Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye’nin eylül ayında 22,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini ve bu rakamın eylül ayı bazında rekor olduğunu söyledi.
Türkiye’nin eylül ayı ihracat rakamlarını Trabzon’da düzenlenen Zirve’de açıklayan Bakan Muş, Türkiye’nin ihracattaki başarısını sürdürdüğünün altını çizerek, eylül ayı ihracat rakamları hakkında şu bilgileri verdi:
“Türkiye ihracatı eylül ayında, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre yüzde 9,2 artışla 22,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam, ulaştığımız en yüksek eylül ayı ihracat rakamıdır. 2022 yılının Ocak-eylül dönemi ihracatımız, geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 17 artışla 188,2 milyar dolara çıkarak oldukça güçlü performans gösterdi. Dış ticaret hacmimiz eylül ayında, geçtiğimiz yıla göre yüzde 26 artışla 55,6 milyar dolar, enerji ve emtiada yaşanan sert artışın etkisiyle ithalatımız ise 33 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ocak-eylül dönem ithalatımızın yaklaşık üçte biri enerji ithalatından kaynaklanıyor. Altın ithalatı da bunda etkili olmaya başladı. Toplam altın ithalatımız 2022 yılı ocak-eylül döneminde yüzde 150 artarak 12,1 milyar dolara ulaştı. Eylül ayında enerji ve altın hariç tutulduğunda, ihracatın ithalatı karşılama oranı yüzde 100’ün üzerine ulaşıyor.”
Farklı kuruluşların raporlarında birçok AB ülkesi için yükselen enerji fiyatları ve doğalgaz kıtlığı nedeniyle yıl sonunda resesyon ihtimalinin güçlendiğinin belirtildiğine dikkat çeken Muş, IMF Başkanı’nın sert geçecek bir kışın Avrupa’da toplumsal huzursuzluklara yol açabileceği uyarısında bulunduğunu da hatırlattı. Ekonomide böylesi ciddi sorunların var olduğu bir ortamda, dünyanın farklı coğrafyalarında tırmanan gerilimlerin çözüm için iş birliği yapmayı güçleştirdiğine işaret eden Bakan Muş, “Türkiye olarak, uluslararası dayanışmaya katkı sağlayan her adımı dün olduğu gibi bugün de desteklemeye devam edeceğiz. Nitekim, Karadeniz’in öte kıyısında yaşanan savaşın bir an önce sona ermesi ve başta gıda ve enerji olmak üzere küresel ekonomiye etkilerini en aza indirmek için başarıyla yürütülen İstanbul Mutabakatı gibi çözümler olası bir gıda krizinin önüne geçmiştir. Zira Tahıl Koridoru, piyasaları sakinleştirmeye ve gıda enflasyonunu sınırlamaya yardımcı olmaktadır. Küresel tedarik zincirlerinin halen toparlanamadığı, siyasi gerilimler ve savaşlarla küresel enflasyonun zirveye çıktığı, gelişmiş ekonomilerin resesyon sinyalleri verdiği böylesi bir ortamda Türkiye ekonomisi güçlü büyüme performansını sürdürmektedir. Türkiye ekonomisi, 2022 yılının ikinci çeyreğinde yüzde 7,6 ile güçlü büyüme kaydetti. GSYH artışının yarısından fazlası mal ve hizmet ihracatından geldi. Ekonomimiz küresel ortamdaki tüm zorluklara rağmen, dengeli ve sürdürülebilir ilerleyişini sürdürüyor” dedi.
Türkiye ekonomisindeki büyümenin uluslararası kuruluşlar tarafından da teyit edildiğine işaret eden Bakan Muş, “Nitekim OECD ekonomik görünüm raporunda, ülkemiz için 2022 yılında büyüme tahminini yüzde 3,7’den yüzde 5,4’e yükseltti” diye konuştu.
