği yüceltelim, baharı yaşayalım ve yaşatalım… Emeğin emekçinin bu anlamlı gününü kutlayalım.
YAŞASIN 1 MAYIS!
YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ BİRLİK, MÜCADELE VE DAYANIŞMASI!