Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi, 10 yıldır sürdürdüğü başkanlık görevini, 30 Haziran 2018’de yapılacak TİM Olağan Genel Kurulu’nun ardından, yeni seçilen başkana devredecek. Büyükekşi, görevi bırakmadan önce, bugüne kadar ihracat camiasına ve TİM’e desteklerini esirgemeyen gazete, TV ve internet sitelerinin ekonomi müdürleri ve ekonomi yazarları ile bir araya geldi, değerlendirmelerde bulundu, kendisine yöneltilen soruları yanıtladı.
Emekli olmayı düşünmediğini söyleyen TİM Başkanı Büyükekşi, en büyük mutluluklardan birinin Türkiye İhracatçılar Meclisi’ni düzenleyen kanunun çıkarılması olduğunu belirterek ,” Ben göreve geldiğimde Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin kanunu yoktu. TBMM’de kanun çıkardık. Anayasa Mahkemesi süre vermişti. Eğer kanun çıkmazsa ihracatçı birlikleri ve TİM kapanacaktı. Hızlı bir şekilde TİM ve ihracatçı birlikleri kanunu çıktı. En çok üzerinde durduğumuz konulardan bir tanesi 2 dönem kuralıylı. TİM’de iki yılda bir başkanlık seçimi yapılıyordu, bunu 4 yıla çıkardık Kanun çıkmadan önce 2 yıl, kanun çıktıktan sonra da iki dönem başkanlık yaptım. Bir çok şirketi ihracatı olmaya davet ettik. 71 bin firma ihracat yapar hal geldi. 2023 hedefimiz 71 bin ihracatçı firmaydı. Hedefi revize ettik bunu 100 bine çıkardık. İhracatçı birliklerinde görev hakkım vardı, başkanlık yapma hakkım vardı böyle bir şey düşünmedim. Bazı arkadaşlarımız Anayasaya Mahkemesi’ne gitti, biz bunu tasvip etmedik. TİM olarak avukatlarımızla konuya müdahil olduk. Bu kanunun bozulmaması gerektiğini söyledik. Arkadaşlar Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak 2 dönemin Anayasa’ya aykırı olduğunu savundu. Biz de Cumhurbaşkanlığı makamını örnek verdik. Cumhurbaşkanı 2 dönemden fazla yapılamıyor. Mahkeme de bozmadı. 42 isim ihracatçı birliklerinde başkanlığı bitirdi. Ben de cumartesi günü TİM başkanlığını noktalayacağım. Özellikle çok bir dönemden geçtik 2008 yılında eylül ayında başkan seçildim”dedi.
-“EKONOMİ BAKANLIKLARININ BİRLEŞMESİ VERİMLİ OLACAK”-
Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesi ile beraber ekonomi bakanlıklarının birxleşmesinin verimli olacağını söyleyen Büyükekşi, “Cumhurbaşkanlığı sisteminde daha profesyonel bir dönem yaşanacak. Böyle bir dönemde eksik nelerin kaldığını düşünüyorsunuz” şeklindeki soruya Büyükekşi şu yanıtı verdi: “Biz zaman zaman yakındık. Özellikle ekonomi ile ilgili bakanlıkların çok olmasından ve koordinasyondan şikayet ettik. Bazı konular birkaç bakanlıkla ilgiliydi işler yürümüyordu. Ekonomi ile ilgili bakanlıklar 3’e düşürülüyor yeni sistemde. Kalkınma ve sanayi birleşiyor, ekonomi ve gümrük, hazine ve maliye birleşiyor. Çok daha faydalı verimli olacağını düşünüyorum. Tabii ki eksik kalan şeyler olmuştur. 2023 stratejisini hayata geçirmek istedik. 2008’de dünya ticaretinde 18 trilyon dolar olan rakam daha bu yıl görüldü. 25 trilyon dolar öngördük. Yüzde 1.5 pay almayı hedefliyorduk. Binde 9 olabildi. İhracatçı birliklerinde bayan yönetim kurulu başkanı yoktu, 3 tane bayan ihracatçı birliği başkanız oldu. Yönetim kurulunda kadın üye sayısı 2’ye çıktı. Yetmez daha artmalı bu her yerde konuşuluyor. Özellikle inovasyon, Ar-Ge, tasarım ve marka konusunda bir çok etkinlik yaptık. Tasarım konusunda çalışma yapılıyor. İhracatın yüzde 1’i kadar ihracatın desteklenmesini istedik. Geçen yıl 160 milyar dolar ihracat yaptık 1.6 milyar dolar destek olmasını istedik. Geçen yıl destekler 1 milyar liradan 2 milyar liraya iki katına çıktı. İhracata daha fazla destek verilmeli”diye konuştu.
