Türk Tiyatrosu’nun değerli sanatçısı, Tiyatromuzun Kurucusu Muhsin Ertuğrul’un eşi Handan Uran Ertuğrul, Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde düzenlenen bir törenle son yolculuğuna uğurlandı.
Sunuculuğunu İstanbul Devlet Tiyatroları Bölge Müdürü Kubilay Karslıoğlu’nun yaptığı cenaze töreninde sırasıyla Handan Uran Ertuğrul’un ailesi adına manevi oğlu Tanju Bilgen, Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı Tayfun Öktem, Beyoğlu Belediyesi Başkanı Haydar Ali Yıldız, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Ahmet Misbah Demircan söz aldılar.
Cenaze töreni, kürsüde söz alan yakınlarının yanı sıra Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt, İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Şengül Altan Arslan, Şehir Tiyatroları Müdürü Ceyhun Ünlü, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Mehmet Ergen, Sahne Direktörü Ayşegül İşsever, Müdür Yardımcıları, Şehir Tiyatroları oyuncuları ve sanat camiasının yoğun katılımıyla gerçekleşti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu konuşmasında “Çok değerli bir sanatçıyı ebediyete uğurluyoruz. Kendisi sahne sanatlarının sembol isimlerinden birisi.
Ertuğrul ailesi kültür sanat dünyamızda asla silinmeyecek çok değerli izler bırakmıştır. Gerek Handan Hanım, gerekse çok kıymetli eşi Muhsin Ertuğrul tiyatro tarihimizin en büyük isimlerindendir. Hayatlarını Türkiye’deki sanatın gelişimine adadılar. Sahnede cesaretle boy gösterdiler, eserler verdiler. Türk Tiyatrosu onların çabaları üzerinde kuruldu, yükseldi.
Kendisi Muhsin Ertuğrul’un yol arkadaşıydı. Opera sahnelerinde başladığı kariyerini tiyatroya taşımış, birçok ilkin altına imza atmış bir sanatçımızdı, onların öncü rolleri asla unutulmaz.
Handan Uran Ertuğrul tam bir cumhuriyet kadınıydı. Kültür sanat dünyamıza yaptığı katkıların yanı sıra eğitime, yaşama, maneviyata duyduğu güzel duyguları da herkesçe biliniyordu. Ailesini kaybetmiş çocukların eğitimi için maddi, manevi birikimlerini önemli destekler halinde sunmuş olması da toplum adına çok kıymetlidir.
Sayın Handan Uran Ertuğrul, kıymetli eşi Muhsin Ertuğrul’la yıllar sonra yine ebediyette buluşacaklar.
Handan Hanımın eşinin adını taşıyan bir sahneden uğurlanışı çok önemli. Mekânı cennet olsun. Tüm sanat camiasının, sevenlerinin başı sağ olsun” dedi.
Törenin sonunda sanatçının naaşı karanfillerle Zincirlikuyu Mezarlığı’na uğurlandı.
HANDAN URAN ERTUĞRUL
1927 yılının 4 Şubat’ında İstanbul’da doğdum. 1939’da Ankara’da Ayşe Abla Radyo Çocuk Kulübünde canlı yayın olarak oynadığım çocuk rolleri sayesinde, Ayşe Abla’nın kurduğu yeni kulübün doğal azası oldum. 1943 yılındaki sınavda Opera Şan Bölümünü kazanarak girdim. Okuldaki çalışmalarım ve sevgili hocam Carl Ebert’in de yönlendirilmesi ile aynı zamanda tiyatrodaki çalışmalarım da sürdü. 7 yıllık öğrenimimi 6 yılda tamamlayarak, opera sanatçısı olarak çalışmaya başladım. Bir yıl süreyle sesimi dinlendirmek amacı ile başladı tiyatro çalışmaları. 1992 yılının 4 Şubat’ında 65 yaşını doldurarak emekli oldum. Operada Figaro’nun Düğünü, La Boheme, Cosıfan Tulle, Yarasa’da oynadım. Ayrıca tiyatroda sayısını unuttuğum ve içlerinde Maria Magdelena, Peer Gynt, Faust, Elektra’nın da olduğu nice nice piyeslerde oynayarak bu yıllarım dolu dolu sanatın içinde geçti. Son zamanlarda Muhsin Ertuğrul Çıraklık Okulu adı altında Dragos’taki evimizi değerlendirdik. Daha ziyade okuma imkânı bulamamış çocuklarımıza çıraklık eğitimi vermeye çalıştığımız okulumuzda halen 1600 çocuğumuzun çeşitli meslek odalarında eğitildiği bir okul açtık. Ayrıca Atatürk Kız Talebe Yurdu yapımını yardımsevenlerin desteğiyle bitirdik.
Oyunları:
1946 Faust; 1948 Kadınlar Arasında, Paydos, Figaro’nun Düğünü; 1949: Paydos, Bir Komiser Geldi; 1950: Yarasa; 1951: Miras, Eski Şarkı, Pembe Evin Kaderi, Öteye Doğru; 1952: Alın Yazısı, Elektra, Köşe Başı, Gölgeler; 1953: Bir Piyes Yazalım, Çığ, Fatih, Derin Mavi Deniz, Güzel Helena, Ramak Kaldı, Ölü Kraliçe, Batak, Cosi Fan Cutte; 1954: Avanak, Tarıdağ ziyafeti; 1955: Şatoya Davet, Tilki; 1956: Bu Gece Başka Gece, Genç Osman, Korku, Nora; 1957: Üçüncü Selim, Kıraliçe Ve Asiler, Aşk Acısı; 1958: İki Efendi’nin Uşağı, Rehin Sandığı, Oturma Odası; 1959: Ekmek Parası; 1960: Caligula, Ayrı Masalar; 1962: Foto-Finiş, Cengizhan’ın Bisikleti; 1963: Rose Bend; 1964: Hizmetçiler, 1965: Kördüğüm.