Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası'nın (TCMB) Aralık ayı Ödemeler Dengesi İstatistiklerini değerlendiren Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Aralık ayında cari açıktaki iyileşmenin temel etkeninin, dış ticaret açığındaki daralma olduğunu açıkladı.
TCMB bugün Aralık ayı Ödemeler Dengesi İstatistiklerini yayınladı. Merkez Bankası verilerine göre, 2015 yılında cari açık 32.2 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2014 yılı cari açığı 43.6 milyar dolar olarak revize edildi. Konuyla ilgili yazılı bir basın açıklamasında bulunarak verileri değerlendiren Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz,“2010-2011 dönemi ile mukayese edildiğinde, yüzde 10 seviyesinde olan cari açığın yüzde 5’in altına gerilemesi önemli bir değişimi işaret etmektedir. Bu eğilimin önümüzdeki yıllarda da tedrici olarak devam etmesi beklenmektedir. Makro ihtiyati tedbirler ve emtia fiyatlarındaki olumlu yönde gelişmelerin yanı sıra, orta vadede yurtiçi tasarrufların artışını hedefleyen politikalar cari açığın azalma eğilimini desteklemektedir" dedi.
Yılmaz, şu bilgileri verdi:
"Sapmanın önemli bir kısmı seyahat gelirlerinin yıllık olarak program tahminlerine göre 384 milyon dolar seviyesinde daha az gerçekleşmesinden kaynaklanmış ve 26 milyar 616 milyon dolar olmuştur. Yıllık olarak altın ihracatı, tahminin (7.454 milyon dolar) 165 milyon dolar altında gerçekleşmiştir .Bavul ticareti 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 36,1 oranında azalarak 5 milyar 506 milyon dolara gerilemiştir. Altın hariç cari açık 2015 yılında bir önceki yıla göre yüzde 8.9 oranında azalarak 36 milyar 146 milyon dolar seviyesinde gerçekleşmiştir."
Yılmaz, 2015 yılında doğrudan uluslararası yatırımların 2014 yılına göre 4 milyar 60 milyon dolar seviyesinde artış kaydederek,16 milyar 583 milyon dolar olarak gerçekleşmesini hatırlatarak, "Doğrudan uluslararası yatırımlarda gözlenen bu artış cari açığın finansmanının kalitesini yükseltirken, doğrudan yatırımlardaki artış Türkiye’nin orta ve uzun vadeli geleceğine yönelik reel sektör yatırımcılarının güvenini teyit ediyor" yorumunda bulundu.
Yılmaz açıklamasının devamında şunları kaydetti:
“Cari açığın finansmanında uzun vadeli sermaye girişlerinin yoğunluğu yaklaşık olarak beş katına çıkmıştır ve kısa vadeli sermaye girişleri kayda değer oranda azalış kaydetmiştir. Bankaların uzun vadeli kredi kullanımı 17 milyar 260 milyon dolardan 37 milyar 777 milyon dolara yükselmiştir. Özel sektörün uzun vadeli kredi kullanımı ise 29 milyar 394 milyon dolar olmuştur.
Tüm bu gelişmeler küresel düzeyde önemli dönüşümlerin yaşandığı, bölgemizde jeopolitik gelişmelerin gözlendiği bir dönemde yaşanmıştır. Siyasi istikrarını geliştirmiş bir konumda 2016 yılına giren ülkemiz; küresel düzeyde talep koşullarında yaşanacak nispi iyileşme, özellikle Avrupa Birliğinde beklenen nispi canlanma ile dış ticarette daha olumlu bir perspektife sahiptir. Hükümetimizin ilan ettiği reform programlarının hayata geçmesinin de olumlu etkisi ile Türkiye Ekonomisi büyüme ve dış ticarette olumlu yönde ayrışmaya devam edecektir.’’