-“İTHALAT ARTIYOR DİYE İHRACAT YAPMAYALIM MI”-
Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Mehmet Büyükekşi,“İhracatın artması tamam ama ithalat da artıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz” sorusuna “İhracat artıyor ithalat da artıyor. İhracat yapmayalım o zaman, ithalat yine olacak. Cep telefonu kullanmayacak mıyız? Türkiye’de üretilen TV’ler Türkiye’de satılsa ihraç edilse. Hepsinin LED’leri yurtdışından gelecek. Arabayı ihraç etmeyelim, ithal etmesin, en az yüzde 45 malzemesi yurtdışından gelecek. Bunun panzeri o değil. Doğru bir politikayla ithal ikamesi mallarda proje teşviki başladı. 23 projeye teşvik verildi. 19 milyar dolar cari açığa katkı verecek. 13 milyar doları ithalatı önleyecek 6 miyar dolarlık da ihracat yapılacak. İhracatın artması ithalatı artırıyor doğru söylem değil. Hammaddelerin bir kısmını Türkiye’de üreterek cari açığın bir kısmını çözmüş oluruz. Geçmişte enerjiye destek verilmiyordu. Proje bazlı desteklerde neye ihtiyaç varsa o oluştu. Enerjiye yüzde 50 destek veriliyor. Türkiye önemli bir çelik ihracatçısı ama hammaddeyi ithal ediyor. Niye cevherde üretim yapmıyor. Cevherden yapması için enerji maliyetleri yüksek. Yeni sistemde üretilecek” şeklinde karşılık verdi.
-“300 MİLYAR DOLARLIK TİCARET HACMİNE ULAŞILIR”-
Ticaret savaşlarında Türkiye’nin izlemesi gereken stratejiler konusunda Mehmet Büyükekşi şunları söyledi: “Türkiye ABD’ye 350 milyon dolarlık ilave otomotiv başta olmak üzere gümrük vergileri getirdi, içkiye getirdi. Öncelikle karşılıklılık ilkesine dikkat edilmeli. Bize bize bir şey yaparsa bizde ona yapmalıyız. Bu vergiler Ekonomi Bakanlığı ile genel çalışma yapılıyor, ne getirir ne götürür diye. Nihat Zeybekci İhracatı artırma yönünde çalışma yapıyor. Gümrük Birliği anlaşmasının yenilenmesi ve serbest ticaret anlaşması (STA) konularında sıkıntılar var. Hala STA yapılmamış ülkeler var. ABD ve Avrupa arasında STA rafa kalktı. Onunla ilgili çalışma yapılıyor. Ekonomi Bakanı İzlanda’ya gitti, bu anlaşmalar yenilenirken STA’ların için de otomatik olması için. Hem tarım ürünlerinde hem hizmet ticaretinde yeni nesil STA ile iki tarafa ilave katkı sağlanması. Avrupa Birliği ile karşılıklı ticaretin 300 milyar dolarlık bir hacme ulaşması öngörülüyor. Rakam şu unda 150 milyar dolar seviyesinde iki katına çıkma imkanı var. Böyle bir şey olursa AB ile beraber hareket edeceğiz ticaret savaşlarında. Maalesef bir koyun pazarlığı yapmış gibi Kanada ile kavga ediyor, Kuzey Kore ile anlaşıyor. Neyi nasıl yaptığı belli değil”.
