Sütaş ve TEMA Vakfı, tarım topraklarının geleceği için organik ve organomineral gübre kullanımına dikkat çekti.
Toprağın kalitesini artırma konusunda toplumu bilinçlendirmek ve tarımsal sürdürülebilirliğe katkı sağlamak amacıyla, Sütaş ve TEMA Vakfı iş birliğinde ‘Organomineral Gübre Çalıştayı’ gerçekleştirildi. Çalıştay kitabının tanıtıldığı basın toplantısında; tarım topraklarındaki sağlık ve kalite göstergelerinin başında gelen organik madde eksikliğine dikkat çekilerek, bu durumun toprağın verimliliğini etkileyen en önemli sorunlardan biri olduğunun altı çizildi.
Toprakta organik madde en alt düzeyde
26 yıldır başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkları korumak için çalışmalar yürüttüklerini ifade eden TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç, tarım topraklarını daha verimli hale getirmek için toprağın bir ekosistem olarak canlı ve cansız tüm bileşenleri ile korunması gerektiğini söyledi. Toprağın gıda ve temiz su sağlama, biyolojik çeşitliliği koruma, karbon, azot ve su döngüsünde düzenleyici rol üstlenme gibi yaşamsal önemi olan ekosistem hizmetleri sunduğunu belirtti. Tüm ekosistem hizmetlerinin doğrudan toprak kalitesi ile ilişkili olduğunu ifade eden Deniz Ataç, “Sütaş’ın desteğiyle çok değerli bilim insanlarının ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı temsilcilerinin katılımıyla topraklarımız için önemli bir çalışma gerçekleştirdik. Bu çalışmada erozyon kadar önemli bir diğer toprak sorunu olan organik madde miktarı azlığına dikkat çekildi. Toprak organik maddesi, toprak kalitesini, diğer bir ifadeyle toprağın ürettiği ekosistem hizmetlerini en fazla etkileyen kısımdır. İyi bir tarım toprağının ağırlığının en az %3’ü kadar organik madde içermesi gerekir. Türkiye’de tarım topraklarının %99’u bu değerin altındadır. Yanlış tarımsal uygulamalar topraklarımıza büyük oranda zarar veriyor, toprak ekosisteminin en işlevsel kısmı olan organik madde miktarını azaltıyor"dedi.
“Çiftlikten Sofralara” iş modeliyle doğadan aldığımızı doğaya geri veriyoruz"
Sütaş Grubu Tarımsal Faaliyetlerden Sorumlu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Tarık Tezel de konuşmasında “Bizler bugün yoğun bir çalışmanın ürünü olan ve sektör için çok değerli bir kaynak olacak bu kitabı sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Sütaş’ta biz 1975 yılından itibaren ‘sütün iyiliğini ve bereketini yayma’ misyonuyla çalışıyoruz.Sürdürülebilirlik, aslında işimizin doğal bir parçası. Sürdürülebilirlik anlayışımızın temelini de ‘Çiftlikten Sofralara’ entegre iş modelimiz oluşturuyor. Bu model tarım, hayvancılık ve sanayiyi bir araya getiren, bu sektörlerin entegre bir şekilde yönetildiği önemli bir örnek teşkil ediyor ve aynı zamanda bölgesel bir kalkınma modeli niteliği taşıyor. Biz, işimizi sadece süt ve süt ürünleri üretmek olarak değerlendirmiyoruz. İneklerin beslendiği ottan sofralarımıza ulaşan ürünlerimize kadar olan bütün süreci yönetip denetliyoruz. Kısacası; “Çiftlikten Sofralara” iş modelimiz sayesinde doğadan aldığımızı doğaya geri veriyoruz” diye konuştu.
Yanlış ve bilinçsiz tarım
Yanlış ve bilinçsiz tarım uygulamalarının toprak ve çevre sağlığını etkilediğini vurgulayan Tarık Tezel, "Oysa tüm bu olumsuzluklardan kurtulmak için elimizde güçlü bir anahtarımız var; ‘organik ve organomineral gübre’. Sütaş olarak hayvansal ve bitkisel tüm atıklarımızı enerji tesislerimizde elektrik ve buhar enerjisine çevirmekle kalmıyor, 2016 yılından bu yana biyogaz tesislerimizde işlediğimiz gübreleri yüksek kaliteli organik ve organomineral gübre haline getiriyoruz. Şimdilik yılda 6 bin ton düzeyinde üretim yapıyoruz. 2020 yılı için hedefimiz ise yılda 100 bin ton organomineral gübre üretimine ulaşmaktır"dedi.
"Toprağın tüm canlılar için hayati rolü bulunuyor"
Organomineral Gübre Çalıştayı kitabının editörü ve TEMA Vakfı Danışmanı Prof. Dr. Engin Kınacı, ise toprak kalitesinin en önemli göstergelerinden biri olmasına rağmen, bugün toprak organik maddesinin öneminin yeterince bilinmediğini hatırlatarak şunları söyledi:
"Üreticiler, toprağın organik madde içeriğinin önemi, topraklarında kullanabilecekleri hayvansal ve bitkisel organik madde kaynakları ve bunların kullanılma şekilleri hakkında bilgilendirilmeli. Organik madde içeriği bakımından fakir olan topraklarımızın iyileştirilmesi için organik ve organomineral gübrelerin kullanımının ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması konusunda örnek arazi çalışmaları ile farkındalık çalışmalarının yürütülmesi gerekiyor. Organomineral gübreler hem organik madde kaynağı olmaları hem de bitkilerin hemen ihtiyaç duydukları mineralleri içermeleri bakımından önemli bir üstünlüğe de sahip. Bu bakımdan organik ve organomineral gübrelerin kullanımı teşvik edilmelidir”.