DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, birincisi dün gerçekleşen “Dolmabahçe Müzakereleri”ne ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
DSP Genel Başkanı Aksakal açıklamasında;
“Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın belki de en önemli aşaması Dolmabahçe Müzakeresiyle aşıldı. İki devletin çatışmasız bir sürece dönme iradesini en azından iyi niyet seviyesine kadar getirmesi elbette kıymetli sayılmalıdır.
Ancak Ukrayna’nın garantör devletler olarak ortaya koyduğu şartlar kapsamında Türkiye’nin de yer alması talebi, bugüne kadar yürütülen “denge politikası” stratejisini temelden sarsacak nitelikte muhtemel bir tuzak içermekte ve kabulü halinde önemli derecede keskin bir karar olacaktır.
Elbette Rusya bu haksız işgale derhal bir son vermelidir.
Ancak ABD / AB sponsorluğunda kurgulamış ve Ukrayna’nın yerle bir edilmesine aldırış etmeden göz yumulan savaş ortamından doğrudan nemalananlar bu “fedailiğe” soyunmalıdırlar.
Atatürk’ün “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesi temelinde ortaya konulacak bölge merkezli dış politika mutlak surette Türkiye’nin çıkarına olacaktır. Dolayısıyla; Demokratik Sol Parti olarak şu hususların dikkatle değerlendirilmesinin yararlı olacağına vurgu yapmak isteriz:
- “Garantörlük” statüsü netlik kazanmalıdır. Türkiye’nin Kıbrıs’taki garantörlük misyonunu çağrıştıran ismin paylaşması endişelerimizi artırmaktadır.
- Üyesi olmadığımız ve çifte standartlarla dolu olan AB üyeliği zemininde “garantör” ülkelerin bu süreci desteklemesi isteğinde, Türkiye’nin konumu açıklığa kavuşturulmalıdır ve oluşacak bu çelişki üstlenilmemelidir.
- 28 Mart’taki Kabine toplantısı sonrasında, Savunma Bakanı Sayın Hulusi AKAR’ın, “Ortada konuyla ilgili birbiriyle çelişen ifadeler var, Ukrayna’da döşenen mayınlar mı geldi yoksa başka mayınlar mı devreye girdi” diyerek tanımladığı ve dolaylı olarak ülkemize yönelik kasten yerleştirilmiş olma ihtimalini içeren “serseri mayın konusu” da bir an önce devletimiz tarafından açıklığa kavuşturulmalıdır.
- Kalıcı barış için mevcut diplomatik çabalar sürdürülürken, olası tuzaklara karşı dikkatli olunmalı, bölge merkezli dış politika anlayışıyla, kompartıman siyaseti sürdürülmeli, ABD müttefiki, NATO üyesi Türkiye olarak, Rusya ile de yakın ilişkiler düzeyinde dengeleri koruma stratejisi sürdürülmelidir.” ifadelerini kullandı.