-“İKTİDAR-MUHALEFET DESTEĞİ İLE 2 SAATTE KANUN ÇIKTI”-
10 yıl boyunca en mutlu olduğunuz olaylar ya da anılar nedir şeklindeki soruya yanıt verirken Büyükekşi“En çok mutlu edenlerden biri 5910 sayılı kanun çıkması. Kanun çıkartılırken çok yoruldum. Özellikle büyük bir defans vardı, Mecliste baya bir komisyonda mücadele oldu. O zaman TOBB Başkanvekili ve İTO Başkanı Murat Yalçıntaş devam önerge veriyor ‘biz de aynı şeyleri yapıyoruz. Şuna gerek yok, şunu azaltalım’ diyor. Cumhurbaşkanı ve başbakanın desteği ile çıktı. Yoksa TİM kapanacaktı. Kanun çıkarken AK Parti, CHP ve MHP bize büyük destek verdi. 35 maddeli kanun. Eğer muhalefet bunu istemezse 20 günde çıkmaz. 3 partinin grup başkanvekilleri ile konuşuldu 35 maddelik kanun 2 saatte hem iktidar hem de muhalefetin desteği ile çıktı. Rahmetli Kamer Genç bir ara dışarı çıktı geldi kanunla ilgili söz almak istiyorum dedi. Kanun geçti denildi. İktidar ve muhalefetin mutabık kalması önemli”dedi.
-DOLAR 4.20-4.50 TL ARALIĞINDA OLMALI-
Mehmet Büyükekşi döviz kurları konusunda ise “Bize göre kurlar şu anda 4.20-4.50 TL aralığında olmalı. Şu anda gerçekten seçim öncesi spekülatif ataklar oldu. Bunlar kesinlikle ihracatçının talep ettiği desteklediği bir şey değil. Çok yanlış sıkıntılar ortaya çıktı. Dolar 4.92 TL’ye çıkınca onun üzerinden mal talep ediliyor müşteri. Ardından yüzde 10 düştü. İhracatçı yüzde 10 kazanamaz. Yüzde 5-7 arası kazanır. Bazı uzmanlar yeni kurulacak kabinenin alacağı politikalarla doların 4.40’lara düşeceğini aktarıyor”dedi.
-500 MİLYAR DOLAR İHRACAT HEDEFİ GEÇERLİ Mİ?-
Türkiye’nin 2023 yılı için belirlediği 500 milyar dolarlık ihracat hedefi konusunda Mehmet Büyükekşi şu değerlendirmede bulundu: “Biz strateji çalışırken Robert Kaplan’ı da Türkiye’ye getirdik. Özellikle hedef koymamız gerekiyor. Hedef koyarken de 2008 yılında dünya ticaretinin büyüklüğü 18 trilyon dolardı. Biz o zaman ekonomistlerden bir iyi, bir baz, bir kötü senaryo istedik. Kötü senaryo 25 trilyon dolar, baz senroya 34 trilyon dolar ve iyi senaryo da 50 trilyon dolar çıktı. Bundan 5 yıl önce de dünya ticaretin büyüklüğü 12 trilyon dolardı. Her yıl ortalama 1 trilyon dolar artıyordu. 2002’de dünya ticaretinden aldığımız pay 2008’de binde 7’ye çıktı. 15 yıl sonra yani 2023’teki hedef payımız yüzde 1.5 olacaktı bunda da 500 milyar dolar hedefi çıktı. Sektörlere müdahale etmeden herkes ihracat hedefini belirlesin dedik onlarda daha orta senaryo ile 500 milyar dolar aldık. Geçen yıl dünya ticaretinin büyüklüğü 17.5 trilyon dolar oldu bu yıl 18.5-19 trilyon dolara çıkacak. 2023 te belki 25 trilyon dolar. Bu da 2023’te 375 milyar dolar ihracat demek olur Türkiye açısından. İhracatın lokomotifinin tek başına KOBİ’ler olması mümkün değil.
En güzel örnek 2 hafta önce açıkladığımız 1000 ihracatçı firma raporunda ortaya çıktı. Toyota 2016 yılında 1.8 milyar dolar ihracat yaptı. 2017 ihracatı 4.4 milyar dolara çıktı. 1 yılda 2.6 milyar dolarlık artış. İlave yatırımla yaptılar. Ve yüzde 150’lik ihracat artışı gerçekleştirdiler. Yerli ve yabancı büyük şirketler yatırıma özendirmemiz lazım. 2023 yılında 1 milyar dolar ihracatı aşan firma sayısı hedefi 25, bugün bu rakam 10. KOBİ’lerin desteklenmesi lazım ama büyük ölçekli yatırımlar da desteklenmeli. Otomotivin 2023’te 75 milyar dolar ihracat hedefi var, bunun içni 4 milyon taşıt üretilmesi lazım. 2-3 yeni marka yatırım yapılması lazım. Geçen yıl yüzde 20 artışla 28.5 milyar dolar ihracat yaptı sektör. İlk 5 aydaki artış yüzde 17. Önemli olan dünya ticaretindeki aldığımız payın yüzdesi. İhracat artış hızı daha fazla artırıp pastadan pay almak önemli. Rotası olan gemi hızlı ilerler, biz bir yol haritası hazırladık”.