“6 milyar TL krediye kefalet sağladık”
Hükümet olarak temelden başlayarak bir dünya markası haline gelmelerine kadar tüm firmaların yanında olmaya devam ettiklerini belirten Bakan Muş, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Mart ayında faaliyetine başlayan İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi, başta KOBİ’lerimiz olmak üzere tüm firmalarımıza ihracatı kolaylaştırıyor. İGA bugüne kadar ihracatçılarımıza mart ayından bu yana 6 milyar TL’nin üzerinde kredi kefaleti sağlayarak nefes aldırmaya başladı. İGA, bu desteklerini daha da artıracak. Hizmet sektörünün daha iyi konuma gelmesi için kapsamlı çalışmalarımız da kesintisiz sürüyor. Önümüzdeki dönemde attığımız adımlarla hizmet ihracatımızı da üst seviyelere taşımaya kararlıyız. İhracatçılarımızın önünü açmak için ticari diplomasi çalışmalarımız sürüyor. İki gün önce Ukrayna Başbakan Yardımcısı ve Ukrayna Ekonomi Bakanı ile savaş sonrası Ukrayna’nın yeniden inşası, Türk müteahhitlerinin rolü, serbest ticaret anlaşmasının yürürlüğe girmesinde onay süreçleri gibi konuları ele aldık. Malezya ve Gürcistan ile serbest ticaret anlaşmalarımızın kapsamını genişlettik. Öte yandan, yanı başımızda büyüyen pazarlar olan Bosna Hersek ve Sırbistan ile pasaport olmadan sadece kimlikle seyahatin önü açıldı. İhracatımızın ekonomik büyümemizin ana unsuru olmaya devam edeceğine inanıyorum.”
İhracatın şampiyonu kimya
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe, küresel ekonomideki sıkıntılara rağmen ihracatta sağlanan başarıların önemli bir anlam kazandığına işaret etti. Bu yıl eylül ayında 15 sektörün ihracatını artırdığını açıklayan Gültepe, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’nin eylül ayı ihracatında ilk beş sektör 2,9 milyar dolarla kimya, 2,7 milyar dolarla otomotiv, 1,9 milyar dolarla hazır giyim, 1,7 milyar dolarla çelik, 1,3 milyar dolarla elektrik-elektronik sektörleri oldu. Hububat, makine, meyve ve sebze sektörleri tarihin en yüksek ihracat rakamlarını gerçekleştirdi. Kimya ilk sektör olmaya devam ediyor. Bu sektörlerimizin dışında otomotiv, mobilya ve mücevher ihracatında da dikkat çekici artışlar var. İl bazında bakıldığında eylül ayında 45 ilimiz ihracatını artırdı. İhracatta ilk beş ilimiz ise İstanbul, Kocaeli, Bursa, İzmir ve Ankara oldu. Bu şehirlerinizin dışında Sakarya ve Gaziantep’te de önemli artışlar kaydedildi. Trabzon da istikrarını korudu ve 84 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. 27 sektörde 129 ülkeye bin 251 kalem ihracat yapan Trabzon’un ihracatını, kısa sürede 1,2 milyar dolara çıkaracağını düşünüyoruz.”
“Fiyatlandırmada parite etkisini dikkate alın”
Türkiye’nin eylül ayında 220 ülkeye ihracat gerçekleştirdiğini, 131 ülkeye ihracatını artırdığının altını çizen Gültepe, “En çok ihracat Almanya, ABD ve Irak’a gerçekleşti” dedi.
İhracatın artırılmasına yönelik ülke ziyaretlerinin devam ettiğini vurgulayan Gültepe, “Romanya ve Tataristan’a 46 kişiyle ticaret heyeti düzenledik. Heyetlerimize 257 yabancı firmadan 350 temsilci katıldı. Firmalarımız 600’den fazla iş görüşmesi yaptı. Türk ürünlerine ilgi gözlemledik. Bu ay Hindistan ve Filipinler’e heyetlerimiz olacak. Yine eylül ayında 1.942 firmamız ilk kez ihracat yaparak- 114 milyon dolarlık bir ciro ortaya koydu. Birim değer yüzde 22 artışla, 1,62 dolara çıktı. Euro dolar paritesinin maalesef negatif etkisi sürdü. Yıl başında 1,5 olan parite eylülde 0,96 düştü. Bu değişikliğin negatif yöndeki etkisi 1,8 milyar dolar oldu. Yılın son çeyreğine girerken paritenin 9 aydaki etkisi 10 milyar doları aştı. Parite etkisi olmasa, son 12 ayda 252 milyar dolar ihracatı, 262 milyar dolar olarak duyuracaktık. Bu kritik dönemde ihracat yapan firmalarınızın pariteyi dikkate alarak fiyatlandırma yapmasını öneriyoruz.”