106 Yıl Sonra Görevi Öğretmenler Devraldı, Çanakkale Kahramanları Öykülerde Yaşayacak

Millî Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşı'nın genç, yaşlı, çocuk, kadın yüz binlerce kahramanının ölümsüz hatırasını çocuklarımızın, gençlerimizin hafızasında yaşatmak için "Çanakkale Kahramanlarını Öyküleştirme Çalışması" adlı bir proje hazırladı. 'Tarihe Not Düşen Öyküler', Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'un katılımıyla Ankara'da yapılan törenle tanıtıldı.

Millî Eğitim Bakanlığı ile Kültür ve Turizm Bakanlığınca hazırlanan "Çanakkale Kahramanları Öykü Kitapları"nın tanıtım töreni, Millî Eğitim Bakanlığı Şura Salonu'nda yapıldı.

Törene, Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, öğretmenler ve davetliler katıldı.

Etkinlikte konuşan Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, Çanakkale kahramanlarını saygıyla yâd etmek, anlamak ve anlatmak için Kültür ve Turizm Bakanlığı iş birliğiyle hazırlanan bu öykü setinin çocukların tarafından okunmasının, içselleştirilmesinin amaçlandığını söyledi.

Geçen hafta Çanakkale'ye bir ziyaret gerçekleştirdiklerini, orada okulların açılışını yaptıklarını, tasarım beceri atölyeleri açmak için bazı çalışmalar yürüttüklerini ve Çanakkale muharebelerinin gerçekleştiği bölgeleri gezdiklerini anımsatan Selçuk, şöyle konuştu: "Müthiş bir duygu seli, müthiş hatıralar, yeniden hayret ve minnet içerisinde orayı dolaşma imkânı bulduk. Tarihimiz tabii ki her an gurur duyduğumuz bir tarih, bizim için de minnet borcu ödenmez bir tarih ve muharebe alanlarında adım adım dolaşırken bize bunların işaretlerini de çok net olarak sunduğunu görüyoruz."

Selçuk, Çanakkale'yi anmanın, geçmişten alınan bu manevi ruha sahip olmanın çok önemli olduğunu vurgulayarak Çanakkale'yi sadece Birinci Dünya Savaşı'nın bir cephesi olarak değil, vatan uğruna bir neslin nasıl fedakârlık yaptığını gösteren bir hadise olarak değerlendirdiklerini söyledi.

"Kahramanları unutmamak, bıraktıklarının değerini bilmek müthiş bir vazife"

Çanakkale muharebelerinde feda edilmiş nesillerin bugünün çocuklarının geleceğini ortaya koyabilmek için çok büyük mücadele verdiklerine dikkati çeken Selçuk, şunları kaydetti:  "Biliyoruz ki o kahramanları unutmamak, bize bıraktıklarının değerini bilmek, bizden sonrakilere de aktarmak, bunları paylaşmak ve çocuklarımıza şehitlerimizin, gazilerimizin, onların neler yaptığının iyi anlatılması, çekilen acıların, geride bırakılanların hepsinin tekrar tekrar ele alınması çok çok önemli. Bir vefa borcumuz var hepsine ve bu borç, bitmeyen bir borç ve hiçbir zaman da ödenemeyecek bir borç. Onun için de daimi çalışmaya ihtiyacımız var. Çocuklarımızın berrak beyinleriyle bizi bekleyen geleceğe dair sağlıklı bilgiler edinmeleri çok önemli."

"Kahramanca mücadelenin acılarının uzakta olmadığını hatırlatmak istiyoruz"

Selçuk, toplantıya Çanakkale şehitlerinin torunlarının da katıldığını, onları törende görmekten memnuniyet duyduğunu belirterek, onları kutsal emanet olarak değerlendirdiklerini, bu şekilde, kahramanca mücadelenin büyük acılarının çok da uzakta olmadığını çocuklara hatırlatmak istediklerine vurguladı.

Harbiye Nezareti tarafından Temmuz 1915'te şair, yazar, ressam ve bestekârlardan oluşan bir heyetin Çanakkale'ye gönderildiğini, muharebe alanlarını gezerek duygu ve düşüncelerini icra ettikleri sanatın diliyle halka ve geleceğe taşımalarının istendiğini anlatan Selçuk, heyetten birtakım şahıs ve makamlara methiye değil, askerin cevherine ve milletin kabiliyetine dair gerçeklere dayanan tasvirler istendiğini ifade etti.

Selçuk, heyette Arıburnu ve Seddülbahir'de bire bir yaşananları gözlemleyen Ömer Seyfettin, Ahmet Ağaoğlu, Orhan Seyfi Orhon, Mehmet Emin Yurdakul, İbrahim Çallı, Abdullah Suphi, Ali Canip Yöntem, Enis Behiç Koryürek gibi isimlerin olduğunu ve kendi zihin dünyalarındaki tasvirleriyle bugüne ışık tuttuklarını söyledi.

