Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, AB Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamında Rekabetçi Sektörler Programı'nı uyguladıklarını belirterek, "Programı destek sistemimizin en önemli ayaklarından biri olarak görüyoruz. Bu kapsamda bugüne kadar 88 projeye 780 milyon avro destek sağladık." dedi.
Bakan Varank, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyetinin finansal iş birliğiyle gerçekleştirilen, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın yürütücüsü olduğu Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında "Etkisi ve Ötesi" temasıyla Sheraton Grand İstanbul Ataşehir Otel'de düzenlenen "Tecrübe Paylaşımı ve Ağ Oluşturma Etkinliği"nin ikinci gününde yaptığı konuşmada, küresel rekabet şartlarının hızla değiştiği zorlu bir dönemden geçildiğini söyledi.
SONUÇ ODAKLI POLİTİKA
Çığır açıcı ve yıkıcı teknolojiler, salgın, iklim değişikliği gibi hususların global ekonomiyi baştan aşağı yeniden dizayn ettiğini belirten Varank, "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak, bu dönüşüm sürecinin fırsatlarını en iyi şekilde değerlendirebilmek için gece gündüz çalışmaya devam ediyoruz. Bunun için de planlı sanayi altyapısından iş ve yatırım ortamına; Ar-Ge ve teknoloji ekosisteminden bölgesel kalkınmaya kadar birçok alanda sonuç odaklı politikalar uyguluyoruz. Bu politikaların etkili bir şekilde uygulanabilmesi, güçlü finansman mekanizmalarının varlığıyla mümkün. Bu mekanizmaların sürekli çeşitlenmesine, daha fazla KOBİ’nin, daha fazla girişimcinin desteklerden faydalanmasına özel bir önem veriyoruz." diye konuştu.
88 PROJE, 780 MİLYON AVRO DESTEK
Ulusal kaynakların yanında, uluslararası kaynakları da aktif olarak kullandıklarını anlatan Varank, "Bunların başında, Avrupa Birliği ile birlikte yürüttüğümüz Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı, yani IPA geliyor. Biz de Bakanlık olarak IPA kapsamında Rekabetçi Sektörler Programı'nı uyguluyoruz ve Programı destek sistemimizin en önemli ayaklarından biri olarak görüyoruz. Bu kapsamda bugüne kadar 88 projeye 780 milyon avro destek sağladık.” ifadelerini kullandı.
DAHA FAZLA YAPISAL FON
Projelerin, oluşturdukları ekonomik katkının yanında AB mevzuat ve standartlarıyla da ülkemizin uyumu açısından önemli işlevler gördüğünü anlatan Varank, “IPA’da deneyim kazanmak demek, ileride daha fazla yapısal fonlardan yararlanmak demek. Bu yüzden, sadece alınan desteği değil, kazandığımız proje ve program yönetim tecrübesini de önemsiyoruz. Verdiğimiz desteklerdeki süreçler çok kolay olduğu için firmalarımız, girişimcilerimiz başka kaynakların peşine düşmüyorlar. Bu tecrübeyi yaygınlaştırarak, oradaki fonların varlığına dikkat çekmek bizim açımızdan çok değerli." şeklinde konuştu.
43 ŞEHİR, 46 PROJE
Bakan Varank, IPA programının birinci döneminde, bölgeler arası gelişmişlik farklılıklarını azaltarak bölgelerin rekabet güçlerini artırmayı ana hedef olarak belirlediklerini aktararak, bu dönemde Hatay’dan Rize’ye, Van’dan Kastamonu’ya 43 şehirde toplam 520 milyon avro bütçeli 46 projeyi hayata geçirdiklerini ifade etti.
260 MİLYON AVRO BÜTÇELİ 42 PROJE
İkinci dönemde ise dış ticaret dengesi ile istihdama katkı sağlayan, Türkiye'nin küresel değer zincirlerindeki yerini yükseltmeyi hedefleyen proje fikirlerine öncelik verdiklerini belirten Varank, "Bu dönemde de yaklaşık 260 milyon avro bütçeli 42 projeyi destekledik. Bunların arasında aşı ve ilaç geliştirmeden, otonom araçlara, dijital oyun sektöründen biyo-yakıt elde edilmesine, kanserle mücadeleden sanayimizin dijital dönüşümüne kadar çok çeşitli alanlardaki projeler yer alıyor. Bakanlık olarak IPA kapsamındaki hiçbir programın erişemediği kadar fazla sektöre destek oluyoruz.” şeklinde konuştu.
