Irak Başbakanı Mustafa El-Kazımi’nin Türkiye’ye resmi ziyareti kapsamında, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) ev sahipliğinde düzenlenen ‘Irak Cumhuriyeti Başbakanı Mustafa El-Kazımi’nin Türk İş İnsanları ve Yatırımcıları ile Toplantısı’, T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, DEİK Başkanı Nail Olpak, DEİK/Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Emin Taha, DEİK üyesi firmalar ve iki ülke iş dünyası temsilcilerinin katılımlarıyla hibrit olarak gerçekleştirildi.
Irak Başbakanı Mustafa El-Kazımi, Irak’ta yatırım açısından bakıldığında pek çok bakir alanın olduğunu, tecrübe sahibi Türk firmalarının bu fırsatı değerlendirmesini istediklerini söyledi. Kazımi, hali hazırda Irak’ta ciddi deneyimleri olan Türk özel sektörüne, her ne kadar zorlayıcı etkenler olsa da, Irak’ın kapılarının ardına kadar açık olduğunu söyledi. Irak Hükümeti olarak yeni beyaz bir sayfa açmak üzere karar aldıklarını söyleyen Başbakan Kazımi, idari ve yapısal sorunların pek çok yatırımcıyı zor duruma soktuğunu bildiklerini, bununla beraber bu sorunların çözümüne ilişkin kollarını sıvadıklarını ifade etti. Kazımi, petrole dayalı ekonomiden sektörel çeşitlendirmeye doğru gitmek istediklerini, bunu gerçekleştirmek üzere Türk firmalarına bütün fırsat ortamlarını açacaklarını ekledi. Başbakan Kazımi, Türkiye’nin yalnızca ekonomi ve ticaret alanında bir ortak olmadığını, Irak için dost ve kardeş bir ülke olduğunu, hep beraber iş birliği ile sorunların üstesinden gelinebileceğini sözlerine ekledi. Irak’ın yeniden imarı için yapılacak yatırımlarda uzaktaki diğer ülkeleri değil komşu ülke Türkiye’nin yer almasını arzu ettiklerini dile getiren Kazımi, sorunların çözümünde ortak komiteler kurulabileceğini ifade etti.
Turagay: “Sektörel çeşitliliği hedefleyen Irak için Türk özel sektörü hazır”
Ticaret Bakan Yardımcısı Rıza Tuna Turagay, Kasım ayı itibari ile iki ülke arasındaki ticaret hacminin 18,1 milyar dolara dayandığını ve daha önce 20 milyar dolar olarak koyulmuş olan hedefinde üstüne çıkacaklarını inandığını söyledi. Irak ile olan dostane ilişkilerin yanı sıra ekonomi ve ticaret faaliyetlerinin de olduğu söyleyen Turagay, Türk müteahhitlerinin şimdiye kadar Irak’ta gerçekleştirdiği iş hacminin 27 milyar dolar olduğunu ve 1000’in üzerinde projeye imza attıklarını söyledi. Petrole dayalı ekonomiden sektörel çeşitliliği hedefleyen Irak için Türk özel sektörünün hazır olduğunu söyleyen Bakan Yardımcısı, bu iş birliklerinin arttırılabilmesi için sorunların en kısa sürede çözüme kavuşturulmasının önemli olduğunu söyledi. Turagay, ilk atılacak adımların arasında Habur sınır kapısının yanında ikinci bir kapının açılması ve tren yollarının yeniden yapılandırılarak Türkiye’den Bağdat’a olan eski hattın tekrar açılması hususlarının dikkate alınabileceğini ekledi. Bugün imzalanan 'Çifte Vergilendirmenin Önlenmesi Anlaşması' ile iki ülke iş insanlarının önündeki engelleri ortadan kalktığını vurgulayan Turagay, diğer önemli anlaşmaların imzalanmasıyla da birçok stratejik proje hayata geçirebilecektir dedi.
Olpak: “Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması ile hız kazanabiliriz”
DEİK Başkanı Nail Olpak, özellikle son dönemde Irak hükümetinin sanayi üretiminde yerlileşme hedefi olduğunu bildiklerini ve bu kapsamda Türk sanayi kuruluşlarının özellikle enerji, tekstil ve gıda sektörlerindeki deneyimlerini Iraklı ortakları ile paylaşmaya hazır olduğunu ifade etti. Olpak, bu iş birliklerinin Irak’ın kalkınması adına önemli ölçüde katma değer sağlayacağına inandığı sözlerine ekledi. DEİK Başkanı, Türkiye ve Irak arasında uzun süredir gündemde olan “Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması”nın imzalanması halinde iki ülke arasındaki yatırım ilişkileri hız kazanacağını, bu konuyu bu toplantıda bir kez daha gündeme getirilmesinin önemli olduğunu ifade etti. Olpak, Irak kamu ihale şartnamelerinde genellikle AB menşeli ürün kullanma zorunluluğu getirildiğini, bu durumun AB standartlarında üretim yapan Türk firmalarının Irak pazarında rekabetçi olmalarını engellediğini söyledi. DEİK Başkanı Nail Olpak, sorunun çözümü hususunda Iraklı yetkililerin atacağı adımların yüksek öneme haiz olduğunu ekledi.
DEİK/Türkiye-Irak İş Konseyi Başkanı Emin Taha ise tek sınır kapısının yanı sıra ikinci bir sınır kapısının açılmasının önemli olduğunu, 2012’ye kadar Türk TIR’larının Bağdat’a kadar hareket edebildiğini ancak şu aşamada bu duruma kısıtlama getirildiğini söyledi. Bu sorunun çözümünün her iki ülke faydasına olacağını belirten Taha, vize hususunda yaşanan sorunların da giderilmesinin iş yapma ortamını kolaylaştıracağını ifade etti. Irak iç piyasasını korumak maksadıyla bazı Türk ürünlerinin ithalatına yasak getirilmesinin Irak’ın lehine olmadığını söyleyen Emin Taha, Türk firmalarının Irak’ta iş ve yatırım yapmak için istekli olduğunu ancak bu sorunların çözüme kavuşmasıyla birlikte Irak’ın kalkınmasının hızlanabileceğini ifade etti.