Bu tasvirlerin, şahitliklerin çok önemli olduğunu ve bir vatanseverliği ortaya koyduğunu aktaran Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sanatçılarımız, cephe hakkındaki ilk izlenimlerini Hitabe-i Şükran başlıklı bir yazıyla yayımlıyorlar. Bu gezi hakkında ayrıntılı bilgi edinmemizi ben hepimiz adına, çocuklarımıza bir vazife olarak görüyorum. Şanlı tarihimiz, bütün ayrıntılarıyla bizim onu keşfetmemiz ve bunu bugünün diliyle çocuklarımıza sunmamızı bekliyor. Bunun için de ilgiyle okuyacağınızı düşündüğüm, Beşir Ayvazoğlu tarafından kaleme alınan 'Edebiyatın Çanakkale'yle İmtihanı' kitabı, başta öğretmenlerimiz olmak üzere tüm çocuklarımıza da tavsiye edebileceğim bir yayın diye düşünürüm."

Öğretmenler, Çanakkale'de inceleme yaparak eserlerini oluşturdu

Bakan Selçuk, sanatın, toplumsal olayların incelikli ve içten şekilde yansıtılmasındaki en kıymetli metotlarından biri olduğunu belirterek Çanakkale muharebelerinin birçok sanat eserinin konusu olmaya devam ettiğini, kendilerinin de kahramanları bu kitaplarla anlatmaya çalıştıklarını söyledi.

İçinde bulunulan çağın koşullarında o günlere bakmanın, olan biteni yeniden anlamanın, yorumlamanın ve çocuklara büyüklerin yaptığı fedakârlıkları ve vatanseverliği anlatabilmenin müthiş bir görev olduğuna işaret eden Selçuk, bugün o vazifenin gerçekleştirildiğini anlattı. Selçuk, şunları kaydetti: "Bakanlığımız Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı ile bir protokol yaptı ve 'Çanakkale Kahramanlarını Öyküleştirme' adlı bir çalışmaya imza attılar. Çok büyük emek var, çok büyük teşekkür borçluyum hepsine. Bu öyküler, EBA üzerinden öğrenci ve öğretmenlere sunuldu. Proje kapsamında yazar öğretmenlerimiz var. Bu heyet, büyük bir gayret sarf etti. Öğretmenlerimiz, Çanakkale'de muharebelerin yaşandığı bölgede gerekli incelemelerini yaptılar, tamamladılar, tarihçilerimizden aldıkları danışmanlık ışığında da hareket ettiler ve yaptıkları araştırmalarla da kalemlerini konuşturdular, bu eserler ortaya çıktı. Bu eserlerin hedef kitleye ulaşması, çocuklarımıza ulaşması çok çok önemli ve bu imkânı sağlamak için de el birliğiyle gayret edeceğimizden emin olabilirsiniz. Onlar için bu kahramanlıkları yeni bir gözle ve dikkat çekici bir biçimde ortaya koydular ve ana fikri yani 'İnsanın vatanı için kendi sınırlarını nasıl aşabileceğini' çocuklarımıza göstermek diyebilirim, bunu gösterdiler ve biz de bunları kaleme almaya çalıştık."

Bakan Selçuk, emek veren, gönlüyle ve vatanseverliğiyle projede yer alan tüm öğretmenlere teşekkür ettiğini söyledi.

"Ödevimiz bitmedi"

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile çok farklı projelerde iş birliği yaptıklarına ve hiçbir işin aksamadığını, engelle karşılaşmadığını belirten Selçuk, bu nedenle Bakan Ersoy ve ekibine teşekkür etti.

Bakan Selçuk, ortaya konan bu çalışmaların bir şekilde kültüre, eğitime katkı sağlayacağının ve kültür ile eğitimin ne denli işlevsel olduğunun farkında olduklarını belirterek Bakanlıklar arasındaki bu iş birliğinin daha da gelişeceğini söyledi.

Projenin burada bitmediğine, çocuklarla paylaşmak zorunda oldukları başka hikâyelerin de bulunduğuna dikkati çeken Selçuk, şu ifadeleri kullandı: "Hepsiyle çocuklarımızı tanıştırmak bizim asli vazifelerimiz arasında. Ödevimiz bitmedi. Sadece bunu vurgulamaya çalışıyorum. Bu ödevimizin devam etmesinde bize katkı sağlayacak herkese de açık olduğumuzu yeniden ifade etmek isterim. İnşallah Kültür ve Turizm Bakanlığımızla beraber bu vesileyle yeni projelerde birlikte bulunmayı tekrar tekrar kamuoyuyla paylaşacağız."

