Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Erdem: Öğretmenler İrfan Ordusunun Mensuplarıdır

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, “Öğretmenlerimiz bayrağı, Uluğ Beylerden, Akşemddinlerden, Şeyh Edebalilerden, Mehmet Akiflerden, Halide Edip Adıvarlardan devralmış ufku yüksek bir irfan ordusunun mensuplarıdır” dedi.

 Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Mamak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü 2016 yılı sene sonu mesleki gelişim çalışmaları kapsamında eğitimde kalitenin artırılması ve öğretmenlerin motivasyonlarının güçlü tutulması amacıyla düzenlenen Mamak Öğretmen Konferansları programının açılış törenine katıldı.

Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kongre Merkezi’nde düzenlenen programda konuşan Bakan Yardımcısı Erdem, dünyanın hızla gelişerek değişmekte olduğunu belirterek, eğitim kurumlarının da bu değişim ve gelişmelere ayak uydurmak zorunda olduğunu söyledi.  Bilim ve teknolojideki gelişmelerin öğretmenlerin mesleki olarak gelişmelerini, kurumlarını ileriye götürecek yol ve yöntemler belirlemelerini zorunlu hâle getirdiğini söyleyen Erdem şunları kaydetti:

“Yaşam boyu öğrenme becerilerinin kazandırılmasında önemli görev ve sorumluluklar üstlenen öğretmenin öncelikle kendisinin bu becerilere sahip olması gerekmektedir. Öğretmenler için sürekli mesleki gelişim bu açıdan bir zorunluluk olarak ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda, kendini yenileyen, gelişime açık olan, yaşam boyu öğrenme becerilerine sahip öğretmenlerin yetiştirecekleri bireylerin de bu niteliklere sahip olacağı gerçeği göz ardı edilemez.”

“Öğretmenlik Mesleği, Bir Toplumun Ruh Ve Karakter Yapısını Şekillendirir”

Erdem, öğretmenlik mesleğinin bir toplumun ruh ve karakter yapısını, kültürünü ve geleceğini şekillendiren önemli bir alan olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

“Bu sebeple öğretmenlik mesleğine, başka hiçbir mesleğe verilmeyen oranda kutsiyet yüklenmiştir. Öğretmen gerekli bilginin kazanılmasını kolaylaştıran, gerekli ortamları hazırlayan bir rol benimsemek durumundadır. Bunu en iyi biçimde yapabilmek için de en az öğrencileri kadar öğrenme ile arasının iyi olması gerekir. Eğitimin amacı, sadece bilgiyle doldurulmuş kafalar yerine, zekâyla duyguları birleştirerek kişinin kendisini gerçekleştirmesini hedef almalı, kafa ve kalbi birleştiren bir eğitim sürecini hedeflemelidir. Bunu sağlayacak olan eğitim, bireyde bilinçli bir kişisel gelişim sağlamalı, onur ve erdem sahibi insanlar yetiştirmelidir.”

Bakan Yardımcısı Erdem, öğretmenler için yaz seminer döneminin başladığını hatırlatarak, şunları ekledi:

“Bu seminer dönemleri öğretmenlik için en az ‘ders anlatmak’ kadar önemlidir. Çünkü Öğretmen olmak beraberinde hayat boyu öğrenmeyi gerektirir. Kendini geliştirmeyen öğretmen tekrara düşer ve farkında bile olmadan hem mesleğinden soğur hem de yeterli donanımdan eksik kalır.” “Elbette ki öğretmenlerimiz bayrağı, Uluğ Beylerden, Akşemdinlerden, Şeyh Edebalilerden, Mehmet Akiflerden, Halide Edip Adıvarlardan devralmış ufku yüksek bir irfan ordusunun mensuplarıdır” diyen Erdem, “Özellikle öğrencilerimizin teknoloji ile sıkı bağlarının olduğu bu yüzyılda öğretmenlerimizin sürekli değişim içinde olan bilgi akışını yakalayamaması, mesleki anlamda büyük bir boşluğa sebep olmaktadır. Tüm bunlara engel olmak adına seminer dönemi öğretmenlerimizi yılın yoğun temposundan sıyırırken mesleki anlamda onları doyuran bir süreç olmalıdır.”

25 Akademisyenle, 5 Günde 5 Bin Öğretmene Eğitim

Ankara ve TED üniversitelerinden 25 akademisyenin katılımı ile seminer dönemi çalışmaların eğitimcilere önemli katkılar sağlayacağının altını çizen Erdem, “Seminerlerin 5 ayrı salonda, 5 bin öğretmenimize her biri alanında çok kıymetli akademisyenimiz tarafından çok önemli ve güncel konulardan oluştuğunu mutlulukla görmekteyim bu çalışmanın yeni dönem de diğer il ve ilçelere örnek olacağını biliyorum” değerlendirmesini yaptı.

Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bütün bir yıl boyunca her bir öğrenciyi emeklerinizle ilmek ilmek işleyip sanatınızı icra ettiniz. Çocuklarımız bazen yoruldular siz sırtlarını sıvazladınız, kimi zaman tökezlediler ellerinden tutup kaldırdınız, bazen başarısız olduklarını düşündüler usul usul çalışmanın ve başarmanın tarifsiz duygusunu minicik kalplere hissettirdiniz. Yaz tatili boyunca bütün bir yılın yorgunluğunu atmanızı, yeni eğitim öğretim döneminde gülen yüzleriniz ve sonsuz sevginiz ile öğrencilerinizin arasına dönmenizi diliyorum. Verdiğiniz tüm emekleriniz için teşekkür ediyor, hepinizi sevgi ve muhabbetle selamlıyorum.”