İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Diyarbakır'ı ziyaret etti. İYİ Parti İl Başkanlığı'nın olduğu bölgede incelemelerde bulunan Akşener, ardından yaptığı açıklamada üniversitelere yönelik uzaktan eğitim kararına tepki gösterdi. "Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum; derhal, derhal, derhal bu olmayacak karardan vazgeçin. Üniversite öğrencilerinin üniversitelerinde eğitim görmelerinin, hocalarıyla yüz yüze çalışmalarının önünü açın." diyen Akşener, seçimlerin zamanında yapılıp yapılmayacağına yönelik soruya "Bence yapılacak" cevabını verdi.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Diyarbakır'ı ziyaret etti. İYİ Parti İl Başkanlığı'nın olduğu bölgede incelemelerde bulunan Akşener, ardından kameraların karşısına geçti.
Arama kurtarma çalışmalarını engellememek için deprem bölgesine 72 saat sonra gittiğinin mesajını veren Akşener, "Önce çok etkilenmişlerden başlayarak her bir ilimize arkadaşlarımızla beraber ziyaretler gerçekleştirdik. Vatandaşlarımızın durumunu görüp, ihtiyaçları tespit edip, bu sesi hem Türkiye'yi yöneten iktidar partisine hem de kamuoyuna duyurmak gibi bir görev edindik." dedi.
“Çalışmalarımızın öznesi zarar görenler”
Depremden sonra başkanlık divanı üyeleri ve milletvekillerinden oluşan 16 kişilik heyetin bölgeye gittiğini belirten Akşener, "İYİ Parti'nin siyaset anlayışına göre; iktidar hizmet etmekle, bizim gibi muhalefet partileri de sesiniz olmak üzere görevlendirilmiştir. 2 buçuk yıl esnaf gezerken bu talimata uydum. Esnaf dükkanlarını Türkiye'nin her tarafından tek tek gezdim, orayı dinledim. Bu sesi hem iktidarın hem de kamuoyunun duymasını sağlamaya gayret ettim. O dükkanların içinde ne kendi partimi övdüm ne de bir başka partiyi yerdim. Özne siz oldunuz. Depremde yaptığımız çalışmaların da öznesi vatandaşımız, zarar görenler, ihtiyaç sahipleri." şeklinde konuştu.
“Önceliğimiz STK gibi çalışmak oldu”
"Bunun iki yolu var" diyen Akşener, "Birincisi, milletimiz tek yürek oldu. Milletimizin imkanları ile ihtiyaç sahiplerini birleştirmek; bizim kendi imkanlarımızla ihtiyaç sahiplerini birleştirmek. Birinci önceliğimiz büyük bir STK gibi çalışmak oldu. İkincisi ise sahanın sesini, hizmet etmekle mükellef olan iktidara iletmek oldu. Bu görevi enkazlar kaldırılıncaya kadar ben ve arkadaşlarım yerine getireceğiz. Sahada hala çalışıyoruz. Yardım tırlarını, sahra hastanelerini, çadırlarla yaptığımız çalışmaları anlatmayacağım. Özne sizsiniz, vatandaşımızdır." ifadelerini kullandı.
“Çocukların tablet eksikliği var”
Ziyaret ettiği çadır kentte çocuklarla bir araya geldiğini kaydeden Akşener, "Şikayetleri dinledim. Olması gerekenleri öğrendim. Bunları ulaştıracağım ve çözümü olması için gayret edeceğim. Mesela en çok bildirilen; pandemide de ısrarlı bir biçimde, o günün şartlarında yüz yüze eğitim yapılamadı. İlkokul, ortaokul ve lise talebelerimizin o günlerdeki internet ve tablet eksikliklerini ısrarla söylemiştim. Ekonomik durumu iyi arkadaşlarla bu eksikliği gidermeye çalışmıştık. Atalarımız 'elden gelen öğün olmaz' derler. Dolayısıyla bunu iktidarın çözmesi lazımdı. Diyarbakır'da bugün gördüğüm şey şu; çocuklarımızın tablet eksiliği var. Başka eksiklikler de var. Çözebilirsek kendimiz çözeceğiz, bir kısmının da çözülmesini sağlayacağız." diye ekledi.
Evlere girme noktasında korku yaşandığını ekleyen Akşener, vatandaşların bilimsel çalışmalarla binaların sağlamlığı konusunda ikna edilmeleri gerektiğini vurguladı.
Akşener şöyle devam etti:
"Üniversitelerle aldığımız bir bilgi var. KYK yurtlarına aileler yerleştirilmeye kalkışıldı. Bulunduğum her şehirden seslendim, bugün de Diyarbakır'dan sesleniyorum. Bizim aile mahremiyetimizde 6 kişiyi, 10 kişiyi bir yurt odasına sığdırmak doğru değil. Aile mahremiyeti açısından yanlış. Çünkü erkek ve kız yurtları birbirinden ayrıdır, banyoları ortaktır, tuvaletleri ortaktır, mutfakları ortaktır. Böyle bir şey olamaz. Aileler KYK yurtlarında kalamaz, kalmıyorlar. Bu karardan vazgeçilmelidir. İstanbul'da finans merkezi var. 100 bin insanın birinci sınıf yaşayabileceği bir yer. Burası derhal, deprem bölgesinden tahliye edilen kardeşlerimizin yaşayabileceği bir alan haline getirilmelidir. Yurtlarda kalamazlar. Kalabilir misiniz kardeşim? Komşularınızla banyo, tuvalet kullanabilir misiniz? Olmaz, aile mahremiyetine uygun değil."
“Seçilmişlerin karşısında atanmışların talimat vermesinden bıktık”
YÖK Başkanı'nın dün itibariyle özellikle özel üniversitelerin rektörlerine 'Asla yüz yüze eğitim olmayacak. Zoom üzerinden olacak' şeklinde talimat verdiğini ekleyen Akşener, uygulamalı eğitim gören öğrencilerin yaşayacağı sorunlara dikkat çekti.
Karara tepki gösteren Akşener, "Değerli arkadaşlarım, aziz milletim; ne yapılmak istendiğini ben bir hoca olarak anlamam mümkün değil. Buradan Sayın Erdoğan'a sesleniyorum; derhal, derhal, derhal bu olmayacak karardan vazgeçin. Üniversite öğrencilerinin üniversitelerinde eğitim görmelerinin, hocalarıyla yüz yüze çalışmalarının önünü açın. Zaten pandemiyle, adam kayrılması sebebiyle ekonomik durumu kötü ailelerin çocukları 2 yıl kaybetti. Ekonomik durumu iyi bir ailenin çocuğu ile ekonomik durumu kötü bir ailenin çocuğunun üniversite sınavlarında rekabet etmesinin yolunu kaybettirdin, kardeşim. Şimdi de üniversitelerin eğitim sistemini ortadan kaldırarak başka bir kaosla karşı karşıyayız. Bundan vazgeçilmesini sizin huzurunuzda Sayın Erdoğan'a iletmek isterim. Bıktık, seçilmişlerin karşısında atanmışların talimat vermesinden. Bıktık, milletin iradesini hiçe sayan saygısız atanmışların davranışlarından" değerlendirmesini yaptı.
Akşener, seçimlerin zamanında yapılıp yapılmayacağına yönelik soruya "Bence yapılacak" cevabını verdi.