"Çanakkale Savaşları benzeri olmayan bir ruh hâlidir"

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da tarih ve edebiyatın millî kimliğe ayna tutmasına vesile olan böyle anlamlı bir birlikteliğe iştirak etmekten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Çanakkale kahramanlarını öyküleştirme çalışması ile 106 yıl önce yazılan bir destanın ve onda saklı nice dersin yeniden anlatılması ve öğretilmesi için ciddi bir sorumluluk alındığını belirten Ersoy, şunları kaydetti: "Aradan geçen bir asırdan fazla zamana karşın, 1. Dünya Savaşı gibi küresel bir mücadelenin içinden neden Çanakkale'yi daima anlamaya ve anlatmaya çalıştığımızı çocuklarımıza yönelik gerçekleştirdiğimiz bu çalışmanın ışığında hepimizin bir kez daha idrak etmesi önemlidir. Çanakkale Savaşları, Türk milletinin topyekûn ortaya koyduğu bir varlık mücadelesi olduğu kadar, o mücadelenin ardındaki düşünce, bir duruş ve eşi benzeri olmayan bir ruh hâlidir. Çanakkale Savaşları bir anı yahut hatıra, tarihin sayfalarında yerini almış alelade bir yaşanmışlık değildir. 106 yıldır devam eden bir anlayış, bir inanç ve hayatın her alanında karşılaştığımız olaylara, aldığımız kararlara yansıyan bir bakıştır. Canlıdır, yaşamaktadır ve dünya döndükçe böyle kalmaya devam edecektir."

Bu bilinç ve farkındalığı eksiksiz olarak nesilden nesile aktarmanın, yerine getirilmesi gereken bir zorunluluk olduğuna işaret eden Ersoy, "Daha adil, daha huzurlu ve refah içinde bir geleceği inşa edeceklerine güvendiğimiz ve gönülden inandığımız çocuklarımızın kararlılıkla hedeflerine ilerlerken onlara ilham ve örnek olacak kahramanları tanımaları, yokluk, yoksulluk ve imkânsızlıkların engel olamadığı bir destanın bilgisiyle iradelerini keskinleştirmeleri yollarını aydınlatacak ve adımlarını sağlamlaştıracaktır." dedi.

Ersoy, benzer bir amaçla bundan 106 yıl önce Başkumandan Vekili ve Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın direktifleriyle başlatılan çalışmanın bayrağını bugün Millî Eğitim Bakanlığının devraldığını söyledi.

O gün Mehmetçiğin tarihe sığmayan şanlı ruhunu, milletin benzersiz karakterini sanatlarıyla ölümsüzleştirmek isteyenlerin, cephe cephe gezerek yaşananlara şahitlik ettiğini, gördüklerini öyküye, şiire, besteye, tuvale nakşettiğini dile getiren Ersoy, Ömer Seyfettin'den Mehmet Emin Yurdakul'a, İbrahim Çallı'dan Hamdullah Suphi Tanrıöver'e ve vazifeyi üstlenen sanatçıların yerlerini bugün, çocukların karakterlerini şekillendiren, ilmin, bilginin, ahlakın sanatçıları olan öğretmenlerin aldığını kaydetti.

Millî Eğitim Bakanlığı Destek Hizmetleri Genel Müdürlüğü ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı arasında imzalanan bir protokolle hayata geçen "Çanakkale Kahramanlarını Öyküleştirme" çalışmasının yaklaşık bir yıl içinde öğretmenlerin ve danışmanların özverili çalışmaları ile sonuç verdiğini belirten Ersoy, ortaokul eğitimi alan çocuklar için titizlikle kaleme alının 10 öykünün artık okuyucusuyla buluşmaya hazır olduğunu söyledi.

Ersoy, başta Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk olmak üzere bu projeye hayat veren öğretmenlere ve danışmanlara şükranlarını sunarak Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak böylesi anlamlı bir çalışmanın parçası olmaktan gurur duyduklarını ifade etti.

Bütün şehitleri rahmetle ve minnetle anan Bakan Ersoy, edebiyata ve eğitime kazandırılan bu eserlerin amaçlarına hakkıyla hizmet etmesi temennisinde bulundu.

İzmir İl Millî Eğitim Müdürlüğüne bağlı öğretmenlerin müzik dinletisi sunduğu törende, hazırlanan kitaplara ilişkin tanıtım filmi gösterildi.

Törene, Çanakkale Zaferi'ni canlarıyla yazan kahramanlardan Ali Faik Bey'in torunu Erdal Kabatepe, Seyit Onbaşı'nın torunu Muhammet Yıkar, İsmail Hakkı Bey'in torunları Levent ve Cihat Gündoğdu da "onur konuğu" olarak katıldı.

Tören sonunda Bakanlar Selçuk ve Ersoy tarafından yazar öğretmenlere, başarı belgesi ve Çanakkale anıtı maketi verildi.

Ardından Ersoy ile Selçuk, "Çanakkale Savaşları Mobil Müzesi"ni gezdi.