ÇOK DAHA REKABETÇİ
Desteklenen öncelikli alanlar ve projelere ilişkin bilgi veren Bakan Varank, “Önümüzdeki dönemde AB fonlarının kullanımı çok daha rekabetçi bir ortamda gerçekleşecek. Artık sadece ülke içerisinde değil, uluslararası düzeyde de yarışmamız gerekecek. Bu nedenle, hali hazırda biten ve devam eden projelerde edindiğimiz tecrübeyi yaygınlaştırdığımız ve daha ileriye taşıdığımız bir süreci gerçekleştirmemiz lazım." dedi.
BURADA FİLİZLENECEK FİKİRLER
Varank, buradaki etkileşimin, birçok iş birliğinin ve yeni proje fikrinin de gelişmesi için önemli bir ortam hazırladığına işaret ederek, "Burada filizlenecek fikirler, burada edinilecek tecrübeler, gelecek dönem birlik programlarındaki başarımızın anahtarı olacak. Bu etkinliklere muhtemel oyuncuları dahil etmemiz de çok önemli. Özellikle dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, inovasyon, Ar-Ge programlarıyla ilgili AB'de büyük bütçeler var. Bu bütçeler, yarışan herkesin ulaşabileceği bütçeler. Ülkelerin finansal olarak kısıtları olabilir ama kolay bir biçimde Avrupa'da bir partner bularak farklı programlara başvuru yapmak mümkün. Türkiye'deki tecrübe artık bunu yapabilecek seviyede.” ifadelerini kullandı.
PROJE FAYDALANICILARINA PLAKET
Konuşmasının ardından Bakan Varank, Rekabetçi Sektörler Programı çerçevesinde desteklenen projelerin faydalanıcılarına plaket takdim etti.
Etkinlikte; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcıları Çetin Ali Dönmez ve Mehmet Fatih Kacır'ın yanı sıra; TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Türk Standardları Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Adem Şahin, Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Naci İnci ve Bilişim Vadisi Genel Müdürü Ahmet Serdar İbrahimcioğlu da hazır bulundu.
KATILIMCILARA BİLGİ VERDİLER
Ayrıca, etkinliğin ikinci gününün açılışında; AB Türkiye Delegasyonu Mali İşbirliği Başkanı Andre Lys, Dışişleri Bakanlığı Avrupa Birliği Başkanlığı Mali İşbirliği ve Proje Uygulama Genel Müdürü Bülent Özcan, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Mustafa Erdoğan da yapılan çalışmalar hakkında katılımcılara bilgi verdi.
AVRUPA’NIN REKABETÇİLİĞİNE KATKI
AB Türkiye Delegasyonu Mali İşbiirliği Başkanı Andre Lys, AB ve Türkiye'nin araştırma topluluklarını bir araya getirmekten dolayı mutlu olduklarını belirterek, "AB, Türkiye için bir numaralı ihracat kaynağı. 2020'de mal ve hizmetlerde karşılıklı hizmet hacmimiz 130 milyar avroya ulaştı. Türkiye aynı zamanda AB'deki değer zincirlerine ve üretim merkezlerine yoğun katkılarda bulunuyor. Dolayısıyla Avrupa'nın rekabetçiliğine de katkıda bulunuyor." dedi.
REKABETÇİ SEKTÖRLER PROGRAMI
Rekabetçi Sektörler Programı, Türkiye Cumhuriyeti ile Avrupa Birliği arasındaki mali iş birliği programı çerçevesinde Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülüyor. Yaklaşık 800 milyon avro bütçeli mali iş birliği programı, 2007'den bu yana uygulanıyor. Programla Türkiye'nin farklı bölgelerinde sanayicilerin, KOBİ'ler ile girişimcilerin rekabet güçleri artırılarak sosyal ve ekonomik kalkınmanın sağlanması hedefleniyor.
ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞ BİRLİĞİ
Etkinliğin ikinci gününde düzenlenen "Dijital ve Teknolojik Dönüşümde Üniversite-Sanayi İşbirliği Arayüzleri" başlıklı panelde, Rekabetçi Sektörler Programı bünyesinde desteklenen ve üniversite-sanayi iş birliğini sağlayan örnek projelerin temsilcileri, dijital ve teknolojik dönüşüm konularını ele aldı.