-“EMEKLİ OLMAYI DÜŞÜNMÜYORUM TABİİ Kİ”-
TİM Başkanlığı sonrası planları konusunda Büyükekşi “Tabi ki emekli olmayı düşünmüyorum ben iş adamıyım. Kendi şirketlerimiz var kendi işimin başına dönmeyi düşünüyorum. Yıllardır değişik yerlerde görev aldım. Şu anda Eximbank’taki görevim devam ediyor, İstanbul Sanayi Odası Meclis üyeliğin sürüyor. Kendi işimize bakacağız. Türkiye’nin şartlarında kendi işimizi geliştireceğiz” dedi.
-“POLİTİKAYI HİÇ DÜŞÜNMEDİM, ANKARA’DAN TEKLİF GELMEDİ”-
Mehmet Büyükekşi, “Ankara’dan teklif geldi mi, bu konuda bir beklentiniz var mı yönündeki soruya şu yanıtı verdi:
“Ankara’dan herhangi bir teklif gelmedi. Gündemimizde de yok, o işler öyle olmuyor. Beklentimiz yok. Bizim hakkımızda hayırlısı orada da önemli olan ülkemiz. Özellikle Türkiye’ye katkı verebilmek için işimizi gücümüzü bıraktık, ailemizden çocuklarımızdan sosyal çevreden ödün verdik bu işin peşinde koştuk. Profesyonel değiliz. Biz de 10 bin kişiye istihdam yaratıyoruz. Buraya gelip burayı iş olarak görmedik tam tersi buraya ‘ben ne verebilirim’ dedik ve hep verdik. Ben kendi yapım gereği de yaptığım işlerde hiçbir zaman tribüne oynamadım. Ben bir şeyler söyleyeyim gazetede TV’de haber olsun 10 gün sonra unutulsun diye çalışmadı. Yaptığımız işlerin altyapısını hazırladık çalışma yaptık tribüne oynamadık. Maksadımız üzüm yemekti bağcıyı dövmek değil. Böyle bir teklifi, faydalı olacaksak kabul edebiliriz. Önemli olan katkı sağlamak katkı sağlamak mümkün olduğu kadar bu işlere bakış açısın önemli. Bir şey yaparken bir şey bozuyorsak yaptığınız işin kıymeti yok”.
-“GÖZÜM ARKADA KALMAYACAK”-
TİM Başkanlığı için kimi destekliyorsunuz sorusunu yanıtlarken de Büyükekşi şunları söyledi:
“Toplantıya onun için düzenlemedik, ben özellikle buraya o yüzden yalnız geldim. Genel kurulda da aynı konuşmayı yapacağım. Aday olan 3 başkandan bir tanesi eski başkanımız Oğuz Satıcı, 7 yıl beraber çalıştık. İkincisi ihracata büyük hizmet etti, emekleri var. Bizim için çok değerli kardeşimiz Tahsin Öztiryaki. TİM’de 4 yıl muhasip üye oldu, 4 yıl başkan vekilliği yaptı. O da son derece değerli. İnovasyon, tasarım, marka konusunda çalışma yaptı. İsmail Gülle yıllardan beri İTHİB’de başkanlık yapıyor. Kıymetli bir arkadaşımız kardeşimiz hangisi kazanırsa o.
Önemli olan ihracatın ve ihracatçının kazanması. İhracatçıya ve ihracata faydalı olması. Bundan sonra ihracat daha önemli olacak. Türkiye’deki cari açık sorunu her geçen gün önemli hale gelecek. Bundan önce özellikle FED ve Avrupa Merkez Bankası uygulamaları ile para bulmak kolaydı. Türkiye’ye yabancı fon ve sıcak para giriyordu. Bundan sonra faizler arttı, Cari açığın panzeri ihracat ve turizm. İhracat ikiye ayırıyoruz mal ve hizmet ihracatı. Ne olursa olsun ihracatçının ve ihracatın kazanması lazım. Hiç biri de bunları bilmeyen insanlar değil. Bu sistemde yıllardır görev yapan işi bilen arkadaşlar. Gözüm arkada kalmayacak”.